Haziran ayında yapılacak İnönü Üniversitesi Rektörlük seçimleri için geri sayım sürerken İnönü Üniversitesi Senato Üyesi, Karaciğer Nakli Enstitüsü Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Cengiz Ara adaylığını açıkladı.
Bir restoranda adaylığını açıklayan Ara, Rektörlük seçimlerinin Üniversiteleri iç kavgalara sürüklediğini ve bilimin önünde engel teşkil ettiğini öne sürdü. Ara, ”Gelişmiş ülkelerdeki üniversiteler hangi din, hangi ırktan olursa olsun daima en iyi bilim adamlarına şans verdikleri için 4 asırdan bu yana İslam ülkeleriyle kıyaslandığında bilime ve birçok yeni buluşa hep onlar öncülük etmişlerdir. Ülkemizde farklı üniversitelerde her dört yılda bir yapılan rektörlük seçimleri öğretim üyeleri arasında, inanılmaz derecede kutuplaşmalara yol açmaktadır. Yönetime kim gelirse gelsin, hangi düşüncede olursa olsun önce onu destekleyip rektör seçtirenler yeni yönetime kendilerine rakip gördükleri sevmedikleri insanları cezalandırmak için rektörü etkilemeye çalışmaktalar istisnalar olmakla birlikte çoğu zaman rektörler bu öğretim üyelerinin etkisinden kalarak, elindeki gücü kullanarak kendisine oy vermeyen bölümlerdeki öğretim üyelerini cezalandırmaya gitmekteler. Haksızlığa uğrayan öğretim üyeleri bu defa ikinci dört yılı bekleyip kendi istedikleri kişiyi rektör seçtirmek için uğraşmakta bu defa onlar kazandıklarında bir önceki rektörün yaptığı olumsuzlukları onlarda tekrarlamakta bu kısır döngü seçimin ilk yapıldığı 1992 tarihinden şuana kadar Türkiye’deki bütün üniversitelerde devam etmektedir. Örneğin bir rektör bir defa atanmışsa yaptığı ilk işlerden biri kendisini ikinci kez rektör seçtirmek için kendisine oy verebilecek bir kadrolaşmaya gitmektedir. Sekiz yılın sonunda kanunen süresi dolanlar bu defa kendisine yakın birini rektör seçtirmek için uğraşmaktadır. Bu yazdıklarım sadece İnönü Üniversitesi'nde değil Türkiye’nin bütün Üniversitelerinde olan olaylardır. Bu koşullar altında hiç kadrolaşma yapmayan bir öğretim üyesi rektörlük seçimlerinde aday olduğunda bu kişinin bu öğretim üyelerinden oy almasının ne kadar güç olduğunu tahmin etmek zor olmasa gerek. Yukarıda belirttiğim nedenlerden dolayı Üniversitelerdeki Rektörlük seçimlerinin hakkaniyetli olmadığını, öğretim üyeleri arasında iç çekişmeyi artırdığını, Üniversitelerin bilimsel kapasitesini düşürdüğünden dolayı başta YÖK’ün rektörlerin atanması ile ilgili bir yasa taslağını ivedilikle hazırlayıp hükumete sunması öğretim üyelerini rahatlatacağı düşüncesindeyim" dedi. Prof. Dr Cengiz Ara, öğrenciliğim dahil bütün akademik kariyerimi aldığım Üniversitemizi Türkiye’de ve dünyada üst sıralara taşımak için rektörlük seçiminde aday olmaya karar verdiğini açıklayan Ara, "Özal’ın dediği gibi İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi Orta Doğu'nun, Orta Asya'nın, Balkanların en iyi hastanesi olacak. Bizim altyapımız çok uygun, Türkiye'de alt yapısı bu kadar güçlü başka bir hastane yok. Bilimin temeli fen edebiyat, mühendislik bu alanda üniversitenin ön plana çıkması lazım. Kayısı ve ürünleriyle ilgili ciddi çalışmaların yapılması lazım. İnanın Malatya'da eğer Ziraat Fakültesinin önü açılırsa, gerekli imkanlar sunulursa men onların milyonlarca dolar gelir elde edeceklerine inanıyorum. Kükürt oranıyla ilgili bir çalışma yapılması kayısı ihracatında patlamalara yol açacak" diye konuştu.
iha