Başbakan Binali Yıldırım, 300 ambulansın dağıtım töreninde yaptığı konuşmada sağlık hizmetlerinde yapılan değişim ve dönüşüme dikkat çekerek, “2002 yılında Türkiye’de sadece 481 ambulans vardı. Böyle bir şey olur mu? Şimdi ise 5 binin üzerinde ambulans var” dedi.
Başbakan Yıldırım, 300 ambulansın dağıtım törenine katıldı. Törene, Başbakan Yıldırım’ın yanı sıra Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, Sağlık Bakanı Ahmet Demircan ve çok sayıda vatandaş katıldı. Burada bir konuşma yapan Yıldırım, “Vatandaşlarımızın ulaşım ve sağlık hizmetlerinden memnuniyeti yüzde 70 seviyesine geldi. Ben sabah 04.00’da babaannemi doktora götürmek için hastaneden fiş almak için kuyruğa girdiğimi biliyorum. Ne kadar önde olursanız ancak o kadar muayene olma şansınız var. Muayene oldunuz içeri giriyorsunuz girer girmez sizi azarlar gibi doktor bağırıyor, yüzünüze bile bakmıyor. Bunlar şaka değil. Bunları yaşadık. Aç ağzını yum gözünü hadi dışarı. İlaç, reçete yazılıyor, git bodrum katta karanlık bir oda var veriyorsun ilaçlardan bir tanesi var 3 tanesi yok. Bugünlerin hepsi geride kaldı. Ne yaptık? Sağlık Bakanımız Recep Akdağ ile birlikte başladık. Dönüşüm, değişim dedik. Herkesin hastanesi var. PTT’cilerin, demiryolcuların var, sağlık hizmetinden gerektiği kadar yararlanamayınca herkes çareyi kendi hastanesini kurmakta bulmuş. Sağlıkta bütün hastaneleri tek çatı altına alalım dedik. Aslında sağlık sistemi şimdi tek çatı altından yönetiliyor. Bu şekilde ne elde ettik? Kaynakların daha etkili kullanılmasını sağladık. Elimizdeki personel kaynağını daha dengeli kullanmayı sağladık. Fuzuli masrafları ortadan kaldırdık ve hastalara hizmette sınırlamaları ortadan kaldırdık. Her türlü klinik muayeneleri görüntüleme gibi birçok muayeneyi yapar hale geldik” diye konuştu.
Sağlıkta yapılan değişim ve dönüşüm ile dünyanın çeşitli yerlerinden Türkiye’ye hastaların geldiğini kaydeden Yıldırım, “Türkiye’den Bakanımızı, uzmanlarımızı davet ettiler, bu dönüşüm nasıl oldu gelin bize anlatın diye. Geldiğimiz bu noktada sağlık sistemimiz yüzümüzü ağartacak hale geldi. Bunun için bedel ödedik, ödeyeceğiz. İnsanı yücelt ki devlet yücelsin. Sağlık hizmetimize son 15 yılda 31 milyar liralık tesis kazandırdık. 2 bin 745 adet sağlık tesisini vatandaşımızın hizmetine verdik. Bir yandan sağlık hizmetimizdeki kaliteyi arttırdık, diğer yandan da mevcutları elden geçirip yeniledik. Sağlıkta gerçekleştirdiğimiz yasal değişiklikler ile reformlarla vatandaşın beklentilerini merkeze alan bir anlayışı yerleştirdik” ifadelerini kullandı.
"Şehir hastaneleri aslında sadece bir hastane değil, bir külliye"
Özel hastane, devlet hastanesi veya üniversite hastanelerinde otel kalitesinde hizmet verildiğine dikkat çeken Başbakan Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bununla yetinmedik. Sağlıkta bir başka gelişmeyi de birlikte yaşayalım dedik. Şehir hastaneleri aslında sadece bir hastane değil, bir külliye. Her şey var. Hastane içinde hastaneler var. Uzmanlıklarına göre değişik hastaneler var. Hasta yakınları için sosyal imkanları, yaşam alanları var. Şimdi 4 şehirde bunun açılışını yaptık ve diğer şehirlerimizde de inşaatlar bir kısmında devam ediyor, bir kısmında yeni başlıyor, bir kısmında da başlayacak. 30 şehir hastanesini hizmete alacağız. Sağlıkta sadece ülkemizde insanımıza hizmet etmekle kalmayıp, sağlık turizminde de Türkiye önemli bir yere gelecek. Sağlıkta değişim, dönüşüm hükümetlerimiz döneminde Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğinde 2002’den beri çok önemli bir mesafe aldı. Şimdi artık bu dönüşümün devamı olan kalite ve gelişim dönemi başladı. Bayrağı Recep Akdağ Bakanımızdan devralan Ahmet Demircan Bakanımızın döneminde de bugüne kadar elde edilen başarıların daha ileri taşınacağına tereddüdüm yoktur. Bu vesileyle Başbakan Yardımcım Recep Akdağ’a, 11 yılı aşan süre içerisinde Türkiye’nin sağlık hizmetlerinin bu hale gelmesindeki gayretlerinden dolayı teşekkür ediyorum. Ahmet Demircan Bakanımıza da başarılar diliyorum. Bu iş kolay olmadı. En zor iş değişimi başarmaktı. Alışkanlıkları, dirençleri ortadan kaldırmak kolay bir iş değildir. Atomu parçalarsınız ama değişik alışkanlıkları, statükoyu değiştirmeyi o kadar kolay yapamazsınız.”
Sağlıkta gerçekleştirilen değişim dönüşümün yetmeyeceğini söyleyen Yıldırım, “Sağlık güvencesi de lazım. 18 yaşın altındaki nüfusun ve eğitimi devam edenlerin, çalışıyor veya çalışmıyor buna bakmadan sağlık güvencesinde genel sağlık sigortasının kapsamı içerisinde. Tüm hastanelerimizde hasta hakları birimi kurduk. Sağlık uygulama tebliği ile hastanelerde yatan hastalar için ilaç, tıbbi malzemelerin ücretsiz sağlanmasını gerçekleştirdik. İlaç takip sistemi de hastanelerimizde hayata geçti. Bu sayede küpür yolsuzluğu denilen sahteciliğin de önüne geçmiş olduk. Acil, yoğun bakım, ağır hastalıkların tedavisi kamu özel hastanelerinde bütün vatandaşlara bedelsiz verilmeye başlandı. Daha birçok hizmet var. Bugün dağıtımını yapacağımız 300 ambulans var. Bu ambulanslar aşağı yukarı 70 milyon lira tutuyor. Her biri 200 bin lira. Buradan memleketin her köşesine dağıtılacak ve vatandaşlarımıza hızır gibi yetişecek. Türkiye’de 2002 yılında sadece 481 ambulans vardı. Böyle bir şey olur mu? Şimdi ise 5 binin üzerinde ambulans var ve bunlarla beraber 5 bin 60 civarında. Yeter mi? Helikopterler var, deniz araçları var, ambulans uçaklarımız var. Yani karada, havada, denizde, karda, kışta her zaman Sağlık Bakanlığı hızır gibi yanınızda. Eskiden filmlerde görüyorduk bir tane gelişmiş ülkenin vatandaşı bir başka ülkede başına bir iş gelince hemen uçak gönderir onu alır memleketlerine götürür tedavi ettirirdi. Böyle bakar gıpta ederdik. Şimdi onlardan daha iyi hizmet veriyoruz. Çünkü bizim inancımızda insan yaratılmışların en üstüdür. Halka hizmet hakka hizmettir. Hizmetlerimiz artarak devam edecek. Bu ambulanslar vatandaşlarımıza sağılık hizmetinin en iyisini vermeye devam edecektir. Kimisi laf üstüne laf, biz ise taş üstüne taş koyuyoruz. Bu güzel hizmetin ülkemize, milletimize hayırlı, uğurlu olmasını diliyorum” açıklamasında bulundu.
Yaklaşan Kurban Bayramı ile ilgili yola çıkacak vatandaşlara uyarıda bulunan Yıldırım, “Bayram tatili uzadı aman yollarda dikkat. Yolların kralı yok, yolların kuralı var. Siz siz olun yola çıkarken uykusuz olmayın, yorgun olmayın. Ecele gitmeyin. Acele giden ecele gider. Acele etmekle normal gitmek arasında 5 dakika fark eder. Biz sizlerin sevdiklerinize sağ salim ulaşmanızı, bayramın sevinçten kedere dönüşmemesini istiyoruz. Aman dikkat edelim. Kurallara uyalım, hız aşımı yapmayalım. Güzel bir bayramı hep birlikte yaşayalım. Yaklaşan Kurban Bayramı ve Zafer Bayramını tebrik ediyorum” dedi.
Başbakan Yıldırım, ambulans şoförlerine yeni dağıtımı yapılan ambulansların temsili olarak anahtarlarını teslim etti.
Ankara, AA