Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, deprem bölgesinde 850 bin bağımsız birimi yapmak durumunda olduklarını belirterek, "Bayramdan sonra da yeni bir usule geçip eğer vatandaş kendi evini kendi yerinde yapmak istiyorsa devletin ona nasıl yardım edeceği hususunu da açıklayacağız." dedi.
Özhaseki, 6 Şubat'taki depremlerin merkez üssü Kahramanmaraş'ın Göksun ilçesindeki Meydan Çadır Camisi'nde namazını kıldıktan sonra vatandaşlarla bayramlaştı.
Bayramlaşmanın ardından gazetecilere açıklama yapan Özhaseki, buruk bir Kurban Bayramı geçirdiklerini söyledi.
Bundan yaklaşık 5 ay kadar önce başlarına gelebilecek en büyük felaketle karşı karşıya kaldıklarını anlatan Özhaseki, ilk günden itibaren başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere tüm bakanların, milletvekillerinin, belediyelerin, sivil toplum örgütlerinin ve tüm Türk milletinin acıyı ruhunda hissederek bölgeye yardıma koştuğunu ifade etti.
Özhaseki, herkesin elinden geldiğince deprem bölgesine yardım ettiğini aktararak, şöyle devam etti:
"ilk anda kurtarma faaliyetleri vardı sonra haliyle çeşitli yardımlar ardından barınma alanları, çadır kentler, konteynerler kentler kuruldu. O günlerde muhatap olduğumuz dış dünyadan gelen insanların hepsinin ifade ettiği bir cümle vardı. Şöyle söylüyorlardı, böyle büyük bir afet eğer bizim milletimizin başına gelseydi biz bunun altından kalkamazdık, bu afetin dörtte biri başımıza gelseydi yine kalkamaz. O kadar çok dış dünyadan gelen insan vardı ki çok şükür bizler millet olarak bu işin altından kalktık ve bundan sonra yapılacak yol haritasını da titizlikle takip ediyoruz. Böyle bir milletin üyesi, ferdi olmak hepimiz için de ayrıca gurur vesilesi diye düşünüyorum. Çünkü o günlerde evinde hiç kimse rahat çorbasını içemedi, hiç kimse rahat uykusunu uyuyamadı, buradaki depremzede kardeşlerimizle birlikte herkes adeta yattı kalktı."
"850 bin bağımsız birimi yapmak durumundayız"
Bütün arkadaşlarının bölgede depremzedelerle bayramlaştığını anlatan Özhaseki, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bir taraftan da yıkılan evlerin yerine, yeniden yapılabilmesi, vatandaşlarımızın bir an önce o kalıcı konutlara çıkabilmesi için de şantiyeleri geziyorum. Hızlı davranmaya çalışıyoruz. Kolay değil karşımıza çıkan tablo şu. Yaklaşık 650 bağımsız birim, ev olarak yapılmak zorunda. Ya yıkılmış ya yıkılacak ağır hasarlı veya bina ayakta ama yakın zaman içerisinde yıkılması gerekiyor. O tür konutların sayısı 650 bin. Ortalama rakamlar söylüyorum 200 bine yakın da iş yeri, depo, ahır gibi yerler var. Yani 850 bin bağımsız birimi yapmak durumundayız. Bir kısmının inşaatları başladı, hızla devam ediyor hatta ufak tefek teslimatlar da oluyor. Bir kısmı başlayacak. Bayramdan sonra da yeni bir usule geçip eğer vatandaş kendi evini kendi yerinde yapmak istiyorsa devletin ona nasıl yardım edeceği hususunu da açıklayacağız. İnşallah onlar da devreye girdiğinde çok kısa süre içerisinde bu şehirlerimizde bu ilçelerimizde hayatı normale döndürmenin yollarını arayacağız. Onun için çalışıyoruz."
"Konutlarımızı daha güvenli yapmalıyız"
Özhaseki, yaşanılanın hiç kolay olmadığını, büyük bir acının bulunduğunu aktararak, "Allah bir daha öyle bir acıyı hiç kimseye yaşatmasın, hiçbirimize yaşatmasın ama özellikle yıllarını belediye başkanlığına, bakanlığa veya ya bu işlere adamış birisi olarak şunu söyleyebilirim. Bundan ders almalıyız, bundan ibret almalıyız. 'Bir şey olmaz. Ne olacak ki? Kader vesaire' dememeliyiz. Titizlikle bu işleri takip edip evlerimizi, konutlarımızı daha güvenli bir şekilde yapmalıyız. Çünkü o konutlarımızda bizim sevdiklerimiz, yakınlarımız, bizler oturacağız." diye konuştu.
"Yaraları saracağız, milletimizin yüzünü güldüreceğiz"
Türkiye'nin bir deprem ülkesi olduğunu dile getiren Özhaseki, şunları kaydetti:
"Herkes bunu bir kere kafasına yazsın. Son yüzyılda üzerinde yaşadığımız bu coğrafyada meydana gelen 6 ve üzerindeki şiddete yıkıcı deprem sayısı 60'ın üzerinde. Yani neredeyse bir buçuk senede bir bu memlekette yıkıcı bir deprem oluyor. Böyle bir ortamda da toprağa verdiğimiz canlarımızın sayısı da 130 binden fazla. Maddi hasarı söylemiyoruz artık. Şu son depremdeki karşımıza çıkacak maddi tablo 100 milyar doların üzerinde, kolay mı? Bütün bu hasarın altından kalkılacak. İnşallah biz bunları yaparız, gücümüz yeter. İyi niyetle yola çıktık, gayret ediyoruz, uğraşıyoruz, bayram seyran dinlemiyoruz. İnşallah bu yaraları saracağız, milletimizin yüzünü güldüreceğiz. Ara ara kardeşlerimiz soruyorlar, 'hep buralarda olacak mısınız? diye" Evet olacağız. Ne zaman ki onlar rahat edecekler, 'Evet sizden Allah razı olsun gidebilirsiniz' diyecekler. O zamana kadar inşallah buralarda olacağız."
Kahramanmaraş, AA
