Büyük yıkım ve can kaybının yaşandığı 6 Şubat depremlerinden sonra, depremden en çok etkilenen bölgelerde, mükelleflerin kamu kurumlarıyla olan borç ve bildirim sorumluluklarına ilişkin ertelemelerin dayandırıldığı 'mücbir sebep'le ilgili ertelemelerin, kısa süreli olması eleştirilere yol açarken, Malatya Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası (SMMMO) eski başkanı, malatyahaber.com Yazarı, Yeminli Mali Müşavir ve Ekonomist Mustafa Bahadır Altaş, bu duruma tepki gstererek, "Uzatmayı olumlu karşılasak da yeterli görmüyoruz. Çünkü asrın felaketi diyorlar sonra buna üçer beşer aylık ömür biçiyorlar." dedi.
"DEVLET YERİ GELDİĞİNDE VERGİ ALMAKTAN DA VAZGEÇEBİLMELİDİR"
Altaş, en son mücbir sebep halinin 30 Nisan 2024'e ertelenmesine ilişkin olarak yaptığı değerlendirmede, “Uzatmayı olumlu karşılasak da yeterli görmüyoruz. Çünkü asrın felaketi diyorlar sonra buna üçer beşer aylık ömür biçiyorlar. Malatya başta olmak üzere depremden en çok etkilenen illere baktığımızda tüm şehir hem fiziki olarak hem de manevi olarak bir yıkım yaşamıştır. Bizler bölgenin ekonomik ve sosyal yaşam yönüyle “Özel Teşvik Bölgesi” kapsamına alınmasını beklerken mücbir sebep halinin 5’er aylık sürelerle uzatılması şaşkınla izliyoruz. 2011 yılında Van ilimizde meydana gelen deprem sonrasında yaklaşık altı yıla ulaşan bir sürenin mücbir sebep hali ilan edildiğini dikkate aldığımızda Kahramanmaraş merkezli meydana gelen ve asrın felaketi olarak adlandırılan elli bin üzerinde insanımızın can kaybına, yüzbinlerce binanın yıkılarak maddi kayba neden olduğu bir deprem sonrasında mücbir sebep süresinin bu şekilde uzatılması bölge insanımıza yapılan en büyük haksızlıktır. Malatya’nın bu şartlar altında bu yıkımın altından kalkması çok zordur.
Ticaret ve Sanayi Odası açıklamasında 27 bin 500 işyerinin yıkıldığını, Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği açıklamasında 3 bin esnafın hala işyeri açmak için konteyner beklediğini, Malatya'da yaklaşık ağır hasarlı 36 bin binanın 20 binin yıkıldığı ve şehrin cadde ve sokaklarının enkaz yığınına döndüğünü dikkate aldığımızda, iş dünyası başta olmak üzere hiç kimse gelecekle ilgili bir öngörüde bulunamıyor.
Konut ve eğitim sorunu nedeniyle özellikle üniversiteler ile OSB faaliyette bulunan işletmeler ciddi iş gücü kaybından dolayı düşük kapasitede faaliyetine devam etmek zorunda kalmaktadır. Başka bir ifade ile fiziki durum kürsüde anlatıldığı gibi değildir. Artçı depremler dinmeksizin devam etmektedir. Bu olumsuz şartlar altında bile Malatya da yaşam mücadelesine devam etmek isteyen vatandaş için mücbir sebep halinin sadaka verir gibi taksit taksit uzatılması Malatya ile ilgili yaratılan algının olumsuz yansımasıdır. Bunun en büyük sorumluları da kendi başarısızlıkları nedeniyle enkaz altında kalan bu şehirde yapılmayan işleri yapılmış gibi gösteren ve algı ile gündem yaratan yerel yöneticiler ve siyasi kadrolardır.
Yapılan düzenleme kamuoyunun beklentilerini karşılanmamıştır. Çünkü toplumda artan beklentiye karşı yaşanan belirsizlik kamuoyunda devletin alacağından ne kadar feragat edeceği şeklinde farklı algılara ve yorumlara neden olmaktadır. Devlet vergi aldığı, vergiyi ötelediği gibi yeri geldiğinde de vergi almaktan da vazgeçebilmelidir. Mücbir sebep hali ilanı ile sadece vergileri öteleme ve taksitlendirme yetmez devletin de vergilerden feragat etmesi gerekir.
Depremin yaşandığı günden mücbir sebep halinin sona ereceği gününe kadar bu konuda hiçbir katkı sunmayan ve açıklama yapmayan bakanlığın mücbir sebep haline ilişkin aldığı uzatma kararından sonra maç kazanmış sporcu edası ile açıklama yapan siyasilere de söyleyecek söz bulamıyorum.” dedi.
PARALI SORGULAMAYA DA TEPKİ..
Yeminli Mali Müşavir Mustafa Bahadır Altaş, “ Vergisel işlemlerden kaynaklı bilgiye ulaşmak için vatandaştan bir bedel tahsil etmesi izah edilebilir bir durum değildir.” diyerek, devletin yeni uygulama ile vergi veya birbaşka işlemi için Maliyenin sistemine girildğinde belli bir ücret tahsil edileceğini de belirterek, bu duruma tepki gösterdi.
Altaş, “Vergide teknoloji kullanımının artık bir bedeli olacak. TBMM’de görüşülmekte olan ve kamuoyunda torba kanun olarak adlandırılan Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifinde yer alan düzenlemede Vergi Usul Kanununa eklenen bir madde ile mali idare genel yönetim kapsamındaki kamu idareleri dışındaki üçüncü kişilerle veri ve bilgi paylaşımlarında gerçek veya tüzel kişilerden sorgu veya dönen kayıt başına 25 kuruştan az olmamak üzere katılma payı alınacak. Katılma payları, yeni bir belirleme yapılmadığı sürece, her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak yeniden değerleme oranında artacak. Katılma payları, üçer aylık dönemler halinde hesaplanarak kullanıcılara bildirilecek ve bildirilen katılma payı tutarı bildirimin yapıldığı ayı izleyen ayın sonuna kadar bakanlığa ödenecektir. Süresinde ödeme yapılmaması halinde bu kişi ya da kurumlar ödeme yapıncaya kadar bilgi sorgulaması yapamayacaklar.” diye konuştu.
Maliyenin başlatacağı uygulamanın başka alanlar içinde emsal olacağını belirten Altaş, “Vatandaş olarak bizler kamudan almış olduğumuz hizmetin karşılığını vergilerimizle ödeyerek anayasal görevimizi yerine getirmekteyiz. Devletin maliyeti en az olan geliri vergidir. Vergi vermek için verdiğimiz beyannameye bile vergi ödüyoruz. Bizler e-beyanname ile birlikte beyanname damga vergisinin kaldırılmasını beklerken veri sorgulaması için katılım payı alınması sürpriz ile karşılaştık. Vergisel işlemlerden kaynaklı bilgiye ulaşmak için vatandaştan bir bedel tahsil etmesi izah edilebilir bir durum değildir. Bugün belki rakamsal olarak çok düşük bir tutar olsa da her yıl yeniden değerleme oranında artacak olması dolayısıyla ileride büyük meblağlara ulaşacaktır. Vergide dijital dönüşümle birlikte vergide böyle bir uygulamanın getirilmesi e-devlet hizmetleri başta olmak üzere ilerde başka alanlara da emsal teşkil edebilecektir. Haksız ve yersiz bir düzenleme olan Sorgu Katılım Payı düzenlemesi yasa metninden çıkartılmalıdır. Vergi ödemeyi kolaylaştırmak yerine zorlaştırmak ve vergi için ayrı bir maliyet oluşturmak vatandaşları ve vergi mükelleflerini vergi ödemeye karşı olumsuz etkileyecektir.” ifadelerini kaydetti.
malatyahaber.com