SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Arslantepe Höyüğü'nde Türk Ekipten Ek Kazı..

Arslantepe Höyüğü'nde Türk Ekipten Ek Kazı..
A- A+ PAYLAŞ

UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'nde yer alan Malatya'daki Arslantepe Höyüğü'nün güneyinde yürütülen çalışmalarda erken bronz çağına ait sur kapısını bulmak için kazı yapılıyor.

İlk devlet şeklinin ortaya çıktığı ve yaklaşık 7 bin yıllık geçmişe sahip Arslantepe Höyüğü'nde, 1961 yılından bu yana Roma La Sapienza Üniversitesinden akademisyenlerin yürüttüğü kazılara ek olarak bu yıl ilk defa Türk ekip de kazı çalışması başlattı.

Arslantepe Kazı Başkan Yardımcısı Dr. Varlık İndere, AA muhabirine, çok uzun zamandır İtalyan ekiple beraber çalıştıklarını, buradaki kazıların Türk-İtalyan ortaklığıyla yürütüldüğünü söyledi.

Arslantepe Höyüğü'ndeki kazılarda 8 senedir çalıştığını ve 4 yıldır kazı başkan yardımcılığı yaptığını dile getiren İndere, şöyle konuştu:

"Bu yıl Bakanlığımız burada bir Türk koordinasyon kazısı devam etsin istedi. Biz bu proje kapsamında bir deneme yapıyoruz. Alanın güneyinde erken bronz çağı duvarı var, bir sur koruma duvarı var. Bu sur duvarı 10-15 sene önce varlığını göstermiş, ortaya çıkmıştı. Fakat bunun kapısını bulamamıştık. Bu sene yine ortak düşünceyle Koordinatör Başkanımız Hacettepe Üniversitesinden Doç. Dr. Halil Tekin ve Arslantepe İtalyan ekip başkanı Prof. Dr. Francesca Balossi Restelli, ortak bir karar alarak bu erken bronz sur duvarının devamını, yani bunun doğuya doğru yönelen tarafını bulma fikriyle, öyle bir amaçla ortaya çıktılar. Bu amaç doğrultusunda buralarda bir giriş kapısı olduğunu düşünüyoruz. O yüzden aslında biz bunu arıyoruz. Şu anda bu Türk koordinasyon kazısının amacı bu sur duvarının kapısını bulmak."

- "Genç tunç mimarisiyle karşılaştık"

Kazılara henüz yeni başladıklarını vurgulayan İndere, "Yavaş yavaş ilerliyoruz, daha sur duvarı ortada yok ama daha ilginç bir şeyle karşılaştık. Biz geç tunç döneminde Arslantepe'nin kuzeyinde birçok yoğunluk olduğunu biliyorduk. Fırat'la olan ticaret ilişkilerinden dolayı alanın Fırat'a yüzünü döndüğünü düşünüyorduk. Fakat burada bir geç tunç mimarisiyle karşılaştık. Bu da bize şunu gösterdi. O dönem sadece alanın kuzeyinde değil, demek ki bu güney tarafında da bir takım yerleşim yapıları varmış, şu ana kadar bulgularımız bunlar." dedi.

- Geç Tunç Çağı'na ait silo tabanı

Höyüğün güneyindeki 80 metrekare alanda çalıştıklarını anlatan İndere, şunları kaydetti:

"Geç Tunç Çağı'na ait silo tabanı olduğunu düşündüğümüz, taştan örülmüş bir tabanla karşılaştık. Yine bunun biraz güneyinde çanak çömlekleri görüyoruz. Daha onları kazmayı bitiremedik. Sanırım bu sezon bitmeden onlar ortaya çıkacak. Daha da diplere ineceğiz. Yine çok yeni bir bulgumuz var. Burada bir ocak tabanı olduğunu düşünüyoruz. Belki bir fırın tabanı, daha o dün açıldı. Halil Tekin hoca ve Bakanlığın aldığı 4 yıllık bir çalışma programı var. Bunun için 4 sene planlandı. Şu an için biz yıl sonuna kadar devam ediyoruz."

AA

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız