"Bir Tane Belediye Başkanından Hesap Sorulabilmiş Değil!"

CHP Malatya Milletvekili ve Plan Bütçe Komisyonu üyesi Veli Ağbaba, “Malatya’nın normalleşmesi 4-5 yıl derken muhasebecilerin normalleşmesini 5 aya sığdıramazsınız. Mücbir sebep en azından yılsonuna kadar uzatılmalıdır.” dedi

Ağbaba, "Seçimden önce söylenenler seçimden sonra tutmuyor. ÖTV’nin tarihimizde olmadığı kadar arttı. İktidar, seçim kampanyası döneminde bir tarafta PKK bir tarafta CHP montaj videoları yaptı. Heybeden başka şeyler çıktı. Hayat pahalılığının biteceği söyleniyordu ama bir hafta yaşadıklarımız ortada" dedi. 

Milletvekili Ağbaba, Malatya’daki temasları kapsamında Malatya Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası’nı ziyaret ederek, gündemi değerlendirdi. 

“MUHASEBECİLERİN NORMALLEŞMESİNİ 4 AYA SIĞDIRAMAZSINIZ”

Milletvekili Ağbaba, "Malatya’nın yeniden ayağa kaldırmak ve toparlanmasını sağlamak için insanları burada tutmak lazım. O insanların kentte kalabilmesi için çeşitli avantajlar sağlanmalıdır. Malatya’nın normalleşmesi 4-5 yıl derken, muhasebecilerin normalleşmesini 4 aya sığdıramazsınız. Deprem 6 Şubat’ta yaşandı, 5 ay sonra “Hayat normalleşsin” diyorsunuz. Bu mümkün değil. Mücbir sebebin hiç olmazsa yılsonuna kadar uzatılması lazım, mecliste bu konuyu gündeme getirdim. Bundan sonrada meslek örgütleri, sivil toplum kuruluşları ve sendikaların söylediklerini meclis kürsüsünde söyleyeceğim” dedi. 

“HEYBEDEN BAŞKA ŞEYLER ÇIKTI”

Milletvekili Ağbaba, iktidarın seçimden önceki vaatlerinin seçimden sonra gerçekleşmediği gibi üst üste her şeye zam geldiğini kaydederek, "Seçimden önce birçok şey taahhüt ettik. Beş kuruş almadan ev yapacağımızı söyledik ama vatandaşlarımız tercih etmedi. Seçimden önce söylenenler seçimden sonra tutmuyor. ÖTV’nin tarihimizde olmadığı kadar arttı. İktidar bir tarafta PKK bir tarafta CHP montaj videoları yaptı. Heybeden başka şeyler çıktı. Hayat pahalılığının biteceği söyleniyordu ama bir hafta yaşadıklarımız ortada. Söylenenlerle gerçeklerin uyuşmadığını inşallah memleket görüyordur. Yalan ve iftira ortaya çıktı. Seçimden sonra birçok şey konuşulmaz oldu. En düşük emekli aylığı 7 bin 500’de kaldı. Alım gücü düşüyor, ülkenin gerçeği reel olarak fakirleşiyoruz" diye konuştu. 

“HİÇ KİMSE AĞIR HASARLI BİNAYA HAFİF HASAR RAPORU VEREMEZ, BU İNSAFSIZLIKTIR”

Malatya'da depremden sonra yaşanan belirsizliğin devam ettiğini dile getiren Ağbaba, "Binalara önce ağır hasar verildi. İnsanlar, depreminde şokuyla evdeki kapı, pencere, klozet, musluk, banyo ve mutfak dolabını 15 bin lira ila 50 bin liraya kadar sattılar. Sonra orta ve hafif hasar denildi. O insanlar sattığı malzemeleri almak için 500 bin lira vermek zorunda. Hiç kimse ağır hasarlı binaya hafif hasar raporu veremez, bu insafsızlıktır. Ağırsa ağır, ortaysa orta, hafif ise hafif. Ağır hasara insanları sokmak tabuta koymak gibi bir şeydir. Malatya’da büyük bir belirsizlik var. Malatya, dışarıda ne mesaj verilirse öyle algılanıyor.  Malatya, “Ölülerimizi iyi gömüyoruz”, “Azmışlar” ile gündeme geldi. Kimse kendine suç bulmadı. Bu memlekette cezasızlık kültürü hakim olduğu sürece çok deprem yaşarsak, enkaz altında kalmaya devam ederiz. Bir tane belediye başkanından hesap sorulabilmiş değil. Bostanbaşı’nı kim imara açtı ve bu kadar kat yüksekliği verdi? O binalar toprağa gömüldü ama belediye başkanına hesap sorulmadı. Hesap sorulmazsa Malatya daha çok enkaz altında kalır" ifadelerine yer verdi. 

“MÜCBİR SEBEP HALİNİN ERTELENMESİNİ İSTİYORUZ.”

Malatya Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası Sekreteri Erhan Korkmaz ise "Deprem nedeniyle birçok mali müşavir ve muhasebecinin işyerinin ya yıkıldığını ya da ağır hasar gördüğünü ifade ederek, “Çok zor bir meslek yapıyoruz. Muhasebeci ve mali müşavirlerin ofisleri şehir merkezindeydi. Depremde şehir merkezindeki ofisler çok ağır hasar aldı, yıkıldı, girilemez halde. Biz bir bürodan başka bir büroya taşındığımız zaman bile bir kamyon defter, evrak, belge çıkar. İnsanlar bilgisayarlarını, teknik olarak alması gerektiğini defter ve belgelerini alamadan işyerlerini bırakmak zorunda kaldılar. OHAL ilan edildi, sonra mücbir sebep geldiğimiz nokrada mücbir sebep 31 Temmuz’da sona erecek. Hala insanlar ne yapacaklarını bilmiyorlar. Bunun üstüne büyük bir problem daha geldi; zayi belgeleriyle ilgili çok ciddi sorunlar var. Mücbir sebep halinin ertelenmesini istiyoruz. Olay çok büyük, normalleşmeye çalışıyoruz ama evrak tamamlamaya geldiğinde olmuyor. En az 24 ay ertelenmelidir. Yapılabilir bir durumu yok. Malatya’da 200’e yakın mali müşavirin ofisi ya yıkıldı ya da kullanılamaz halde. Ana talebimiz mücbir sebebin her şartta ertelenmesidir” diye konuştu.

Bülten