SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Gizemli Aslantaşlara Giderken Kaybolduk!."

A- A+ PAYLAŞ

Emekli eğitimci, araştırmacı, gezgin, yazar Fikri Demirtaş Darende’de bulunan Aslantaş heykellerini yazdı. 

Demirtaş, Darende ilçesine bağlı Yeniköy’de arazide bulunan aslan heykelleri hakkında bilgi verirken, bu eserlere erişimin zorluğuna değindi, gerekli koruma önlemlerinin alınmasını istedi. 

Aslantaş heykellerini ziyaret etmek için İstanbul'da kurulu Malatya HAYDER (Malatyalı Ermenileri Derneği) eski başkanı Hosrof Köletavitoğlu ve İsviçre’de ikamet eden Püzant Hanesyan ile yola koyulduklarını belirten Demirtaş, ÇEKÜL Vakfı Malatya temsilcisi Bekir Sözen’in rehberliğinde yöreyi gezdiklerini anlattı. 

Yol üzerindeki Günpınar’ın güzelliğini anlatan Demirtaş “Bağlar ve bahçelerin bir yanında, diğer yanında ise gürül gürül akan Günpınar Şelalesi'nin serin suları bulunur. Hava serin, ruhunuz ferahlıkla dolar; bu mesire yerinde kendinizi bambaşka hissedersiniz. Şelaleden sıçrayan su damlacıkları yüzünüze serin bir dokunuş bırakır. Su sesi, burada duyabileceğiniz en güzel sestir. Günpınar'da geçirilen bir gün, huzurun sırrına erişmek demektir. Günpınar, ömürden bir gün ayırmaya değerdir” diye yazdı.

Aslanları Bulmanın Güçlüğü

Hitit aslanlarını bulmakta zorlandıklarını aktaran Demirtaş, yol tabelasının yetersiz olduğunu, stabilize yolda ilerlerken kaybolduklarını, yöredeki arıcıların yardımıyla yolu bulabildiklerini anlattı. Tescilli, tarihi ve kültürel yüksek bir eserin yeterince önemsenmediğini görmenin üzücü olduğunu yazan Demirtaş, arkeolojide fotoğrafın öncüsü olan John Henry Haynes’in 1881 yılında çektiği Aslantaş fotoğraflarından da bahsetti. 

Demirtaş, Aslantaşları anlattığı yazısının bir bölümünde şu saptamalarını aktardı:

"..Darende'nin  Yeniköyköyünde bulunan Geç Hitit döneminin Aslanları'na ulaşmak için çıktığımız yolculuk, beklediğimizden daha zorlu geçti. Anayolda kahverengi bir yön tabelası gördük fakat tabelada mesafenin belirtilmemiş olması ve stabilize yollarda ilerlerken yol ayrımlarında yön levhalarının eksikliği nedeniyle kaybolduk.

Bir süre sonra yol kenarında bir çadır gördük. Arı kovanlarını kır çiçeklerinin arasına yerleştiren bir arıcıya rastladık. Arıcının eşi ve çocukları, Aslantaş heykellerinin yolunu tarif ettiler. 

Ekili tarlalar ve meyve bahçeleri arasında geçen uzun bir yolculuktan sonra, Bekir Bey'in de yardımıyla yolumuzu bulmaya çalıştık

Yolunuzu kaybetmemeniz için dikkatli olun. Darende'den gelince yolun solunda kahverengi "Aslantaş" levhasını göreceksiniz. Levhadan sonra 2 km yolun krokisini Bekir Sözen arabanın içinde kalemle bir kağıda çizrek not aldı. "Yüksek gerilim hattını geçene kadar yolu takip edin ve yolun sağında alıç ağacının karşısındaki ikiye ayrılan yoldan sola devam ederek nihayet tarlanın ortasında yeşil otların arasında Aslantaş heykellerine ulaşırsınız ( biz böyle ulaştık).

Ancak, bu tarihi ve kültürel değeri yüksek mekânın yeterince önemsenmediğini görmek üzücüydü.

İl Kültür Turizm Müdürlüğünce  "Aslantaşlar" 01.10. 2004 / 158 tescil edilmiş olmasına rağmen, ne uyarıcı,  ne bilgi verici levhalar, ne de koruma amaçlı herhangi bir yapı bulunuyordu.

Yetkililerden önce dev “Taşaslanlar” yağmacılar tarafından, içinde hazine olabileceği düşüncesiyle kazılmış ve aslanların ağzı çeşitli tekniklerle oyulmaya çalışılmış. Yol arkadaşları ile o anı ölümsüzleştirmek için  Aslantaşların fotoğraflarını çektik ve birlikte fotoğraflar çekildik…"

Yazının tamamına https://fikridemirtas44.blogspot.com/ adresinden erişebilirsiniz. 

malatyahaber.com

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

4 yorum yapılmış

  • Adil Aktaş (5 ay önce)
    Öncelikle bu güzel ve anlamlı gezi ve yazı için Fikri Demirtaş öğretmenimi kutluyorum. Malatya'mız için çok önemli bir kültür elçiliği görevini fahri olarak yürütüyor. Çoğu kişinin varlığından dahi habersiz olduğu tarihsel değerlerimizi ortaya çıkartmakta ve onlara sahip çıkmamız için bizlere öneriler sunmakta. Bunun için de kendisine ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Ben de bir Malatyalı olarak ve kültür bakanlığından emekli bir şube müdürü olarak tarihsel ve kültürel değerlerimizi önemsiyorum. Fikri Demirtaş öğretmenimle birlikte zaman zaman bu tür yolculukları yapıyor ve tarihe not düşmek adına tarihsel değerlerimizi fotoğraflıyor ve onların gelecek kuşaklara aktarılması konusunda elimden geleni yapmaya gayret ediyorum. Tarihsel ve kültürel miraslarımızın gelecek kuşaklara sağlam bir şekilde devredilmesi noktasında yetkililere büyük görevler düşmekte. Maalesef ki Malatya'mız bu konuda sahipsiz kültür varlıkları ve tarihi varlıklarımız yok olmakta ve birçoğu defineciler ve tarih hırsızları tarafından yok edilmekte Fikri öğretmenimiz bu konuda yapmış olduğu ve fotoğraflamış olduğu gezilerle bizleri ve yetkilileri uyarmakta. Geliniz hep birlikte tarihimize, geçmişimize ve kültürümüze sahip çıkalım. Malatya tarihi ve kültürel geçmişi bakımından çok zengin bir coğrafya olmasına karşın maalesef hak ettiği şekilde değer görmüyor ve tarihi kalıntılarımız kültürel değerlerimiz yeterince tanıtılmadığı için de istediğimiz anlamda yerli ve yabancı turist ilimize gelmiyor. Malatya haber gazetesine bu konuda teşekkürlerimi iletmek istiyorum çünkü çok önemli bir görev üstlenmekte. Basın bizlerin itici gücü olarak görev yapan bir kurum. Aynı zamanda toplumsal duyarlılığı öncelleyen bir kurum. Bu anlamda Malatya basınının önde gelen kuruluşlarından biri olan Malatya haberi kutluyor ve başarılar diliyorum. Ben de duyarlı bir yurttaş olarak üzerime düşen her türlü görevi bu konuda layıkıyla yerine getirmeye çalışıyorum. Saygıyla
    0
    0
    Yanıtla
  • Sade vatandas (5 ay önce)
    Bu aslanların helikopter yardımı ile korunarak Aslantepe hoyugune alınıp sergilenmesi lazım turizm acisindan ilgililere duyurulur
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Cem Y. (5 ay önce)
    İngiliz general Mark Sykes'ın 1902 yılında Beyrut'tan başladığı İslam Coğrafyası gezisi sonunda Dar'ül İslam isismli kitabında yer vermişti bu fotoğrafa. Mark Sykes, Osmanlı'yı parçalayan Sykes-Picot antlaşmasını hazırlayan taraflardan. Bölgeye bir keşif turu yapıyor. Kitapta geçtiği yerlerin demografik yapısını, insanının yapısını analiz ediyor. O kitapta Elbistan'dan Darende'ye geçerken "Hitit Aslanı" diye bu totemin fotoğrafını koymuş. Gördüğümde Elbistan ile Maraş arasında zannetmiştim. Yeniköy'den çokça geçtim ve "Aslantaş" tabelasını görüyordum. Şimdi bu konu benim için aydınlığa kavuştu. Yazara ve eşlikçilerine teşekkür ederim. Aşağıdaki linkte 20. yüzyılın başında Mark Sykes tarafından çekilen fotoğrafı görebilirsiniz. archive.org/details/darulislamrecord00sykeuoft/page/n211/mode/2up?view=theater
    %100
    %0
    Yanıtla
  • kaynak için çok teşekkürler.
    0
    0
    Yanıtla