- "VALİ VE EMNİYET MÜDÜRÜ ÖLDÜRÜLSÜN!": 2. Ordu Karargahı'ndaki darbe girişiminin elebaşlarından Binbaşı Fatih Kılıç'ın üzerinde çıkan not, öldürüldüğü an ve sonrasındaki görüntüler ortaya çıktı..
2. Ordu Komutanlığı'nda darbe girişimi sırasında öldürülen ve üzerinde “Vali, Emniyet Müdürü gözaltına, gerekirse öldürülsün" şeklinde not çıkan ve Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yaptırılan kriminal incelemede kendi el yazısı olduğu anlaşılan İstihbaratçı Kurmay Binbaşı’nın vurulma anı ve darbe girişimcisi arkadaşlarının cesedinin yerini sürükleyerek değiştirmesi anları güvenlik kameralarınca saniye saniye kaydedildi. (Görüntüler haber fotoğraflarının sonunda)
15 Temmuz darbe girişimi esansında 2. Ordu komutanlığı Karargah binasında polis ile girdiği çatışmada ölen İstihbaratçı Binbaşı Fatih Kılıç’ın polisle çatışması ve vurulması anının kameralarca saniye saniye kaydedildiği ortaya çıktı.
Cumhuriyet Başsavcısı Ergül Yılmaz ve Cumhuriyet Başsavcı Vekili Mehmet Badem tarafından hazırlanan, 28’i tutuklu 76 sanıklı davanın iddianamesinde, 2. Ordu Komutanlığı Harekat Başkanlığı'nda İstihbarat Kurmay Binbaşı olarak görev yapan Fatih Kılıç’ın 2. Ordu Karargahı'nda darbe girişiminde aktif rol aldığı belirtilirken, öldüğü için hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildi.
Darbe teşebbüsün ilk saatlerinden itibaren koğuşlarda bulunan askerleri silahlandırıp, nizamiye bölgelerinde mevzi aldırdığı ve nizamiye dışına ateş emirleri vererek sivil halka ve Emniyet kuvvetlerine ateş ettirdiği ve kendisinin de bizzat ateşli silah kullandığı ve emniyet güçleri ile silahlı çatışmaya girdiği iddianamede belirtilen Kurmay Binbaşı Fatih Kılıç’ın 2. Ordu Komutanlığı ana Karargah binasında uzun namlulu silahla gezerken kameralarca kaydedildiği görülüyor.
Güvenlik kamerası kayıtlarına göre; komuta binasında Şehitlik ve Salonlar bölgesinde uzun namlulu silahla dolaşırken kaydedilen Fatih Kılıç, saat 08.30 sularında yine darbe girişiminde aktif rol oynadığı belirlenen Albay Bahadir Erdemli ile birlikte komuta binasındaki Denetleme Koridoru olarak gösterilen bölgeye geliyor, burada Albay Erdemli, kapısı kilitli olan bir odanın kapısını tekmeleyerek kırırken, Binbaşı Kılıç ise onu takip ediyor. Eğilerek girdikleri ilk odadan çıkan Erdemli ve Kılıç, tekrar eğilerek koridora çıkıp yine bir odanın kapısını tekmeleyerek kırıp giriyorlar. Erdemli içerdeyken kapı önünde bekleyen Binbaşı Fatih Kılıç, eğilip ateş açarken saat 08.48 sularında başından vurularak yere yığılıyor.
Beraberindeki Albay Bahadır Erdemli, vurulan Fatih Kılıç’ın yanına gelerek, eğilip sağ olup olmadığını kontrol ediyor. Daha sonra telefonla konuşur vaziyette koridordan koşarak uzaklaşan Albay Erdemli, bir süre sonra tekrar yine cep telefonuyla konuşur vaziyette Fatih Kılıç’ın yanına gelip, üzerinden cep telefonunu alıyor ve tekrar koşarak uzaklaşıyor. Kamera kaydı Albayın vurulan Fatih Kılıç’ın üzerinden aldığı cep telefonunu net olarak gösteriyor.
Vurulan Fatih Kılıç’ın yerde yaklaşık 20 dakika can çekiştiği de net olarak görülüyor. Albay Erdemli, haki renk tişörtünün üstüne kamuflaj kıyafetini giymiş olarak, beraberinde biri daha sonra yaralanan Yüzbaşı Kemal Keskin diğeri de beyaz saçlı olan 2 darbe girişimcisi subay ile birlikte bir süre sonra tekrar gelip polisle çatışmaya çalıştıkları ve daha sonra geri komuta bölümüne doğru döndükleri kamera kayıtlarında görülüyor.
Kamera kaydına göre; saat 11.31 sularında Albay Bahadır Erdemli, bu kez yanında Binbaşı Eyüp Kök ile birlikte ellerinde bir nevresim ile Denetleme koridoruna geliyor ve burada cesedi taşıyorlar. Ceset hoyratça taşınırken zaman zaman yerde, bazen de tamamen yerde sürükleyerek, cesedin yerini değiştiriyorlar.
Cesedi Hareket Başkanlığı katına götürenlerden Albay Erdemli, daha sonra koridora bulaşan kanı, temizlik makinesini çalıştırarak bizzat temizliyor.
Darbe girişiminin sona erdirilip, 2. Ordu Karargahı'ndaki darbe girişimcilerinin gözaltına alınmasından sonra Cumhuriyet Başsavcısı Ergül Yılmaz ve Cumhuriyet Başsavcı Vekili Mehmet Badem saat 16.50 sularında beraberlerinde polis ve jandarma ile cesedin getirildiği bölgeye gelerek inceleme yapıyorlar.
“VALİ VE EMNİYET MÜDÜRÜ ÖLDÜRÜLSÜN” NOTU ÇIKTI
Darbe girişimi iddianamesinde, yapılan otopside Binbaşı Fatih Kılıç’ın başından aldığı kurşun sonucu öldüğü belirtilirken, Adli Tıp Kurumu’nda otopsi yapılmadan önce üzerindeki elbiselerin incelenmesi esnasında "Vali, Emniyet Müdürü gözaltına, gerekirse öldürülsün" yazılı notun bulunduğu ve bu yazı üzerindeyapılan incelemede; "Yazının Fatih Kılıç'ın elinden çıktığının" belirlendiği kaydediliyor.
Öldürüldüğü için hakkında 'kovuşturmaya yer olmadığı'na ilişkin karar verilen Binbaşı Fatih Kılıç ile ilgili söz konusu kararda yeralan açıklama şöyle:
"FATİH KILIÇ: Ölen Şüpheli Fatih Kılıç'ın Malatya 2. Ordu Komutanlığı Harekat Başkanlığında İstihbarat Kurmay Binbaşı olarak görev yaptığı, 15/07/2016 tarihinde ülke genelinde darbeye teşebbüs olayının meydana geldiği, şüphelinin de Malatya 2.Ordu Komutanlığında darbeye teşebbüs içerisinde aktif rol aldığı, teşebbüsün ilk saatlerinden itibaren koğuşlarda bulunan askerleri silahlandırıp, nizamiye bölgelerinde mevzi aldırdığı ve nizamiye dışına atış emirleri vererek sivil halka ve Emniyet kuvvetlerine ateş ettirdiği ve şüphelinin de ateşli silah kullandığı ve emniyet güçleri ile silahlı çatışmaya girdiği, bu çatışma sırasında 15/07/2016 tarihinde yaralanarak öldüğü, şüphelinin cesedi üzerinde yapılan Ölü Muayene ve Otopsi İşlemi sonucunda ölüm sebebinin "Ateşli silah yaralanmasına bağlı kafatası kırıkları ile birlikte beyin kanaması ve beyin doku harabiyeti" sonucu meydana geldiğinin bildirildiği, şüphelinin elbiseleri içerisinde ele geçirilen "Vali, Emniyet Müdürü gözaltına, gerekirse öldürülsün" yazılı not bulunduğu, bu yazı üzerinde kriminalistik yapılan incelemede; "Yazının Fatih Kılıç'ın elinden çıktığının" bildirildiği, şüphelinin darbe teşebbüsü içerisinde yer aldığı ve aktif rol aldığı, bu suretle şüphelinin FETÖ/PDY Terör Örgütü Üyesi olduğu ve Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etmek", "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya Türkiye Büyük Millet Meclisinin görevlerini kısmen veya tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs etme", "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etme" suçlarını işlediği anlaşılmış ise de; Şüphelinin alınan nüfus kaydında 15/07/2016 tarihinde öldüğünün anlaşılması karşısında; TCK'nun 64. Maddesînin "sanığın ölümü halinde kamu davasının düşürülmesine karar verilir, ancak niteliği itibari ile müsadereye tabi eşya ve maddi menfaatler hakkında davaya devam olunarak bunların müsaderesine hükmolunabilir" amir hükmü gereğince şüpheli hakkında kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar vermek gerekmiştir."
“BUGÜN SAVAŞ GÜNÜ….GİRMEK İSTEYENE SIKIN…”
76 sanıklı asıl dava iddianamesinde; ölen İstihbaratçı Binbaşı Fatih Kılıç’ın erlerin polislerle çatışması için, “Bugün savaş günü silahınızı alın ve beni takip edin", "Siz de kimi görürseniz ateş edin", "İçeri girmek isteyen kim olursa olsun onları vurun, gelecek olanlar bizim komutanımızı almak için gelen teröristlerdir, Genel Kurmay Başkanını rehin aldılar, şimdi de 2. Ordu Komutanı'nı rehin almaya geliyorlar", "Kimse yerinden çıkmasın, bomba yüklü araç gelecek", şeklinde konuştuğu ve talimatlar verdiği kaydediliyor.
Yine vurulduğu sırada Binbaşının yanında olan darbe elebaşlarından Albay Bahadır Erdemli'nin, darbe girişimi sırasında 2. Ordu Karargahı'ndaki en etkin darbeci olduğu, tuğgenerallere bile talimat verdiği, halka ve güvenlik güçlerine bizzat ateş eden ve ateş ettiren Binbaşı Fatih Kılıç, Yüzbaşı Kemal Keskin, Üsteğmen Hüseyin Çakıcı'yı yönlendirdiği iddianamede yeralıyor.
Burhan KARADUMAN, Ferdi DURDU- Yeni Malatya Gazetesi, malatyahaber.com
