Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Malatya Şubesinin öncülüğüyle Eğitim-İş, CUMOK, Türkiye Gençlik Birliği ve Hekimhan ADD Şubesince düzenlenen bir ortak eylemde, Tokatta 7 askerin şehit edilmesi olayı protesto edilirken Açılım politikası da eleştirilerek bu politikanın iflas ettiği ve ısrar edilmesinin ülkeyi kan gölüne çevireceği belirtildi.
Soykan Parkı önünde toplanan ve Büyük Türk Bayrağının açıldığı eylemde basın açıklamasını ADD Malatya Şube Başkanı Ali Ekber Tunçdemir okudu.
Tunçdemir basın açıklamasında, Türkiye terör saldırısı altında.Ülkede huzur kalmadı. Dalga, dalga terör her tarafı kaplıyor! Özellikle Güneydoğu Anadoluda, İstanbulda, Hakkâride, Vanda Tokat ta. Cumhuriyetin gül yüzünde iki çıban işlemektedir Gericilik ve Kürtçülük bu iki çıbanın boyutları ve felaketi herkesin malumudur. Demokratik açılım diye, eşkıyanın kucağına oturarak bağımsız ve kalıcı bir devlet kurulduğunu tarih yazmamıştır dedi.
Tunçdemir basın açıklamasında, bölücü terör örgütünün elebaşı Abdullah Öcalanın İmralı Cezaevinde bulunduğu 2006 yılında zehirlenme savının, ardından 2008 yılında işkence savıyla Doğu ve Güneydoğu illeri ile İstanbul sokaklarının ateş topuna çevrildiğini belirterek şunları söyledi:
Bu sene de çocuk katilinin İmralıdaki yeri bahane edilerek Türkiye genelinde kalkışma başlattılar. Kürtçülüğü kullanarak, iş, aş, ağalık gibi sorunları görmeksizin demokratik haklar kisvesi altında utanmadan emperyalist beslemesi teröristlerin sözcülüğünü yaparak, başkanım, milletvekilim payesini ve olanaklarını elde ediliyor. Yoksul kitleler ve özellikle de gençler, bu orta oyunundan habersiz, umuyor, bekliyor, en küçük bir kışkırtmada açlığın ve yoksulluğun biriktirdiği hınçla, yürüyor, bağırıyor, saldırıyor, kırıyor, yakıyor. Bunun bir adım ilerisi isyandır. Başta çocuklar olmak üzere halk polisle çatıştırılıyor. İstanbulda onlarca araba ve otobüs yakıldı ve terörist eylemlerde bulundular. Sisten istifade eden bölücü terör örgütü Reşadiye kırsalında 7 civan gencimizi şehit etti. Anayasa Mahkemesinin bölücü eylemlerin odağı haline gelen bir partinin kapatma kararı ardından, Parlamento içersindeki PKK temsilcileri Türk-Kürt çatışmasına dönüştürebilmek için tehditler savuruyorlar. Devletimizi yönetenlere sesleniyoruz. Reşadiyede yedi asker şehit ediliyor, yetkililerden sadece bir kınama geliyor.
Kimileri de, hain bir saldırının acısından dahi, belki arkasından TSK çıkar diye gizli bir mutluluğun bekleyişi içinde nemalanmaya çalışanlar, aramızda dolaşıp duruyorlar. 38 deki Dersim isyanını kaşıyarak Atatürke dil uzatma ve Alevi suni kışkırtması yaratılmak isteniyor. Peki, Doğu ve Güneydoğuda açılan PKK paçavraları ve terörist başının posterlerini de mi görmüyorsunuz, haberiniz yok mu?Bölgede canları pahasına görev yapan güvenlik güçlerine sahip çıkanınız var mı? Vanda, Diyarbakırda, Hakkâride, İstanbulda ve de İzmirde yakalanan patlayıcılar bayram fişekleri mi? Türkiye kalkışma yaşamakta. Bir adım sonrasının adı isyandır. Devrilen panzerler değil, Devlettir. Yeter artık, uyanın! Yaşanan kaos ortamı göstermektedir ki; başından beri savunmakta olduğumuz gibi etnik yapıya dayalı açılım politikası iflas etmiştir. Bu politikayı devam ettirmekteki ısrar ülkeyi kan gölüne çevirecektir. Derhal bu uygulamalardan vazgeçilmelidir. Doğru çözüm Atatürkçü düşünce sisteminde, çağdaş demokraside ve çağdaş ulusçuluk anlayışındadır. Atatürk ilkelerinin topyekun uygulanmasındadır. Şimdi ayağa kalkma zamanıdır. Bu gidişe dur denilmelidir.
Basın açıklamasının ardından eyleme katılanlar sessizce dağıldı.