SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Baro'nun ''Protokol Yeri'' Davası..

A- A+ PAYLAŞ

Baro başkanının il protokolunda başsavcının mı, rektörün mü yanında yeralacağına ilişkin anlaşmazlığın mahkemeye yansıyan ilk raundunu kaybeden Baro, davayı Danıştay'da temyiz etti.

BAŞSAVCININ YANI MI, REKTÖRÜN YANI MI?..
Malatya Valiliği'nin protokol sıralamasında Baro Başkanı'na Cumhuriyet Başsavcısı'nın yanında yer vermeyerek, üniversite rektörünün yanına kaydırmasına ilişkin düzenlemesinin iptali için Malatya Barosu tarafından İdare Mahkemesi'nde açılan dava sonuçlandı. Mahkemeyi kaybeden Baro, bu kez Danıştay'a başvuruda bulundu.

Malatya Barosu, Malatya Valiliği'nin protokol düzenlemesinde, 4. sırada Baro Başkanı'nın İl Cumhuriyet Başsavcısı'nın yanında yer alması gerekirken, bir sıra atlatılarak, üniversite rektörünün yanına kaydırılmasının mevzuata ve hukuka aykırı olduğunu iddia edip, 2003 yılında Malatya İdare Mahkemesi'nde dava açarak, valiliğin protokol uygulamasının iptalini talep etmişti. Malatya İdare Mahkemesi, valiliğin yaptığı düzenlemenin hukuka aykırı olmadığına karar verdi.

Malatya İdare Mahkemesi'nde sonuçlanan davanın kararında, "1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 4667 sayılı yasanın 46. maddesi değişik 76. maddesinin 3. fıkrasında, 'Protokolde Barolar, İl Cumhuriyet Başsavcısı'nın yanında yer alır' hükmüne yer verilmiştir. Anılan hüküm ile yasa koyucu tarafından protokolde yargının iddia-savunma-karar organları olarak aynı grupta, birlikte yer alması amaçlanmış, maddedeki 'yanındaki' ibaresinin yalnızca sözlük anlamı dikkate alınarak, Baro Başkanı'nın Cumhuriyet Başsavcısı'nın hemen yanında yer alması şeklinde bir yoruma olanak tanımamıştır. Bu durumda, davacı Baro Başkanlığı'nın protokolde Baro Başkanı'nın Cumhuriyet Başsavcısı'nın yanında yer alması yönünde uygulama yapılmasına ilişkin başvurusunun zımmen reddine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır" ifadeleri yer aldı.

DANIŞTAY'DA TEMYİZ..
Malatya İdare Mahkemesi tarafından verilen karar, Baro Başkanlığı tarafından Danıştay'a gönderilerek temyiz edildi. Baro tarafından Danıştay'a gönderilen "Yürütmenin durdurulması" istemli dilekçede, yerel mahkemenin 'Protokolde yargının iddia-savunma-karar organları olarak aynı grupta birlikte yer almasının amaçlandığı' şeklindeki yorumuna tepki gösterilerek, "Bu gerekçenin hiçbir tutar tarafı bulunmamaktadır. Bu anlayışa değer verilirse, üniversite rektörleri neden yargının ortasında yer almaktadır? Rektörü iddia-savunma-karar organlarından hangisine dahil edeceğiz?" sorusu yöneltildi.

Malatya İdare Mahkemesi'nin kararında, "1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 4667 sayılı yasanın 46. maddesi değişik 76. maddesinin 3. fıkrasında, 'yanındaki' ibaresinin yalnızca sözlük anlamı dikkate alınarak Baro Başkanı'nın Cumhuriyet Başsavcısı'nın hemen yanında yer alması şeklinde bir yoruma olanak tanımamıştır" ifadesine Malatya Barosu Danıştay'a gönderdiği temyizde sert bir eleştiri yönelterek, "Neden, sözcüğün düz anlamı dururken, bu yoruma ihtiyaç duyulmasının sebebi nedir?, 'Yanında' sözcüğünü, 'hizasında' veya başka bir şekilde anlama imkanı bulunmamaktadır. Benzeri yorumlar yasa bazında bir düzenleyici işlemi hafife almak sulandırmaktır. Yasa, İl Cumhuriyet Başsavcısı'ndan sonra Baro Başkanı'nı öngörmektedir. Bunun 'hemen sonra' veya 'araya kimse girmemek üzere' şeklinde ifade edilmesi de beklenemezdi. Bu, keyfiliğe yer vermemek adına, dil ve ifade kurallarını zorlamak olurdu. Yasa tekniğe aykırı olurdu" ifadeleri ileri sürüldü.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız