SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Bülent Ecevit, Ölümünün 15'inci Yılında Anıldı

0
Güncellendi - 2021-11-06 02:43:52
Bülent Ecevit, Ölümünün 15'inci Yılında Anıldı
A- A+ PAYLAŞ

1954'te CHP'nin Çankaya Ocağı'na kaydolarak başladığı siyaset hayatında iniş ve çıkışlarıyla yarım asır geçiren "Karaoğlan" lakaplı eski Başbakan Bülent Ecevit, vefatının 15'nci yılında anıldı.

İniş ve çıkışlarıyla siyasette yarım asır geçiren, Kıbrıs Barış Harekatı'ndan terörist elebaşının yakalanmasına kadar çok sayıda tarihi olayın baş aktörü olan eski Başbakan Bülent Ecevit, vefatının 15'nci yılında mezarı başında düzenlenen törende anıldı.

AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, 5 Kasım 2006'da yaşama veda eden eski Başbakan Bülent Ecevit, 1954'te CHP'nin Çankaya Ocağı'na kaydolarak başladığı siyaset hayatında inişleri ve çıkışlarıyla 50 yıl geçirdi.

Siyasi yaşamında beş kez başbakanlık görevinde bulunan Bülent Ecevit, 1925'te İstanbul'da doğdu. Babası Prof. Dr. Fahri Ecevit, 1943-50 arasında Kastamonu milletvekilliği yaptı. Annesi Nazlı Ecevit ise ressamdı.

Bülent Ecevit, İstanbul Amerikan Kolejinden arkadaşı Rahşan Aral ile 1946'da evlendi.

Ankara'da 1944'te Basın-Yayın Genel Müdürlüğüne İngilizce çevirmeni olarak giren Ecevit, 1946'dan 1950'ye kadar Londra'da Türk Basın Ataşeliğinde görev yaptı.

1950 ile 1960 arasında Ulus gazetesinde, Ulus'un kapatıldığı yıllarda ise Yeni Ulus ve Halkçı gazetelerinde yazar ve yazı işleri müdürü olarak çalışan Ecevit, 1954 sonu ile 1955 başlarında ABD'de Kuzey Carolina'da yayımlanan Winston-Salem gazetesinde konuk gazeteci olarak görev yaptı. 1965'te Milliyet gazetesinde günlük yazılar yazmaya başlayan Bülent Ecevit, 1972'de aylık Özgür İnsan, 1981'de haftalık Arayış, 1988'de aylık Güvercin dergilerini çıkarttı.

Bülent Ecevit'in Ulus gazetesindeyken ilgi duymaya başladığı siyasete adım atması ise 1954'te oldu. Ecevit, 1954 yılında CHP'nin Çankaya Ocağı'na kaydolarak yarım asır sürecek siyasi yaşamına başladı.

1957-1980 arasında önce Ankara, sonra Zonguldak'tan CHP milletvekili olan Ecevit, 1960-1961'de Kurucu Meclis üyeliği yaptı.

Bülent Ecevit, 1961-1965 arasında İsmet İnönü tarafından kurulan hükümetlerde Çalışma Bakanı görevinde bulundu. Ecevit, bu dönemde toplu sözleşme ve grev haklarının yasalaşması, sendikal özgürlüğün sağlanması ve sosyal güvenlik konularında önemli kararlara imza attı.

CHP'nin en üst organı olan Parti Meclisine (PM) 1959'da giren Ecevit, 1966'da CHP'de başlayan "Demokratik Sol Hareket"le birlikte, Genel Sekreterliğe seçildi. 1971'de ise partisinin askeri yönetimce oluşturulan hükümete katkıda bulunmasına karşı çıkarak bu görevinden ayrıldı. İsmet İnönü'nün 12 Mart Muhtırası'na karşı tavrı, Ecevit'i bu davranışa itti. Ecevit, istifa ettikten sonraki dönemde CHP'nin "değişmez" genel başkanı gibi görülen İsmet İnönü'ye karşı çalışma yürüttü.

4 Mayıs 1972'de CHP Genel Başkanı seçildi

CHP'nin 1972'de yapılan 5. Olağanüstü Kurultayı'nda güvenoyunu Ecevit'in alması üzerine İsmet İnönü istifa etti. Böylece Ecevit, 4 Mayıs 1972'de CHP Genel Başkanı seçildi. 1973 seçimlerinde en çok oyu aldığı halde hükümet kuramayan Ecevit, 1974 yılının çok tartışılan CHP-MSP (Milli Selamet Partisi) koalisyonunun başbakanı oldu.

Ecevit, CHP'nin 1973'teki seçim kampanyası sırasında Kars'ın Susuz ilçesinde çiftçilik yapan Şahzade Şahin'i evini ziyaret etti. Şahin'in burada Ecevit'e söylediği "Bizi bu dar günlerden kurtar karaoğlan" sözü ertesi gün gazetelere yansıdı ve bundan sonra Ecevit, partililerce "Karaoğlan" olarak anılmaya başlandı.

CHP Genel Sekreteri olduğu dönemde "sosyal demokrasi" kavramı yerine "demokratik sol" kavramını kullanmaya başlayan Ecevit, 1974'te toplanan 22. CHP Kurultayı'nda "Cumhuriyet Halk Partisi demokratik sol bir partidir" ifadesini parti tüzüğüne koydurdu.

Kıbrıs Barış Harekatı

Bülent Ecevit'in başbakanlığını yaptığı hükümet, 20 Temmuz 1974'te "Ayşe tatile çıksın" parolasıyla Kıbrıs Barış Harekatı'nı gerçekleştirerek, Ada'ya barış getirdi.

Ecevit başbakanlığındaki hükümet, harekat sonrası Türkiye'ye uygulanan ambargolara karşı direnişiyle de akıllarda yer etti. CHP-MSP hükümeti haşhaş ekimi yasağını, yasa dışı kullanımı önleyici tedbirler alarak kaldı­rdı. Bu dönemde Türkiye'nin Ege'deki hakları gündeme getirildi.

Bülent Ecevit 1977'de bir azınlık hükümeti kurdu fakat güvenoyu alamadı.

1978'de, partisinin TBMM'de çoğunluğu bulunmamasına rağmen, bazı bağımsız üyelerin ve küçük partilerin katkısıyla hükümet kuran Ecevit'in başbakanlığı 21 ay sürdü.

DSP ile siyasete yeniden döndü

Bülent Ecevit, 12 Eylül 1980 askeri darbesinden sonra, askeri yönetime kar­şı çıkışları nedeniyle üç kez hapse mahkum edildi.

Siyasal haklarından yoksun bırakıldığı yıllar boyunca da siyasi çalışmalarını sürdürdüğü için hakkında yaklaşık 130 dava açıldı.

Bülent Ecevit, siyasal haklarından yoksun bırakıldığı dönemde eşi Rahşan Ecevit'in kuruculuğunu yaptığı Demokratik Sol Partinin (DSP) 1985'te ilk genel başkanı oldu.

1987'deki halk oylamasıyla, siyasi haklarına yeniden kavuşan Bülent Ecevit, DSP Genel Başkanlığına seçildi. Kısa bir süre sonra yapılan genel seçimlerde partisi iyi sonuç alamayınca Ecevit bu görevden ayrıldı.

Fakat 1989 başlarında, yerel yönetim seçimlerinin yaklaştığı sırada genel başkanlık boşalınca toplanan olağanüstü kurultayda yeniden genel başkan seçilen Ecevit, 1991 seçimlerinde de Zonguldak'tan milletvekili oldu.

Bu seçimler sonucunda Süleyman Demirel liderliğindeki Doğru Yol Partisi ve Erdal İnönü'nün lideri olduğu Sosyal Demokrat Halkçı Parti bir koalisyon hükümeti kurdu. Bu hükümet, Adalet Partisi (AP) ve CHP'yi siyaset sahnesine tekrar soktu. AP kendisini feshettiyse de CHP, Deniz Baykal'ın girişimleriyle yoluna devam etti. Bunun sonucunun solun parçalanması olduğu düşünüldüğü için CHP ve DSP'yi birleştirme girişimleri, Ecevit'in Baykal'inkinden farklı kulvardaki siyasi tarzı nedeniyle gerçekleşmedi.

DSP, 1994 seçimlerinden sonra solun en büyük partisi konumuna geldi. Ecevit, DTP ve ANAP ile kurulan hükümette başbakan yardımcısı, daha sonraki DSP-DYP-ANAP azınlık hükümetinde de başbakan oldu.

Ecevit'in, 11 Ocak 1999 - 28 Mayıs 1999 arasında Başbakanlık yaptığı 56. Azınlık Hükümeti döneminde terörist elebaşı yakalandı.

Bülent Ecevit, terörist elebaşı Abdullah Öcalan'ın 15 Şubat 1999'da siyasi sığınma talebinde bulunduğu Hollanda'ya gitmek üzere geldiği Nairobi Havalimanı'nda bordo bereliler tarafından düzenlenen operasyonla yakalanıp Türkiye'ye getirilmesini sağlayan hükümetin başbakanı olması nedeniyle Kıbrıs Barış Harekatı'nda olduğu gibi bir kez daha tarih sayfalarında yerini almış oldu.

Bülent Ecevit, 1999 seçimleri sonrasında ise 2002'ye kadar DSP hükümeti ile başbakan oldu. Ancak 2002 seçimlerinde DSP barajı aşamadı ve Ecevit, yaşının ilerlediğini ve sağlığının bozulduğunu göz önüne alarak siyasetten çekilme kararı aldı.

Şiir ve siyaset üzerine çok sayıda kitap yazdı

Bülent Ecevit, 18 Mayıs 2006'da geçirdiği beyin kanamasının ardından tedavi altına alındı. Yaklaşık 6 ay boyunca tedavi gördü, yoğun bakımda kaldı. Bülent Ecevit, 5 Kasım 2006'da 81 yaşında solunum yetmezliği nedeniyle hayatını kaybetti.

Ecevit'in cenazesi, defin işlemi için gereken kanun değişikliğinin 9 Kasım'da yapılmasının ardından 11 Kasım 2006'da Devlet Mezarlığı'na defnedildi.

Siyasi kimliğinin yanı sıra şair ve yazar kimliği ile de tanınan Ecevit, şiir ve siyaset üzerine çok sayıda kitap yazdı.

Ecevit'in, büyük bir kısmını Rahşan Ecevit'e yazdığı bilinen şiirlerinden "El ele büyüttük sevgiyi" hafızalarda en çok yer eden eseri oldu.

MEZARI BAŞINDA ANMA TÖRENİ

Eski başbakanlardan Bülent Ecevit, vefatının 15'inci yılında Devlet Mezarlığı'ndaki kabri başında düzenlenen törenle anıldı.

Anma törenine Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Önder Aksakal, eski DSP Genel Başkanı Zeki Sezer ve partililer katıldı.

Ecevit'in kabrine çelenk bırakılmasının ve saygı duruşunun ardından konuşan Aksakal, Ecevit’in tüm yaşamını, ekmeğini alın teriyle kazanan onurlu insanların mücadelesine adamış değerli bir siyasetçi olduğunu belirtti.

Aksakal, Ecevit'in "tam bağımsız Türkiye" idealine sıkı sıkıya bağlı gerçek bir devrimci olduğunu ifade ederek, "O, bugün huzur ve güven içinde geleceğini kurgulayabilen Kıbrıs’ın fatihi, 'Ne ezilen ne ezen, insanca hakça bir düzen' şiarına gönül vermiş, halkın Karaoğlanı'ydı. Bizler, senin öğretilerinle milliyetçi, vatansever, sol değerlere yürekten bağlı demokratik solcular olarak inandığımız hedefe doğru kararlılıkla yürümeye devam edeceğiz." dedi.

Aksakal'ın konuşmasının ardından Ecevit'in kabrine karanfil bırakıldı.

Törene ellerinde taşıdıkları Ecevit'in fotoğraflarıyla gelen partililer, kabrinin başında dua etti.

Ecevit ve eşi Rahşan Ecevit anısına ayrıca DSP Genel Merkezi önünde vatandaşlara lokma ikram edildi.

Ankara, AA

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

9 yorum yapılmış

  • berk (2 yıl önce)
    allah rahmet eylesin dürüs devlet adamıydı
    0
    0
    Yanıtla
  • Türkiye sevdalısı (3 yıl önce)
    Mücadele insanı idi siyasi yasaklar yeni kalkmış DSP nin başına geçmiş seçim çalışmalarında bir minibüsün üzerinde miting yaptığı günleri hatırladım , keşke MSP ile yaptığı koalisyon uzun süreli olsaydı,12 Eylül öncesi Rahmetli Demirelle yakın diyalog içerisinde olabilirlerdi, başörtüsü ile meclise giren milletvekilini atın dışarı demese idi,devrin cumhurbaskani sayın Sezer ile MGK toplantısında yaşadığı olayı kamuoyu önünde aciklamasaydi ,28 Şubat'ta seçilmiş iktidarın yanında yeralsaydi bugün ülke olarak çok farklı bir yerde olabilirdik diyorum, siyasetin karaoglanini rahmetle anıyorum.
    0
    0
    Yanıtla
  • 44malatya (3 yıl önce)
    Allah rahmet etsin mekani cennet etsin durus devlet adamiyidi ataturk gibi servetini Malini devlete millete bagisladi
    0
    0
    Yanıtla
  • Efsane Malatyasporlu 1966 (3 yıl önce)
    Rabbim mekanını cennet eylesin, dürüst, vatansever, satafattan gösterişten uzak, sade bir hayat tarzı olan, özellikle son başbakan olduğu dönemde DMS yi getiren, bir bakıma torpil ve haksızlığa izin vermeyen ve şuan yüzbinlerce kamuda görev yapan çalışanlar için de umut olmuştur. Özellikle Kıbrıs Barış Harekatı O nun ne kadar Ülkesini seven Devletçi bir çizgiye sahip olduğunun göstergesidir.
    0
    0
    Yanıtla
  • uğur türkan (3 yıl önce)
    Servetine servet katmadı,Halkına yalan söylemedi,Arkasından öyle büyük servet falan bırakmadı,kitapları ve şiirler ,bide dürüstlüğü belki de en büyük ve en değerli mirasıydı.Ne şahane adamdın sen BÜLENT ECEVİT.. Ölüm yıldönümünde sonsuz özlem,saygı ve sevgiyle anıyorum.Mavi gömleği bize sevdiren adam..
    0
    0
    Yanıtla
  • Akın (3 yıl önce)
    Allah rahmet eylesin inşallah.
    0
    0
    Yanıtla
  • Nuri (3 yıl önce)
    Halen arkasından konuşan haramzadelere,günahkarlara,hatırlatmak isterim. Devlet rüşvet araştırma kurumu,siyasilerin mal varlığı ile ilgili meclisde araştırma başlattığında,Kurumun başında olan Samsun milltvekili Dp yada DYP li tam hatırlamıyorum,rahmetliyi listeye bile almaya gerek olmadığını basında ilan etmişti.Çünkü Rahmetlnin oturduğu oran sitesindeki bir evi dışında hiç mal varlığı yoktu.Düşünebiliyormusunuz,T.C başbakanlığı yapmış biri.Şimdi kıyaslayın bakalım.Allah kimden razı olur?Allah rahmet eylesin.Mekanı cennet olsun.Dürüst adamdı.
    0
    0
    Yanıtla
  • Aspuzulu (3 yıl önce)
    Eskiden sol görüşlü diye bu adama düşmandım. Sağ sendikacı olarak yaptığım araştırmalara göre işçi haklarının önemli bölümü Ecevit zamanında çıkarılmış.Kutsal topraklarda dedesinden ( Ya kendisinin ya Rahşan Hanımın dedesi Osmanlı Paşası ) kalma toprakları diyanete bağışladı. Velhasıl namuslu adamdı yüzüğüyle geldi yüzüğüyle geldi.
    0
    0
    Yanıtla
  • 44 gurbet (3 yıl önce)
    Allah rahmet etsin mekanı cennet olsun seni çok arıyoruz yokluğun Türkiyeye ders oldu Senin gibi bir lider bir daha gelirmi acaba o kadar dürüst temiz akıllı bir lider
    0
    0
    Yanıtla