Bir süredir kanser tedavisi gören sinema ve tiyatro oyuncusu Aytaç Arman, tedavi gördüğü Maltepe’deki İstanbul Onkoloji Hastanesi’nde, 70 yaşında hayatını kaybetti.
Sinema Oyuncuları Meslek Birliği'nin (BİROY) sosyal medya üzerinde yaptığı açıklamaya göre, Aytaç Arman için bugün saat 12.00'de Beyoğlu Atlas Sineması'nda tören düzenlenecek. Sanatçı daha sonra 28 Şubat'ta Adana'da Kabasakal Mezarlığı Camisi'nden öğle namazını müteakip kılınacak cenaze namazının ardından toprağa verilecek.
Oyuncu Ediz Hun, AA muhabirine yaptığı açıklamada, beraber çalışma imkanı bulamadıklarını fakat Arman'ın vefatından dolayı çok üzüldüğünü söyledi.
Arman'ın çok efendi bir insan olduğunu belirten Hun, "Çok takdir ettiğim biriydi. Ben 1963'te Ajda Pekkan'la birlikte 'Ses' mecmuasının yarışmasında seçilmiştim. 1971'de Aytaç Bey'in katıldığı yarışmada da jüri üyesiydim. Tarık Akan'la ikisi göz doldurmuştu. İkisi de çok güzel rollerde oynadı ama işte hayat, sürpriz yapıyor. Çok üzüldüm. Allah rahmet eylesin." diye konuştu.
Oyuncu Hülya Koçyiğit de Arman'ın çok değerli biri olduğuna vurgu yaparak, şunları kaydetti:
"Çok beyefendi bir kişiliği vardı. Sakin, mütevazı bir insandı. Ailesiyle gayet düzgün bir yaşamı vardı. Hep seçici oldu, hep iyi filmlerde oynamak istedi. Biz sadece bir filmde birlikte rol alabildik. Kurtuluş Savaşı'yla alakalı güzel bir filmdi. O yüzden hafızamda çok güzel yer etmiştir. Hasta olduğunu biliyordum, eşiyle telefonlaşıyorduk. Doktorlar ziyarete olumlu bakmadığı için haberlerini telefon aracılığıyla alabiliyorduk. Çok ağır bir kanserdi. Hepimizin, bütün sevenleri, Türk sineması için büyük bir kayıp. Allah cennetini nasip etsin."
Aytaç Arman'ın vefatı sinema dünyasını üzdü
Arman'ın vefatı sanatçı dostlarını da üzdü.
Süleyman Turan, yaptığı açıklamada, Arman'ın çok usta bir oyuncu olduğunu söyledi.
Turan, "Gerek fiziksel özellikleri, gerek yaptığı işin bilincine varmış, onu çalışmış, en iyi şekilde sunmuş bir meslektaş, böyle bir insandı. Mesleki özellikleri bunlar ama insan olarak da mesleği dışında ciddi anlamda çok donanımlı, son derece saygılı, efendi ve müthiş bir adamdı. Birçok klişe laf edilebilir bununla ilgili. Daha doğrusu ettiğim her laf klişe olur ama hepsi doğru." dedi.
Aytaç Arman ile zaman zaman, Osman Seden'in yönettiği filmlerde rol aldığını hatırlatan Turan, "Çok güzel şeyler yaptık. Hatta bir tanesinde Yıldız Kenter de vardı. Çok hoştu. Çok güzel günler geçirdik. Kocaman projeler paylaştık. Kanser böyle bir şey. Kimin kapısını ne zaman çalacağı belli değil." ifadesini kullandı.
Oyuncu Yusuf Sezgin de üzüntüsünü şu sözlerle dile getirdi:
"Çok değerli, iyi karakterli bir arkadaşımızdı. İyi oyuncuydu. Maalesef kaybettik. Çok duyguluyum. Ben iki ay evvel görüştüm. Gayet iyiydi. Tedavisi devam ediyordu. 'İyi olacağım', dedi. Allah taksiratını affetsin. Başımız sağ olsun."
Yeşilçam'ın ünlü isimlerinden olan Arman için bugün Beyoğlu Atlas Sineması'nda tören düzenlenecek.
Film-San Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı ve oyuncu Engin Çağlar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Arman'ın Türk sinemasının önde gelen isimlerinden biri olduğunu dile getirerek, "Yakın arkadaşımdı, iyi bir oyuncuydu. Aynı zamanda Film-San Vakfı'nın kurucuları arasındaydı ve beraber çalışıyorduk yönetimde. Yakınlarına baş sağlığı, kendisine rahmet diliyorum. İyi anılacak. Çok dürüst ve efendi bir insandı. Az konuşurdu. Oynadığı bütün rollerin de hakkını verirdi." değerlendirmesinde bulundu.
Usta oyuncu Kadir İnanır da üzüntüsünü şu sözlerle dile getirdi:
"Çok değerli bir kardeşimizdi. Çok başarılıydı. Çok üzgünüm. Kaybını öğrendiğimiz andan itibaren duygularımı nasıl tarif edeceğimi bilmiyorum. Çünkü o, o kadar saygın ve sevgili bir kardeşimizdi ki... Uzun zamandır hasta yatıyordu. Arkadaşlarıyla en son görüştüğümde gayet iyi olduğunu öğrendik ama maalesef kaybettik. Biz inançlı insanlarız. Sabır diliyorum herkese, yakınlarına. Onu kaybettiğim için çok üzgünüm."
Oyuncu, senarist, yapımcı ve yönetmen Cem Yılmaz da Twitter'da yaptığı paylaşımda "Sevgili Aytaç Arman ağabeyimizin mekanı cennet olsun. Sevenlerine baş sağlığı diliyorum." ifadelerine yer verdi.
Şarkıcı Sibel Can da Türk sinemasının bir büyük değerini kaybettiğini belirterek, "Sevdiğim, saydığım, kıymetli büyüğüm, güzel kalpli, değerli ustam, mekanın cennet olsun inşallah."
AYTAÇ ARMAN KİMDİR?
Gerçek adı Veysel İnce olan Aytaç Arman, 22 Haziran 1949 tarihinde Adana'da dünyaya geldi. Adana'da Erkek Sanat Enstitüsü'nü bitirdi.
Erkek sanat enstitüsünden mezun olduktan sonra girdiği Ankara Devlet Mimarlık ve Mühendislik Akademisi'nde okurken; 1969'da "Ekstra Ekspres" gazetesinin açtığı şikeli artist yarışmasında (yarışmanın birincileri önceden belirlenmişti) erkek adaylar arasında ikinci seçildi.
1971 yılında Ses dergisinin açtığı ciddi "Kapak Yıldızı Yarışması"nda, erkeklerde Tarık Akan'ın ardından ikinci seçilerek sinema oyunculuğuna ikinci sınıf rollerle başladı. Hemşehrisi Yılmaz Güney'in "Baba" filminde oynayarak dikkat çekti.
Kısa sürede başrol oyunculuğuna yükseldi. Sinemada ilk ödülünü 1981'de senaryosunu Yılmaz Güney'in yazdığı "Düşman" adlı filmle Sinema Yazarları Derneği'nin "En İyi Erkek Oyuncu Ödülü"ne layık görüldü.
Sinema kariyerinde, sıradan filmler yanında, dikkat çeken, festivallerde ödüller alan filmlerde rol aldı.
1974 Antalya Altın Portakal Film Yarışması'nda "En İyi İkinci Film Ödülü"ne lâyık görülen Süreyya Duru'nun yönettiği ve Bekir Yıldız'ın öyküsünden sinemaya uyarlanan "Bedrana" adlı filmde Perihan Savaş'la paylaştı. 1977 yılında baş rolünü Semra Özdamar'la paylaştığı; Süreyya Duru'nun yönettiği "Kara Çarşaflı Gelin" 14'üncü Antalya Altın Portakal Film Yarışması'nda "En İyi Film Ödülü" kazandı.
1988 Antalya Altın Portakal Film Yarışması'nda, baş rolünü oynadığı, Ömer Kavur'un "Gece Yolculuğu", "En İyi Film Ödülü"nü alırken, Aytaç Arman da "En İyi Erkek Oyuncu Ödülü"nü aldı. Bunları, sinema kariyerinde aldığı diğer ödüller takip etti. İlerleyen yıllarda oyunculuğunu, sinemanın yanında televizyon oyunculuğu ile sürdürdü.
2006 yılında sinema yazarı Burçak Evren, Aytaç Arman hakkında biyografi kitabını yazdı.
EN İYİ ERKEK OYUNCU ÖDÜLÜNÜ ALMIŞTI
Aytaç Arman aldığı ödüllerle ilgili şunları söylemişti:
“Oynadığım filmler ödüllü ama benim bir tek ödülüm var. Gece Yolculuğu filminden aldığım Altın Portakal, En İyi Erkek Oyuncu ödülü. Karakter hakkında Ömer Kavur’a bir şeyler sorduğumda bana, ‘Aytaç, senin kaygılarını taşıyan bir adam’ demişti. Onun dışında profesyonel olmayan ödüllerim var tabii. 1980 yılında sinema yazarlarının En İyi Erkek Oyuncu ödülünü verdiler. Fakat 12 Eylül gelmişti, ödülü alma şansım olmadı. Düşman filmindeki oyunumla almıştım bu ödülü. Benim için çok anlamlı, çok önemli bir film.”
İstanbul, AA- hurriyet.com.tr