1993 yılında uçak kazasında hayatını kaybeden, Malatyalı olan dönemin Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis, ölümünün 20. yılında Eskişehir’de anıldı.
Nasrettin Hoca Kültür Merkezi tarafından düzenlenen 'Eşref Bitlis'i Anma' programına katılmak için geldiği Eskişehir'e gelen Eşref Bitlis’in oğlu Tarık Bitlis, babasının davasıyla alakalı maddi ve manevi olarak herhangi bir yere başvurmayacaklarını belirterek, “Bugün babamın ölümüyle ilgili davanın hukuki yönü bitti. Ama Türk halkı, Türk kamuoyu bu davanın takipçisi olacaktır. Tek güvencem bu. Bundan sonra hukuki olarak başka bir şey yapmayacağım” dedi.
“BABAMIN DAVASIYLA ALAKALI AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ’NE VEYA BU TÜR YERLERE GİTMEK GİBİ BİR NİYETİM YOK”
Program öncesi gazetecilerin sorunlarını yanıtlayan Bitlis, bundan sonra asıl bu davayla ilgili kuruluşların tavırları ve yaşanan sürecin kamuoyuyla paylaşılması gerektiğini kaydederek, “Çünkü bugüne kadar geldiğimiz noktada 20 senedir bir takım kurumsal yapılar bu konuda suskun kaldığı sürece zaten bir şey olmayacaktır. Ben inanıyorum, önümüzdeki yıllarda Türk halkı bunun hesabını soracaktır. O yüzden babamın davasıyla ilgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne veya bu tür yerlere gitmek gibi bir isteğim ve yorumum yok” ifadelerini kullandı.
“OLAY HAKKINDAKİ DOSYAYI TEKRAR AÇMAK DEMEK, KONUYU AYDINLATMAKLA EŞ DEĞER OLMUYOR”
Olay hakkındaki dosyanın yeniden açılmasının konunun aydınlanacağı anlamına gelmediğini aktaran Bitlis, “Davada, 20 yıldır küçük bir gelişmenin dahi olmamasını şuna bağlıyorum, Özellikle 1993'teki olaylar soruşturulurken o zamanın sorumlu mekanizmaları, sistemleri şu anda halen devam ediyor. Günümüzde de baktığımız zaman aydınlatılamayan ya da kamuoyu ile paylaşılamayan bir yığın olay var. Bu anlamda değişen bir şey yok. Olay hakkındaki dosyayı tekrar açmak demek konuyu aydınlatmakla eş değer olmuyor. Sistem maalesef bunu bir yerde engelliyor” diye konuştu.
“20 SENE ÖNCE EVVEL OLAN OLAY, SADECE FOTOĞRAFLARLA İNCELENİYOR”
20 sene evvel olan olayın bugün sadece fotoğraflarla incelendiğini ve emniyet ile MİT’in elinde konuyla alakalı hiçbir kaydın bulunmadığını öne sürerek, şöyle devam etti:
“Biri iki kuruluşun parmağı, kim nasıl, böyle teknik detaylarından ziyade şuna dikkati çekmek istiyorum. Mevcut sistemdeki bozukluklar, bu tür olayların hep karanlıkta kalmasını sağlıyor. Bir örnek vereceğim. Siz düşünebiliyor musunuz 20 sene evvel olmuş bir olayın fotoğraflardan incelenebileceğini. Siz düşünebiliyor musunuz böyle bir olayda emniyet ya da MİT'in savcılığa yazdığı yazıda o konuyla ilgili hiçbir araştırma ya da kayıt bulunmadığını. Siz düşünebiliyor musunuz o tarihte bu tür olaylarda hep dış mihraklardan bahsediliyor değil mi? Şu anda bahsediliyor değil mi? Türkiye'de her halde ilk defa olmuştur. Silahlı Kuvvetler'de bir general o dış mihrakların yaptığını belgeliyor. Rapor haline getiriyor ve ilgili makamlara sunuyor. Bu aşamada halen şu günde izliyoruz ki 'dış mihraklar' birisi bunu ifade ediyor. Arkasından belli olmayan ve şüpheli bir şekilde öldürülüyor.”
“JANDARMA GENEL KOMUTANI'NIN UÇAĞINA OLAN TACİZDEN DOLAYI HİÇBİR İŞLEM YAPILMAMIŞSA BUNU KAMUOYUYLA PAYLAŞMAK LAZIM. ÇÜNKÜ BUNA BENZER OLAYLAR, BUGÜN DE DEVAM EDİYOR”
‘Jandarma Genel Komutanı'nın uçağına olan tacizden dolayı hiçbir işlem yapılmamışsa bunu kamuoyuyla paylaşmak lazım. Çünkü buna benzer olaylar, bugün de devam ediyor’ diyen Bitlis, şöyle konuştu:
“Bu süreç içerisinde, Türkiye'deki konuyla ilgili gerek emniyet, gerek TSK, gerek MİT'in bu konudaki tutum ve davranışlarına bir bakılması gerektiğini vurgulayan Bitlis, "O zaman bakıp, Genelkurmay Başkanı 15 dakika veya yarım saat sonra diyor ki 'buzlanmadır.' Arkasından, bugün MİT ve emniyet diyor ki 'Biz o konuda hiç bir yazışma yapmadık.' Ama aynı MİT, sistemin aynı araçları, Ergenekon'un ikincisi sırasına şırak diye oturtabiliyorlar. Bugün de sorgulanmıyor. Bunu kim yaptı, kim oturtturdu. Niye oturttu. Yani benim vurgulamak istediğim; bu davayla ilgili soruşturulacak olan en önemli şey, sistemdeki bu kurumsal yapıları yöneten insanlarla görüşmek. Ha bunlar 'biz bir şey bilmiyoruz' dediği zaman bunları kamuoyuna deşifre etmek lazım. Zamanın MİT müsteşarı, genelkurmay başkanı, bu konuyla ilgili hiçbir şey bilmiyorsa bunu kamuoyuyla paylaşmak lazım. Genelkurmay Başkanı Jandarma Genel Komutanı'nın uçağına olan tacizden dolayı hiçbir işlem yapılmamışsa bunu kamuoyuyla paylaşmak lazım. Çünkü buna benzer olaylar, bugün de devam ediyor. Belki bu davanın paylaşılacak en önemli yanı da budur.”
Dönemin Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis, 17 Şubat 1993’te şüpheli uçak kazasında hayatını kaybetmişti.