SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Çok Adama İhtiyacımız Var"

0
Güncellendi - 2020-03-10 01:12:16
A- A+ PAYLAŞ

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Afet Riskini Azaltma ve Deprem Toplantısı"nda, deprem gözlem istasyonu sayısının 1100 olduğunu ve bu alanda ikinci büyük deprem gözlem ağına sahip olunduğunu söyledi.

AFAD Başkanlığının 81 il müdürlüğü, 11 birlik müdürlüğü, yaklaşık 6 bin personeli, çeşitli tonaj ve tipte 352 müdahale aracı, yurt sathında 26 lojistik deposu, 52 de lojistik destek deposu bulunduğunu belirten Soylu, bunun yanı sıra AFAD Başkanlığının, sadece afetlere müdahalede değil, afet yönetiminde çatı kuruluş olarak da önemli bir konuma geldiğini anlattı.

Bakan Soylu, AFAD Başkanlığının, bir afet yönetim stratejisi oluşturmayı başardığını aktararak, "Deprem veya başka bir doğal afetle ilgili olarak, bugün sadece afet anındaki kurtarma çalışmalarını planlamıyoruz. Meseleyi, 'afet öncesi', 'afet anı' ve 'afet sonrası hayatın normalleşmesi' olmak üzere üç ana başlıkta toparlamaya çalışıyoruz." diye konuştu.

Türkiye afet müdahale sisteminin üç katmandan oluştuğunu belirten Soylu, şöyle devam etti:

"En üstte Türkiye Afet Müdahale Planı vardır. Bunun altında 81 İl Afet ve Acil Durum Müdahale Planı, il planlarının altında da Çalışma Grubu Operasyon Planları yer almaktadır. Bu planlarla afet ve acil durumlarda ihtiyaç duyulan ülke çapında 28, il düzeyinde 26 acil hizmet sorumlusu kurumları belirledik. Bunların destek ve çözüm ortakları kurumları da tayin ettik. Tüm bakanlıklar ve kurumların, afet anındaki görevlerini, neyi nasıl yapacaklarını net olarak belirledik."

"Depremde olası iletişim ve trafik sorunları üzerinde çalışılıyor"

Süleyman Soylu, olası büyük İstanbul depremi sonrasında yaşanabilecek iletişim ve trafik sorunları üzerinde çalıştıklarını ifade ederek, şunları kaydetti:

"İletişim üzerinde hummalı bir çalışma yapıyoruz. İnşallah bu sorunu çözeceğiz. Ortak bir deprem hattı oluşturmaya çalışıyoruz. Vatandaşlarımızı bilinçlendirmeye çalışıyoruz. Ancak trafik meselesi, bunları konuşmak zorundayız. Bir, ambulanslar binaya ulaşamaz. İki, aldığı hastaları hastaneye götüremez. Bu bir gerçek. Buna ait tedbirleri de çalışıyoruz. İstanbul depremini konuşuyoruz. Fiziki olarak sadece İstanbulluları etkiler ama ekonomik olarak bütün Türkiye'yi etkiler. Dolayısıyla meseleye çok geniş bir pencereden bakmak durumundayız. Diğer illerimiz de aynı şekilde. Eğer çocuklarımıza hem binaları güçlü hem de ekonomisi güçlü bir ülke bırakmak istiyorsak, bu salonda konuştuklarımızı kendi görev alanlarımıza taşımalıyız. Sahada bunları uygulamalı, engellerle karşılaşıyorsak da buna çare bulmak zorundayız. Gerek ülkemizin gerekse bölgemizin yoğun gündeminin, deprem gündemini perdelemesine izin vermemeliyiz."

"Arama Kurtarma Birliği oluşturulması için adım atınız"

Televizyonlar için deprem eğitimine başlayacaklarını vurgulayan Soylu, özellikle muhabirlerin, "Deprem haberi nasıl verilir, nasıl verilmesi lazım, ne söylenmesi lazım?" konularında bilgilendirileceğini aktardı.

İçişleri Bakanı Soylu, belediyelere bazı tavsiyelerde bulunduklarına dikkati çekerek, "Tavsiyemiz, Arama Kurtarma Birliği oluşturma konusunda adım atmanızdır. Özellikle büyük belediyelerin tamamına tavsiyemiz budur. Büyük İstanbul depreminin hesabını yapıyoruz. Çok adama ihtiyacımız var." dedi.

Toplantıya, İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, AFAD Başkanı Mehmet Güllüoğlu, Ankara Valisi Vasip Şahin, Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı Fatma Şahin ile diğer ilgililer katıldı.

Ankara, AA

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız