Tekel, Şeker, Sümerbank gibi köklü ve il ekonomisine çok ciddi katma değer yaratan sanayi tesislerine sahip Malatyada, çok ortaklı özel sektör girişimciliğinin önemli projelerinden biriydi.. 1972de 364 ortakla başlayan projede bir ara ortak sayısı 1.500e yaklaştı.. İplik Fabrikası olarak planlanmıştı.. Proje amacı değişti.. Üretime geçti.. Epeyce bir macera yaşadı, sonra bir gün şalter indi.. İşte son durum, bu fotoğraflarda..
Cumhuriyetin en önemli sanayi tesislerinden Sümerbank, Tekel ve Şeker Fabrikalarına sahip olan Malatyada, sanayinin gelişmesi ve güçlendirilmesi, özellikle Sümerbankın eğitim alt yapısını oluşturduğu tekstil sektöründe bunun sağlanması projelerinden biriydi Yeşilyurt İplik Fabrikası ya da kısa adıyla YİFAŞ 1990larda, 2000lerde moda olduğu gibi, her şeyi devletten bekleyen, dolayısıyla bir sorunla karşılaşıldığında teslim bayrağını çeken bir özel sektör girişimciliği mantığı yoktu, ortaya çıkış amacında.. 1972lerde, daha sonradan Türkiye Kalkınma Bankasına dönüşen Devlet Sınai ve Yatırım Bankası (DESİYAB)ın da desteği ve halktan 364 girişimcinin bismillah diye başlattıkları bu tesis, iplik üretecekti.. Proje iştah kabartıyordu.. Umutlar, beklentiler yüksekti.. Bir ara ortak sayısı hissedar sayısı 1.500ü bulmuştu. Yeşilyurt ilçesi ile Beylerderesi arasında, Taftacık mevkiinde 130 dönüm açık, 10.5 dönüm de kapalı alanıyla fiilen de ortaya çıkmaya başlamıştı. Ancak, o yıllardaki ekonomik koşullar, yatırımların karşılaştığı sorunlar, şirket yönetimindeki problemler vs.. Ama yine de iplik fabrikası için makine siparişleri verildi.. Ancak, 1970lerin ikinci yarısındaki koalisyon hükümetlerinden birinde, burasının iplik değil, tekstil makineleri üreten bir fabrikaya dönüştürüleceği seslendirilmeye başlandı. ABDden bir şirkete bu makineler karşılığı verilen teminat da yakılıp, iplik makineleri siparişi iptal edildi.. Ancak, hükümet gidince, fabrika ne iplik fabrikası ne de tekstil makinesi fabrikası olabildi.. Bir ara, Tekel Tütün Deposu olarak da kullanıldı..
1980li yıllarda, tekstil makinesi fabrikası projesi çoktan gündemde çıkmıştı.. 1980lerin ortalarında konfeksiyon ürünleri fabrikası olarak hizmete sokulması için girişimlere başlandı. Bu dönemde Malatya İl Özel İdaresi, Sümerbank Fabrikası, Vakıfbank, Türkiye Sınai Kalkınma Bankası ortak oldular.. Konfeksiyon makine alt yapısı oluşturuldu, işçi alındı ve çalışmaya başlandı. Askeriye de fabrikanın ürünlerinin müşterisi oldu, askeri birliklerin giysi ihtiyacının bir bölümü karşılanıyordu.
Sonraki yıllarda yine sermaye yetersizliği başta olmak üzere birçok sorun gündeme geldi. Ve fabrika üretimine ara verdi.. 1993te özelleştirme kapsamında, şirket hisselerinin yüzde 60 dolayındaki bir bölümü, o yıllarda başka tesisleri de özelleştirme kapsamında satın aldığı için Özelleştirme Kraliçesi diye de bir kısım basında adlandırılan Ayşe Balcı adlı bir girişimciye satıldı. Daha sonra adı, başka bölgelerdeki tesislerinden yapıldığı öne sürülen hayali ihracat dahil benzer mali suçlarla anılan Balcının fabrikayı satın almasından sonra yeniden organizasyon yapıldı, işçi alındı ve fabrika konfeksiyon ürünleri üretmeye, bir kısmını da ihraç etmeye başladı. Toplam 380 konfeksiyon makinesinin olduğu fabrika bir süre sonra maddi sıkıntı yaşamaya başladı. Ortaklardan Türkiye Sınai Kalkınma Bankası, şirketin aldığı kredinin tahsili için girişimlerinin bir aşamasında, iflas istedi. Bu süreç fabrikanın yediği büyük darbeyi başlattı. Üretim durdu, personel ücret alamadı.. Sonra Yeşilyurt İcra Dairesi aracılığıyla hacizler, iflas işlemlerine başlandı, ancak iflası isteyen banka, harç bedeli yatırmadığı için, bu işlemler de tam anlamıyla arapsaçına döndü.
Son dönemlerde, bir tek bekçisi dahi olmadığı için sık sık hurda vs. hırsızlıklarıyla zaman zaman adı gündeme gelen fabrika, 1998den bu yana çürümeye terk edildi..
Ve büyük umutlarla başlayan bu ortaklık girişimi, yanda fotoğraflarını gördüğünüz bir tesise dönüştü..
Yukarıda yazılanlar ve yandaki fotoğraflar, bir özel sektör girişiminin hazin öyküsü..
Peki, Malatyayı Malatya yapan Tekel, Şeker, Sümerbank ne durumda?.. Tüm organize sanayi bölgelerindeki işçi sayısından çok daha fazla işçiyi, çok daha iyi ekonomik koşullarda çalıştıran, bu yönüyle Malatya ekonomisine ciddi bir katkı sağlayan bu tesislerden Sümerbank çoktan elden çıktı.. Tekel ve Şekerin ise eli kulağında!.. Kamuoyu hazırlanmaya çalışılıyor, artık ne olacaksa olsun.. noktasına getirebilmek için..
Ve Malatya.. Ülkenin en önemli sınai tesisleri, bu arada özel sektör girişimciliğinin ilk örnekleri yok olurken, kayısısı, pancarı, tütünü para etmezken, nitelikli eğitimli işgücü, nüfus yapısı, büyük illere ekmek aramaya giderken, hamallık, tarla, bahçe işçiliği gibi iş kollarında çalışmak isteyen, doğu ve güneydoğu illeri kaynaklı göç akını ile her geçen gün, O güzelim Malatya özelliklerinden süratle uzaklaşıyor.. Tarım derseniz tarımı yok edilen, sanayi derseniz sanayisi yok edilen, arada bir bekleme durağına dönüşen ve bizim olmayan bir Malatyaya doğru, süratle yaklaşıyor..
FOTOĞRAF: Malatya Özel Sektör Girişimciliğinin ilk örneklerinden YİFAŞ'ın, Ekim 2006'daki hali.. (Burhan KARADUMAN-İHA)