Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi’nde çalışan bilim insanları yaptıkları araştırma sonucunda evrenin varlığına akıl erdiremediklerini belirterek “Evrenin aslında var olmaması gerekiyordu” ifadesini kullandılar.
Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi'ndeki (CERN) bilim insanları, evrenin neden ortaya çıktığı anda kendini yok etmediğini bulmak için madde ve anti madde arasındaki farkları araştırmaya başladıklarını, farklı kütleleri, elektrik yükü gibi bir dizi olasılıkları deneyerek çalışma yaptıklarını belirterek “Bir fark bulamadık. Evrenin aslında var olmaması gerektiği sonucuna vardık” görüşünü dile getirdiler.
Araştırmanın yazarı Christian Smorra, "Bütün gözlemlerimiz, madde ve anti madde arasında bir simetri olduğunu ortaya çıkardı Bu yüzden aslında evren var olmaması gerekiyor. Burada bir yerde asimetrinin var olması gerekiyor, fakat biz fark nerede anlamıyoruz. Simetri kırılmasının kaynağı nedir?" şeklinde açıklama yaptı.
Smorra, sözlerine şöyle devam etti: “En son olasılık madde ve anti-maddenin farklı manyetizmasıydı. Ancak yeni araştırmalar, madde ve anti-maddenin bir şekilde birbiriyle aynı olduklarını gösteriyor. Bu da evrenin neden hala var olduğu sorusuna daha da gizem katıyor.”
Somorra, bilim insanlarının anti-maddenin manyetizmasını her zamankinden daha hassas bir biçimde ölçmesi sonucunda maddenin ve anti maddenin tam simetrik görünüşüne şaşırdıklarını belirterek şunları kaydetti: “CERN araştırması, anti-maddenin fiziksel bir taşıyıcı içinde tutulması imkânsız olduğu için bilim adamlarının anti-protonları özel "penning tuzakları"nda yakaladığını gördü”
Çalışmayı yapan araştırmacı grubunun sözcüsü Stefan Ulmer ise yaptığı açıklamada "Bu kadar kısa sürede gerçekleşen bu muazzam artış ancak tamamen yeni yöntemlerle mümkün oldu" dedi. Ulmer, şunları kaydetti: “Araştırmacılar, anti-protonları daha ayrıntılı olarak inceleyebilmeyi ve gizeme daha yakından bakabilecekleri zaman bir fark olup olmayacağını umuyorlar. Öte yandan, diğer bilim adamları ise diğer olasılıklara bakmaktadır. Bu olasılıklara göre karşıt madde tersine çevrilmiş yerçekimine sahiptir, bu da, sonuç itibariyle yukarı doğru düşeceği anlamına gelir”
Cenevre, iha