Anadolu kadınlarının evlenme dilekleri, sevdiklerine duydukları bağlılık, mutluluklarını kem gözlerden koruma istekleri ve yuvalarına sahip çıkma iradeleri, halı ve kilimlere ilmek ilmek dokudukları motiflerde hayat buluyor.
Dokundukları bölgeye göre ufak tefek değişiklikler gösterse de motifler kadınların duygu, düşünce, umut ve hayallerinin ortak dili oluyor.
Anadolu kadını evlenme isteğini küpe ve çeyiz sandığı, sevdiğiyle yaşadığı mutluluğu yıldız, aşkı ying yang, aşkına duyduğu bağlılığı bukağı, sitemi sırt sırta dönük koç boynuzu, nazardan korunmayı pıtrak, göz, muska ve eli belinde motifleriyle anlatıyor.
Anadolu kadınının el emeği göz nuru bu kilim ve halıları koruma altına alan Vakıflar Genel Müdürlüğü, müzecilik faaliyetleri kapsamında aralarında 17. yüzyıldan kalanların da bulunduğu 30 bin halı ve kilimin envanter çalışmasını yürütüyor.
Yaşa ve ailedeki konuma göre değişen işlemeler
Vakıflar Genel Müdürlüğü Müze Araştırmacısı Zafer Gülbahar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Anadolu kadınının kullandığı geleneksel sembollerin izlerinin halı ve kilimlerde sürebildiğini söyledi.
Kadınların yaşlarına ve aile içindeki konumlarına göre işlemeler yaptıklarını vurgulayan Gülbahar, "Küpe ve çeyiz sandığı motifi, bir genç kızın evlenmek istediğini ailesine ve ebeveynlerine anlatmak istediğiyle ilgilidir." dedi.
Evlenip eşiyle mutlu bir yuva kuran kadınların ailesine duyduğu sevgiyi, yıldız motifiyle anlattığını dile getiren Gülbahar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İp, zincir, halat şeklinde hayvancılıkta kullanılan bukağa, motif olarak işlendiğinde sımsıkı bağlı olmak anlamına gelir. Evlilikle ilgili bir anlamı vardır. Aşkla ilgili çok önemli motif ise uzak Asya kökenli ying yang sembolüdür. Anadolu'daki kilim ve halılarda da kullanılan birbirine sarılmış bu iki form, aşk ve birleşimi ifade etmektedir."
Gülbahar, gücü ve yuvayı korumayı temsil eden koç boynuzunun, karşı karşıya işlendiğinde "yar yare karşı", sırt sırta işlendiğinde ise "yar yare küstü" şeklinde adlandırıldığını ve sitemi anlattığını söyledi.
Yuvasını kuran ve anne olan kadının, mutluluğunu nazardan korumak için göz, pıtrak bitkisi ve muska motiflerinden yararlandığını belirten Gülbahar, "Halı kilim dünyasının en kuvvetli motiflerinden beri 'eli belinde'dir. Birçok yörede kadının ilk çocuğunu doğurduktan sonra bu motifi dokumaya başladığı görülür. Artık kadının pozisyonu değişmiştir ve yuvasının koruyucusu durumundadır. Kadının ailedeki rolünü ve gücünü ifade eder." değerlendirmesinde bulundu.
Gülhabar, halı ve kilimlerdeki sevgi sembollerinin, sevdiğiyle beraber olup ev kurma hayaliyle başlayan, anne olmayla devam eden, en sonunda da ailesini korumaya ve dört kolla sarılmaya dönüşen bir yol izlediğini kaydederek, "Bizim de görevimiz bunları korumak, müzeleştirmek ve insanlara tanıtmak." dedi.
Ankara, AA