SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Arslantepe Kazıları Başlıyor

0
Güncellendi - 2015-12-27 23:17:50
Arslantepe Kazıları Başlıyor
A- A+ PAYLAŞ

Dünyanın en eski yerleşim yerlerinden olan Malatya Arslantepe Höyüğü ve Açık Hava Müzesi’nde bu yılki kazıların 15 Ağustos’ta başlayacağı bildirildi. 

Battalgazi Orduzu Mahallesi’nde bulunan ve 2011 yılında Açık Hava Müzesi’ne dönüştürülen Arslantepe Höyüğü ve Açık Hava Müzesi’nde bu yıl Ağustos ortasında başlaması beklenen kazıların bir ay civarında sürmesinin beklendiği bildirildi.

İtalyan La Spienza Üniversitesi öğretim üyesi ve Arslantepe Kazı Başkanı Prof. Dr. Marcella Frangipane'nın başkanlığındaki ekip tarafından bu yıl bir ay civarında zürmesi beklenen kazılarda, birçok tarihi eserin gün ışığına çıkarılması bekleniyor.

Malatya Müzesi Uzmanı Antropolog Hüseyin Şahin’e göre, Arslantepe Höyüğü hakkında derleme özetle şöyle:”Arslantepe M.Ö.5000 yıllarından M.S.11.yy’a kadar yerleşim görmüştür. M.S.5-6yy’lar arasında Roma köyü olarak kullanılmış ve daha sonra Bizans Nekropolü (mezarlık) olarak yerleşimini tamamlamıştır.

Arslantepe’de ilk kazılar 1930’larda Louis Delaporte başkanlığında bir Fransız ekip tarafından yapılmıştır. Özellikle kazı Geç Hitit tabakalarında yapılmıştır. Kazılarda taş üzerine alçak kabartma ile dekore edilmiş avlu ve giriş kapısının iki yanında iki aslan heykeli ve karşısında devrilmiş bir kral heykeli ile bir Geç Hitit Sarayı bulunmuştur. Bu eserler o tarihlerde Malatya’da müze bulunmadığı için Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi’ne götürülmüş ve halen orada sergilenmektedir.

5.bin yılın sonundan 4.bin yılın sonuna kadar olan zaman süresi içinde Malatya’nın bu bölgesi her ne kadar Yukarı Mezopotamya’nın bir parçasını oluşturmaktaysa da tam anlamıyla yerel özelliklerini yitirmemiştir. Özellikle 4.bin yılda Arslantepe Orta Fırat bölgesindeki yerleşmeler içinde önemli bir yer tutmaktadır. Geç Kalkolitik Çağ’da yerel yüksek tabakalardan oluşan sınıf, politik ve dinsel egemenliğin yanı sıra ekonomiyi, ürün ve üretim idaresini ellerinde tutmaktaydı. Yörenin su kaynakları bakımından zengin, dolayısıyla tarım için son derece uygun, ayrıca sık sık taşan Fırat Irmağı’nın taşkın alanı dışında kalması gibi ayrıcalıkları, Arslantepe’nin en azından M.Ö.5.bin yıldan Bizans Dönemi’ne kadar kesintisiz olarak iskan edilmesinde önemli etkendir. Yörenin doğal yapısından kaynaklanan gücü, yüksek tarım potansiyeli ile birleşince Arslantepe, topraklarını denetim altında tutabilen ve bölgedeki ham maddeyi işleyen ya da en azından işlenmesini organize eden egemen bir merkez konumunu kazanmıştır.

Kerpiçten yapılmış anıtsal binaların bulunduğu geniş bir ortak kullanım alanı, 4.bin yılın sonlarında (M:Ö.3300-3000) tepenin güney-batı yamacında en az 2 bin 600 m2’lik bir alana yayılmıştı. Bu alanda büyük olasılıkla farklı işlevlere sahip çeşitli yapılar yer almaktaydı. Ortaya çıkarıldığı kadarıyla bu kısım görkemli mimari ve işlevsel açılardan farklı bölümlerden oluşan büyük bir yapı topluluğudur. Çok amaçlı düzeninden dolayı bu anıtsal yapı topluluğu Saray olarak nitelendirilebilir. Sarayın koridor duvarları baskı motif ve duvar resimleri ile bezenmiştir. Binanın çeşitli bölümlerinde çok sayıda mühür baskısının bulunması, idari etkinliklerin yoğunluğunu ve bu işlerde, malları depolardan alma ve mühürleme yetkisi bulunan çok sayıda memurun çalıştığını ortaya koymaktadır. Duvarlardaki zengin bezeme ve kabartmalarda gücü simgelemektedir. Bu bütün etkinliklerin merkezileştirildiği, kayıt amacıyla etkin bir mühürleme sisteminin kullanıldığı ve giderek bürokrasinin geliştiği, güçlü siyasi ve dini kurumları olan bir devlet sisteminin doğuşuna kanıttır. Geçmişte daha çok dinsel amaçlar için yapılan büyük yapı ilk kez başka işlevlerde kazanıp içinde kamu hizmetlerinin de görüldüğü, mimari açıdan gelişmiş, böylece Yakın Doğu’da sarayın başlangıcını oluştur

M.Ö. 5.binden -M.Ö.712 tarihindeki Asur istilasına kadar yerleşim yeri olarak varlığını sürdüren Arslantepe daha sonra bir süreliğine terk edilmiş, M.S. 5-6.yy’lar arasında ise Roma Dönemi köyü olarak kullanılmış ve daha sonra Bizans Nekropolü (mezarlık) olarak yerleşimini tamamlamıştır. Kazılara Geç Uruk dönemi Sarayı ile Geç Hitit Sarayı alanında devam edilmektedir.

Arslantepe’deki kazılara Prof. Dr. Marcella Frangipane Başkanlığındaki İtalyan Kazı Heyeti tarafından devam edilmektedir. Buluntular Malatya Müzesi’nde sergilenmektedir. Ayrıca Geç Uruk Dönemi’ne ait kerpiç Saray Kompleksinin Açık Hava Müzesi haline getirilmesi yönündeki projelendirme çalışması sürdürülmektedir. Bu projenin hayata geçirilmesi ile birlikte Arslantepe’nin ilimiz turizmine katkıları olumlu yönde artacaktır.”

BATTALGAZİ BAŞKANINI ZİYARET..

Bu arada Malatya Aslantepe Höyüğü ve Açık Hava Müzesi Kazı Başkanı Prof. Dr. Marcella Frangipane, Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan’ı ziyaret etti. 

Ziyarette, Aslantepe’nin dünya ve Türk tarihi açısında öneminin yanı sıra Malatya’ya sağlayacağı katkı konuşuldu.

Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, “Uzun yıllar Malatya’mızın tarihine ışık tutacak araştırmalar yapmışlardır. 70’lerden sonra öğrenci olarak geldiği Aslantepe kazı çalışmalarına, 2014 sürecinde de aktif olarak Prof. Dr. Marcella Frangipane, Roma Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim üyesi ve kazı ekibi başkanı olarak yürütmektedir. Biz kendilerine geçtiğimiz kervansaray buluşmalarında fahri hemşerilik beratını vermiştik. Kendisi ve öğrencileriyle birlikte Malatyalıların gönlünde taht kurmuştur. Artık kendilerini misafir olarak değil, ev sahibi olarak görüyoruz. Kervansaray buluşmalarında da hep yanımızda olmuştur. Aslantepe kültürel anlamda, dünya kültürel mirasının ortak değeridir” dedi.

Aslantepe Kazı Başkanı Prof. Dr. Marcella Frangipane ise, Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan ile birlikte Aslantepe’yi daha iyi yerlere taşımak adına çalışacaklarını belirterek, “Türkiye'yi seviyorum ama Malatya benim için çok farklı. Malatya tarihinin Aslantepe’de yattığını belirtmek isterim. Aslantepe'de 40 yılı aşkındır hizmet ediyorum. Aslantepe'nin daha çok tanıtımı için reklam lazım. Malatya için çok önemli bir tarih yeridir Aslantepe. Orduzu'da ve Malatya'da öğrencilere ve öğretmenlere tarihi anlatacak konferanslar yapacağız. Amerika'da, Aslantepe için konferanslar verdim. Başkanımızla el ele Aslantepe yi daha iyi yerlere getireceğimizden eminim” diye konuştu.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız