Ergenekon Davasında 23 yıl hapse mahkum edilen ve halen Silivri Cezaevi'nde bulunan İnönü Üniversitesi eski rektörü Prof.Dr. Fatih Hilmioğlu’nun sağlık durumunun her geçen gün daha da olumsuza gittiği belirtilerek bir an önce tahliye edilmesi istendi.
İnönü Üniversitesi Öğretim Üyeleri Derneği (İNÖDER) tarafından Üniversite Yerleşkesi’nde Atatürk ve İnönü Anıtları önünde bir basın toplantısı düzenlendi.
İNÖDER Başkanı Doç.Dr. Hasan Demirtaş tarafından okunan basın açıklamasında, “Son günlerde ülkemizde siyasi otoritenin de artık açıkça ifade ettiği gibi, Özel Yetkili Mahkemeler eliyle yürütülen davaların kişilerin haklarının gaspına yol açtığı kamuoyunda giderek daha fazla kabul edilmektedir. Hükümetin en yetkili ağızlarının, “devlet içinde paralel yapıların olduğunu ve yargının bağımsız olmadığını” dile getirmesi ile toplumdaki güvensizlik ve korku daha da büyümüş, bugün meşruiyetleri ve verdikleri kararlar tartışmalı olan Özel Yetkili Mahkemelerde uzun tutukluluk koşulları içinde yargılanmaları süren yüzlerce kişinin durumunu, ‘bağımsız ve adil yargılanma hakkı’nı yeniden tartışılır konuma getirmiştir.” dedi.
Doç.Dr. Demirtaş, “ Demokratik bir toplum olabilmenin koşullarından biri de yurttaşların temel hak ve özgürlüklerinin hukuk güvencesi altında olmasıdır. Demokratik toplumlar korkunun değil hukukun egemen olduğu toplumlardır. Korkunun egemen olduğu toplumlarda demokrasi kültürü yeşermez.” diyerek açıklamasında daha sonra şunları belirtti:“İnönü Üniversitesine uzun yıllar hizmet vermiş ve sekiz yıllık rektörlüğü döneminde üniversitede çok büyük ilerleme sağlamış olan Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu uzun tutukluluğunun bir sonucu olarak, giderek yaşamını tehdit eden sağlık sorunları nedeniyle adeta ölüme sürüklendiği kamuoyunun malumudur. Çok önemli yaşamsal sağlık sorunları ile mücadele eden Sayın Hilmioğlu’nun serbest kalması yönünde girişimler olmasına rağmen, yitirilen her an onun yaşamını daha da fazla tehdit etmektedir. Gecikmiş yargı adalet sağlamaz! Geciken yargının bedeli yaşam olduğunda ise yargı eliyle geri çevrilemez adaletsizlikler üretilir. Tutuklu milletvekillerinin çoğunun ‘tutuksuz yargılanmak’ üzere özgürlüğüne kavuşması demokratikleşme ve hak ihlallerinin azalması yönünde toplumda bir umut ve sevinç yaratmıştır. Ancak, sevinç ve umudumuz eksiktir, çünkü halen yargılanma sürecinin adeta ölüm cezasına dönüştürüldüğü Prof. Dr. Hilmioğlu’nun tutukluluğu sürmektedir. İNÖDER mensubu Öğretim elemanları olarak eski rektörümüz Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu’nun bir an evvel tahliye edilerek tedavi görmesinin sağlanması en büyük beklentimizdir. Sayın Cumhurbaşkanın bu konudaki girişimlerini olumlu buluyor, Anayasa Mahkemesinin de vakit geçirmeden olumlu karar vermesini ümit ediyoruz. İNÖDER olarak tutuklu milletvekillerinin tahliyesi ile başlayan sürecin, uzun tutukluluk süreleri nedeniyle yaşanan hak gasplarının giderilmesi, içinde paralel yapılar içermeyen demokratik bir hukuk devletinin tesis edilmesi ve korkusuz, özgür, demokratik bir toplum olma yolunda ilk adım olmasını diliyoruz.”