SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Doluluk Oranı Yüzde 4.. Bu Durum Malatya Tarımı İçin Tehdit"

A- A+ PAYLAŞ

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Malatya İl Başkanı Barış Yıldız, Yeşilyurt Belediye Meclis Üyeleri ile birlikte Çat Barajı’nda yaptığı incelemelerde barajın mevcut durumu hakkında açıklamalarda bulundu. 344,7 milyon metreküp kapasiteli barajda su seviyesinin sadece 13-17 milyon metreküple sınırlı olduğunu vurgulayan Yıldız, “Geçtiğimiz yıl sonbaharda %8 olan doluluk oranı bugün %4'e kadar düşmüş durumda. Bu durum, Malatya tarımı için açık bir tehdit, çiftçi içinse geçim umudunun yok olması demektir” dedi.

Yıldız, sadece iklim değişikliği değil, yıllardır süregelen plansızlık ve ihmallerin de bu krizi derinleştirdiğini belirterek şu soruları yöneltti:

"DSİ, yıllardır süren bu kuraklık ve su kayıpları karşısında neden uzun vadeli plan geliştirmemiştir?

Çerkezyazısı Sulama Projesi neden hâlâ açık kanal sistemiyle çalışmakta, buharlaşma kayıplarına göz yumulmaktadır?

Ana sulama kanalı neden bütüncül bir şekilde yenilenmemektedir?

Sondajla günü kurtarmak çözüm müdür, çaresizliğin göstergesi midir?

‘Suyu olan olmayanla paylaşsın’ anlayışı merkezi planlamanın yerini mi almıştır?"

Yıldız, CHP Malatya İl Başkanlığı’nın çözüm önerilerini ise şöyle sıraladı:

"1. Suyu tasarruflu kullanma bilinci oluşturulmalı, sulama birliklerine ve çiftçilere yönelik eğitimler artırılmalıdır.

2. Stratejik ürünlere öncelik verilmeli, kayısı gibi çok yıllık ürünler öncelikli olarak desteklenmelidir.

3. Mevcut su kuyuları etkinleştirilmelidir, ancak sondajın geçici bir çözüm olduğu unutulmamalıdır.

4. Barajın ölü hacminde biriken su pompaj sistemiyle sisteme dahil edilmelidir.

5. Açık sulama kanalları tamamen kapalı sisteme dönüştürülmeli, her yıl milyonlarca metreküp su tasarruf edilmelidir.

6. Buharlaşmayı azaltan teknik önlemler (yüzey kaplamaları, rüzgâr perdeleri) hızla devreye alınmalıdır.

7. Vahşi sulama yöntemleri yasaklanmalı, damlama ve yağmurlama gibi modern sistemler teşvik edilmelidir.

8. Tüm bu adımlar çiftçi desteklenerek planlanmalı, üretici yalnız bırakılmamalıdır."

CHP İl Başkanı Barış Yıldız, açıklamasının sonunda şu ifadeleri kullandı: “Malatya’nın üreticisine, doğasına ve tarımsal geleceğine sahip çıkmak zorundayız. Sorun ortada, çözüm bellidir: Bilimsel planlama, yerel katılım ve adil yönetim. Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu sürecin takipçisi olacak, çiftçimizin sesi olmaya devam edeceğiz. Var bir çaresi, o da Cumhuriyet Halk Partisi’dir.”

CHP'NİN ZİRAİ DON RAPORU..

Bu arada, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Malatya İl Başkanı Barış Yıldız, partinin Tarım Komisyonu tarafından hazırlanan Zirai Don Raporunu kamuoyuyla paylaştı. Yıldız, üreticilere dönüm başına en az 10 bin lira karşılıksız destek verilmesi talebinde bulundu.

CHP Malatya İl Başkanı Barış Yıldız, parti il başkanlığında düzenlediği basın toplantısında 12 Nisan zirai don felaketinin sonrası yaşanılan gelişmeler ve üreticilerin taleplerini gündeme getirdi.

Yıldız, partisinin tarım komisyonu tarafından hazırlanan raporu kamuoyuna açıkladı. CHP İl Başkanı Barış Yıldız yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi;

"10 Nisan gecesi başlayan ve 12 Nisan sabahına dek süren don felaketi, yalnızca toprağı değil, Malatya çiftçisinin umudunu da dondurmuştur. -16 dereceye varan soğuklarla Malatya’da kayısı başta olmak üzere ceviz, badem, kiraz, elma ve üzüm bahçeleri ciddi zarar görmüş; sadece ürün değil, ağaçların kendisi de yok olmuştur.

Malatya çiftçisi, 6 Şubat depreminin yaralarını sarmaya çalışırken, şimdi bir kez daha yıkılmıştır. Tarlasında umudunu, bahçesinde geleceğini kaybeden üretici artık ne borcunu ödeyebiliyor, ne de ailesine ekmek götürebiliyor. Don felaketiyle Malatya’nın üretim çarkı durmuş, yaşam kaynağı kurumuş, üretici sessiz bir iflasın eşiğine gelmiştir.

Malatya kayısısı sadece bir meyve değil, bir şehrin kaderidir. Her yıl yaklaşık 450 milyon dolar ihracat geliri sağlayan kayısı, hem Türkiye’nin cari açığını azaltmakta hem de 60 bin ailenin doğrudan geçim kaynağı olmaktadır. Bu felaketle sadece ağaçlar değil, Malatya'nın ekonomisi, ticareti, umudu da donmuştur!

Devlet büyükleri afetin ardından gelmiş, “Çiftçinin yanındayız, destek vereceğiz” demiştir. Ancak aradan bir ay geçmesine rağmen ortada ne destek var, ne de bir eylem planı. Söylemler olmuş, somut adımlar atılmamıştır. Üretici bir kez daha unutulmuştur. Tarım müdürlükleri gübreleme, sulama, bakım gibi programlar önermiştir ama çiftçinin ne parası ne de gücü kalmıştır!

Buradan açıkça sesleniyoruz:
Eğer şimdi harekete geçilmezse;
Malatya’dan kente göç hızlanacak,
İşsizlik artacak,
Üretici borçlarını ödeyemediği için traktörünü, arazisini satacak,
TARSİM’E olan güven sarsılacak,
BAĞ-KUR primini ödeyemeyen üretici tarımdan kopacak,
Malatya’da ekonomi çökecek, umut bitecektir.

Bu bir kayısı meselesi değil, bu Malatya’nın tüm ekonomisinin meselesidir! Ev almak isteyenin TOKİ peşinatı bu kayısıdan çıkacaktı. Yerinde dönüşümün parası bu kayısıdan gelecekti. Şimdi Malatya sadece meyvesini değil, geleceğini kaybetmek üzeredir!
Malatya’nın bir kez daha CAN SUYUNA ihtiyacı var!

Bu nedenle tüm yetkilileri acilen harekete geçmeye, aşağıda sıraladığımız taleplerimizi derhal hayata geçirmeye davet ediyoruz:
1. Her bir üretici ailesine, 2 yıl geri ödemesiz, 3 yıl vadeli, %0 faizli işletme kredisi verilmelidir.

2. Ziraat Bankası, Tarım Kredi ve tüm özel bankalara olan borçlar 2 yıl %0 faizle ertelenmelidir.

3. Don sigortası olsun ya da olmasın, gelir kaybı desteği mutlaka sağlanmalıdır.

4. Tarım Komisyonumuzun yaptığı hesaplamalara göre üreticilerin dönüm başına 13 bin TL civarında harcama yaptığı görülüyor. Bu fiyatlar bölge bölge değişiklik göstermektedir. Bu ortalama bir fiyat. En düşük yerde de çiftçinin dönüm başına 10 bin TL’ye yakın desteğin sağlanması gerekliliktir. Bu 10 bin TL’nin çiftçiye karşılıksız destek olarak verilmesini talep ediyoruz.

5. BAĞ-KUR borçlarını en az iki yıl boyunca 0 faizle hasat sonrasına ertelenmesi istiyoruz.

6. Tarım emekçilerinin tarıma bağlı olan elektrik ve su borçlarının 2 yıl ertelenmesi ayrıca bu yıl ve önümüzdeki yıl için sulama suyundan ücret alınmamasını istiyoruz.

7. TARSİM yaptıran çiftçilerimizin ödemelerin bir an önce yapılmasını istiyoruz.

8. Don olayı olduğu gece Malatya’nın yüksek rakımlı bölgelerinde henüz tam çiçeklenme olmadığı için bu bölgelerdeki bahçeler TARSİM teminat kapsamına alınmamıştır. Teminat kapsamına alınmasını istiyoruz.

9. Çiftçilerimizin tarım sigortası yapabilmesi ve önümüzdeki yıllarda olası doğa olaylarında mağdur olmamaları için poliçe prim tutarlarının düşürülmesi don muafiyet oranın dolu ile aynı seviyeye çekilmesini istiyoruz.
10. TARSİM kapsamına alınmayan fizyolojik olarak değerlendirilen fakat çiçeklenme döneminden yağışlara bağlı olarak meyve dökülmelerinin TARSİM kapsamına alınmasını istiyoruz.

11. Malatya kayısısının fındıkta olduğu gibi stratejik ürün grubuna alınmasını istiyoruz.

12. Ve ana geliri sadece kayısı üretimi olan çiftçilerimiz için 2025 - 2026 ve 2027 yıllarında hayatlarını idame edebilecekleri devlet destekli alternatif tarım (arıcılık, seracılık, küçük ve büyükbaş hayvancılık, hububat) faaliyetlerine yönlendirilmelidir.

Artık laf değil, icraat zamanı!
Çiftçimiz yalnız bırakılırsa, Malatya’da yalnız kalır! Üretim biterse, şehir susar! Tarım çökerse, Türkiye fakirleşir! Depremde küçülmeyen şehrimiz bu kez küçülür. İnsanlar Malatya’yı terk eder. Köyden kente göç ile birlikte işsizliğin artacağını düşünüyoruz. Şimdiden internet sitelerinde tarla satış ilanları çoğaldı. Geçimini sağlamak için kredi çekenler yüksek faizin altında ezilebilirler. Üretimin daralacağını, arazilerini tarım makinaların satmak zorunda kalacaklarını görüyoruz. BAĞ-KUR primini ödeyemeyen çiftçiler fabrikalarda çalışacak ve tarımı bırakmak zorunda kalacaklardır. 
Şimdiden birçok düğün salonunda çok sayıda düğünün iptal edildiğini duyuyoruz. Sadece düğünlerin iptali bile 200 sektörü zincir halinde etkiliyor. Köylerine kendi evlerini yapacak olanların bunları iptal ettiğini, şehirde yerinde dönüşüm için kayısı parasını bekleyenlerin bunu ödeyemeyeceklerini biliyoruz. 

Tüm yetkilileri, kurumları ve kamuoyunu Malatya için göreve çağırıyoruz. Çiftçimizin çığlığına kulak verin."

Bülten

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

6 yorum yapılmış

  • Malatyalı (56 dakika önce)
    Bu yıl yağış normal civarında meteorolojinin verilerinden anlaşılıyor DSİ de istemediği bir başkan yönetim vs olması durumunda çiftçinin emeğiymiş ağaç kurumuş hiç umrlarında olmaz önceki yıllardan da bu ıspatlanmıştı çat barajının gövdesinin olduğu çat köyü mevkiinde tahliye tüneli kapağı var burdan su kış günü akıtılmıştı o zamanki çıkan haberlere göre kimisi elektrik santraline suyu aktarmışlar diye gündem oldu maalesef acaba bu yılda yönetim değişikliği içinmi yoksa kışın elektrik santralinemi su verildi bu kaçak muhabbetide artık bıktırdı depremden sonra bile baraj bir kaç yıldır su depolarken bu yıl ne olduda kaçak var diye ifadelerde bulunmuşlar burda inşallah bir bit yeniği yokturdur madem barajda su yok sondaj olan bölgelerdeki sondajları faaliyete geçirki barajdaki suyuda sondaj olmayan yerlerde kullanasın kalkıpta elektrik pahalı vs muhabbetine girmesinler bu işi öyle yada böyle çözecekler koltuklarda oturmakla olmaz
    0
    0
    Yanıtla
  • ali (1 saat önce)
    Hidroelektrik santrallerinin gitmiş olmasında o kadar su.. Alemin yağışı alındı bu mevsim ne oldu suya? Bu iş size düşer sn malatyahaber.com ve değerli gazeteciler
    0
    0
    Yanıtla
  • Hatip. Ç (1 saat önce)
    Ne zaman tüm sulama kanalları kapalı sisteme gecilirse o zman tarım desteklenmis olur sulama birliklerinde ki sakalarda zenginlere ayrıcalık yapıyorlar ... Hep hakkımız yeniyor birlik anca para ister mesaj atarak ama hizmet yok.
    0
    0
    Yanıtla
  • bek (1 saat önce)
    Sonbaharda yüzde 8 dolu olan baraj nasıl baharda yüzde 4 düşüyor.buharlasma kışın bu kadar fazlamı hiç mi yağış olmadı.yoksa kışın elektrik üretmek için baraj boşaltılıyor mu.
    %50
    %50
    Yanıtla
  • Yusuf (1 saat önce)
    Senelerdir arazimizin yanından geçen suyu Çat Barajından gelen besleme kanalından arazimize su sızmakta. Defalarca yetkililere bildirdik fakat arazimizin kullanılamaz hâle gelmesi bir tarafa israf olan suya çözüm bulamadık. Bu kanalın çürük olarak inşa edildiği herkes tarafından bilinmekte fakat onarımına veya kapalı sisteme geçilmesine yönelik hiçbir çaba bulunmamaktadır. Malatya’nın çoğu bölgesine yetebilecek bir suyu tedbirsiz davranarak seneden seneye israf ederek gelinen bugünkü sonuca şaşırmadık.
    %100
    %0
    Yanıtla
  • İnanç (4 saat önce)
    Önce sulama Birliği 'ne çeki düzen verin. Mesaj atıp para istemesi kolay. Özellikle G.bey bölgesinde sulama düzeni diye birşey yok.
    %100
    %0
    Yanıtla