İnönü Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç.Dr. Göknur Akdağ, fakülte olarak hedeflerinin Atatürkçü Düşünce Sistemini özümsemiş, üniter devlet ve toplum yapısını esas alan, sorunları akıl ve bilimin rehberliğinde çözümlemek olduğunu belirtti.
14 Mayıs Eczacılık Bayramı dolayısıyla İnönü Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezinde bir tören düzenlendi.
Törende konuşan İnönü Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç.Dr. Göknur Aktay, ülkemizde modern eczacılığın 1839de başladığını, 1944 yılında Tıp Fakültesine bağlı olarak Eczacı Okulunun açılmasıyla gelişimini sürdürdüğünü ve 1960 yılında ise Ankara Üniversitesinde ülkemizde ilk Eczacılık Fakültesinin açıldığını belirtti.
Aktay, bugün ülkemizde 12si devlet 1i de vakıf Üniversitesinde olmak üzere 13 Eczacılık Fakültesinin bulunduğunu belirterek, Toplumda ne yazık ki eczacı yalnızca eczanesinde ilaç dağıtımından sorumlu kişi olarak tanınmaktadır. Gerçekte eczacılık eğitimi süresince, ilaç hammaddelerinin elde edilişi, üretim ve kalite kontrolü ile alacın hastaya sunulacak biçime gelinceye kadar geçirdiği tüm evrelere ilişki kurumsal ve deneysel bilgileri kazanan, ilaçların tedavi edici ve toksik etkilere ait temel ve mesleki bilgileri alan eczacı, ilaç ve sağlık danışmanlığı işlevine sahip olarak mezun olur Günümüzde ilaç endüstrisindeki teknolojik gelişmelere bağlı olarak bir eczacının rolü giderek değişmekte ve hastaların bilgilendirilmesini kapsayan yeni bir görevi önem kazanmaktadır. dedi.
Yapılan araştırmaların geleceğin meslekleri arasında eczacılığın baş sıralarda bulunduğunu ortaya koyduğunu, meslekteki gelişmelerle birlikte eczacının çalışma alanlarını da genişlediğini belirten Doç.Dr. Göknur Aktay, Türkiyede iş bulma sıkıntısı yaşanmayan meslek olarak bilinen eczacılık, sizlerin meslek sorunlarına duyarlı yaklaşımlarınız ve kendinizi sürekli öğrenme döngüsüne sokarak geliştirmenizle hak ettiği saygın yeni uzun süre muhafaza edecektir.
İnönü Üniversitesi Eczacılık Fakültesi olarak hedefimiz, üniter devlet ve toplum yapısını esas alan Atatürkçü düşünce sistemini özümsemiş, tüm sorunları akıl ve bilimin rehberliğinde çözümleyen, toplum sağlığına katkıda bulunacak, ilaç araştırma ve geliştirme süreçlerinin her aşamasında ekin görev ve sorumluluklar üstlenebilecek nitelikte eczacılar yetiştirmektir diye konuştu.
22.Bölge Malatya Eczacı Odası Başkanı Bülent Köse de konuşmasında, TBMM gündeminde bulunan eczane ve eczane hizmetleri hakkındaki yasa değişikliğiyle çeşitli sıkıntıların yaşanacağını belirterek, Yeni hazırlanan yasa tasarısında bir sürpriz bizleri beklemekte. Mevcut yasada eczanenin sahibi ve mesul müdürü eczacıdır ifadesinin yasa taslağında eczanenin mesul müdürü eczacıdır cümlesi yer alıyor. Burada, sahibi kelimesinin çıkarılmasındaki asıl amaç büyük sermaye sahiplerine eczane açma yolunun açılması.
Eczacılık en çok sermaye grubunun iştahını kabartmaya başladı. İsteyen büyük marketler zinciri açabildiği gibi eczane açabilecek o zaman. Ve benim meslektaşım o tezgahın akasında tezgahtar olarak çalışmaya başlayacak. dedi.
Kutlama töreninde bulunan Vali Halil İbrahim Daşöz de konuşmasında, Eczacılık çok saygın ve yararlı bir meslek olarak görülmektedir. Aynı zamanda toplum yaşamına önemli katkılar sağlamaktadır. İnsana yatırıma çok büyük önem vermeliyiz. Üniversitelere bu konuda büyük görev düşüyor. Geleceğin bu günden daha iyi olasını diliyorum dedi.
Kutlama töreninde Rektör Vekili Aslan Aksoy, eczacılık mesleğinin sağlık alanının önemli bir parçası olduğunu , sorun ve sıkıntılarının çözümlenmesi gerektiğini belirtti.
Konuşmaların ardından Eğitim Fakültesi Müzik Ana Sanat Dalı okutmanı Gonca Birol, Araştırma görevlisi Zeynep Kaya'nın piyanosu eşliğinde yabancı klasikleri, Ömer Gürakar'ın bağlaması eşliğinde ise Türk Halk Müziği eserlerini seslendirdi.
HABER-FOTO: Selahattin GÖKATALAY