İKİNCİ Ergenekon Davası'nda tedavi gördüğü hastaneden doktor nezaretinde getirilen tutuklu sanık eski İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, doktor kontrolünde yaptığı savunmasını tamamladı.
18.5 aydır tutuklu bulunan eski rektör, savunmasını tahliyesini ve beraatini isteyerek tamamladı. Prof. Dr. Hilmioğlu'nun savunmasını tamamlamasının ardından Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, Hilmioğlu'nun daha önce verdiği ifadelerini okudu. Başkan Özesenin tutuklu sanık gazeteci Mustafa Balbay ile yaptığı 10 telefon görüşmesiyle ilgili bölümleri okuması üzerine, Hilmioğlu, kendisine sorulan telefonun özel kalemini telefonu olduğunu belirtti. Ardından söz alan Mustafa Balbay ise Cumhuriyet Gazetesi'nin Ankara Bürosu telefonlarının dinlendiğine bir kez daha dikkatinizi çekiyorum" dedi.
Özese ifadeleri okurken Hilmioğlu'na, "Sanık Mustafa Ali Balbay'ın kullanmış olduğu bazı telefonlar ile İnönü Üniversitesi adına kayıtlı numaralar arasında değişik tarih ve saatlerde 10 adet görüşme kayıtlarının olduğu tespit edilmiştir. Ne konuda görüştünüz" şeklindeki soru yöneltildiğini anımsattı.
CUMHURİYETİN SANTRALİ
Bu sırada söz alan Mustafa Balbay, Cumhuriyet Gazetesi'nin künyesinin yer aldığı sayfayı heyete gösterererek, Cumhuriyet Gazetesi'ne bakan herkes gazetenin Ankara Bürosu'nun numaralarını görür. Fatih Hoca'yı eğitim muhabirleri arayıp görüşmüş olabilir. Haberler hakkında konuşmuş olabilirler. Fatih Hoca, hiçbir zaman haberlerimizi beğenmemiştir. Yeri geldiği için sıcağı sıcağına bu açıklamayı yapmak istedim. İddianamede Engin Aydın ile 304 kez görüştüğüm yazılı. Ben de şaşırıp 'acaba mı?' demiştim. Bu noktada Cumhuriyet Gazetesi Ankara Bürosu'nun santral numarasının kişisel numaram gibi gösterildiğin bir kez daha dikkatinize sunuyorum" diye konuştu.
"GAZETECİLER DEMEÇ İÇİN ARADI"
Prof. Dr. Hilmioğlu ise numaraların İnönü Üniversitesi Rektörlük Özel Kalemi'nin olduğunu ifade ederek Kimlerle görüştüğümü hatırlayamam. Özel Kalem bağlamıştır ya da bağlamamıştır. Gazeteciler sık sık ararlar özel demeç alırlar. Özellikle YÖK Yasa Tasarısı tartışmaları sırasında belki günde 10 gazeteci demeç alırdı" diye konuştu. Hilmioğlu, Balbay ile tanışıklığını ise Balbay'ı İnönü Üniversitesi'nde konferansa çağırmıştık. Bir kez de Deniz Baykal'ın üniversiteyi ziyaretinde takip eden 3-4 gazeteciden biri olarak gelmişti. İnönü Üniversitesi'nin kültür, sanat etkinliklerinin gazetede daha çok gündeme getirilmesi için aramış olabilirim" sözleriyle açıkladı.
Her rektörlük özel kalemini arayan kişinin kendisiyle görüşmüş anlamına gelmeyeceğini ifade eden Hilmioğlu, tutuksuz sanık emekli Orgeneral Hurşit Tolonu da üniversitede konferans vermek üzere çağırdığını anlattı. Üniversitede düzenlenen Kıbrıs ile ilgili bir mitinge katılımı zorunlu tuttuğu, katılım az olması nedeniyle üniversite öğrencilerinin düzenlediği, Bahar Şenliğine izin vermemesine ilişkin ifadelerine açıklık getiren Hilmioğlu, Ulusal sorunlara duyarlı olmayan bir gençliğin eğlenmeye de hakkı yoktur. Şenliğe izin vermedim. Bugün olsa yine aynısını yaparım" diye konuştu.
"YALNIZCA HURŞİT TOLONA DEĞİL, BÜTÜN KOMUTANLARA GÖNDERDİK"
YÖK Yasa Taslağı tartışmaları sırasında Genelkurmay Başkanlığı'nın 6 Mart 2004'te yaptığı açıklamanın ardından İnönü Üniversitesi Senatosu'nun bu açıkmayı destekleme kararı doğrultusunda açıkla yapıldığını anlatan Prof. Dr. Hilmioğlu, TSK'nin YÖK ile ilgili açıklamasına tepki gösterenlere karşı üniversite senatosu da destek kararı aldı. Askerlerin açıklamasını destekler mahiyetteki açıklamayı yalnızca Hurşit Tolon'a değil, bütün komutanlara gönderdik" ifadesini kullandı.
"NEDEN O LİSTEDE ADI GEÇEN HERKES BURADA YOK"
Başkan Özese, ifadeleri okurken Prof. Hilmioğlu'na, İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek'e ait olduğu ileri sürülen Öncüleri Partilileştirme Hareketi" adlı listeden adının geçtiğini hatırlattı. Böyle bir liste ile herhangi bir ilişkisinin olmadığını belirten Hilmioğlu, Doğu Perinçek ile hayatı boyunca hiç tanışmadığını söyledi. Prof. Hilmioğlu, Eğer bu liste bir suç unsuruysa neden o listede adı geçen herkes burada yok" diye konuştu.
Hilmioğlu, tutuksuz sanıklardan Hatice Bahtiyar'dan ele geçirildiği ileri sürülen protokol listesinden haberinin olmadığını ve bu kişiyi de tanımadığnı ileri sürdü.
Hilmioğlu, değiştirilecek olan YÖK yasasıyla ilgili endişelerini dile getirmek için 2004 yılında Jandarma Genel Komutanlığına bazı rektör ve askerlerin de bulunduğu bir ziyaret gerçekleştirdiğini söyledi.
YÖK yasa taslağı tartışmaları sırasında Genelkurmay Başkanlığının yaptığı açıklamanın ardından İnönü Üniversitesi Senatosunun bu açıklamayı destekleme kararı doğrultusunda açıklama yapıldığını anlatan Hilmioğlu, ''TSK'nın YÖK ile ilgili açıklamasına tepki gösterenlere karşı üniversite senatosu da destek kararı aldı. Askerlerin açıklamasını destekler mahiyetteki açıklamayı bütün kuvvet komutanlarına gönderdik'' dedi.
Hilmioğlu, hakkındaki suçlamaların delilden yoksun olduğunu ileri sürerek, beraatını istedi.
