Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, “Türkiye eğer daha büyümek istiyorsa, yasal reformlarını bir an evvel tamamlamak zorunda. Biz bununla ilgili hükümet olarak adımlarımızı attık. Ama en büyük yapısal reform, yeni bir anayasadır” dedi.
Kernek’te Battalgazi bölgesi muhtarlarıyla bir araya gelen Tüfenkci, AKP’yle beraber muhtarların kimlikleri ve kişilikleri farklı bir yere geldiğini ifade etti.
Bakan Tüfenkci, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın düzenli olarak muhtarları Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde ağırladığını ifade ederek, “Kim ne derse desin, kim nasıl yorumlarsa yorumlasın AK Parti’yle beraber muhtarların kimlikleri ve kişilikleri farklı bir yere geldi. Hem özlük hakları itibariyle farklı bir yere geldiler hem de devlet mekanizması içerisinde başta Cumhurbaşkanımızın halk tarafından seçilmesiyle beraber demokrasinin beşiği olarak gördüğü muhtarları her hafta, her ay Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde misafir etmesiyle, onlarla dertleşmesiyle, direkt onlarla muhatap olmasıyla muhtarlık müessesesi Türkiye’de çok farklı bir yere geldi. Birileri bunu eleştirebilir, birileri bunu ‘siyaset yapma’ olarak anlayabilir, birileri bunu başka bir şekle yorumlayıp, ‘niye Cumhurbaşkanı direkt muhtarları muhatap alıyor, Külliye de ağırlıyor?’ diye eleştirebilir. Ama bu eleştirilerin hiçbirisi de gerçekçi değil” diye konuştu.
“HEDEFİMİZ TÜRKİYE’Yİ 2016’DA YÜZDE 4,5 BÜYÜTMEK”
Türkiye’nin 2015 yılında yüzde 4 büyüdüğünü, 2016 yılında da yüzde 4,5 büyüme hedeflerinin olduğunu dile getiren Tüfenkci, şunları söyledi:
“Etrafımız yangın yerine çevrilmesine rağmen, bizim ihracat pazarlarımızın, yakın komşularımızın tamamı sıkıntılar içerisinde yaşarken, biz ekonomiyi büyütüyoruz. 2015 yılı son çeyreğinde herkesi de şaşırtacak şekilde, beklentinin de üzerinde Türkiye büyüme gerçekleştirdi. 2015 yılında Türkiye’yi yüzde 4 oranında büyüttük. 2016’da hedefimiz yüzde 4,5 oranında Türkiye’yi büyütmek. Dünya ticareti yüzde 2,1 oranına küçülürken, Türkiye büyüyor. Bütün bu olumlu gelişmelere rağmen bundan rahatsız olan iç ve dış hainler var. Türkiye’yi bölmek, kendi içine kapatmak isteyen, Türkiye’yi yaşanmaz hale getirmek isteyen insanlar, gruplar var. Bebek, çocuk ve kadın katillerine Allah’ın izniyle biz devlet olarak hesap sorduk, sormaya da devam edeceğiz.”
“BU MİLLETİN İSTİKAMETİNE UYGUN YENİ BİR ANAYASA HAYATA GEÇMELİDİR”
Bakan Tüfenkci, Türkiye’nin yeni reformlar yapmak zorunda olduğuna ve en büyük yapısal reformunda yeni bir anayasa olduğuna dikkat çekerek, “Türkiye eğer daha büyümek istiyorsa, yasal reformlarını bir an evvel tamamlamak zorunda. Biz bununla ilgili hükümet olarak adımlarımızı attık. Ama en büyük yapısal reform, yeni bir anayasadır. Yeni bir anayasa artık Türkiye’nin artık yamalı bohça haline gelmiş ve gerçekten de bedenine sığmayan, darbe anayasasının bizzati bu millet tarafından yeniden bu milletin ruhuna uygun, bu milletin örfüne uygun ve bu milletin istikametine uygun, temel hakların belirtildiği yasama ve yürütmenin ayrımlarının belirtildiği bir anayasanın hayata geçmesi lazım. Bununla ilgili meclisimiz bunu yapabilecek yetenek ve temsil kabiliyetinde. Eğer politik düşünmedikleri taktirde, siyasi ihtiraslarına yenilmedikleri taktirde mecliste bu iradenin olduğuna inanıyorum. Ama meclisimiz bu noktada uzlaşarak bir anayasa yapamazsa, inşallah biz bu milletin önüne yeni bir anayasayı getirme noktasında gayret göstereceğiz” ifadelerini kullandı.
“HERKES DOKUNULMAZLIK NOKTASINDA BİR SAMİMİYET TESTİNDEN GEÇTİ”
Dokunulmazlık konusunda bütün siyasi partilerin bir samimiyet testinden geçtiğini kaydeden Tüfenkci, “Dokunulmazlık komisyonlarda görüşülüyor. Memleketin halini görüyorsunuz. Dokunulmazlıklar gündeme gelmeden önce muhalefet, ‘bunlar dokunulmazlıkları kabul etmezler çünkü kendilerinden çok korkuyorlar, hırsızlıkları var, yolsuzlukları var’ diye, bangır bangır televizyonlarda konuşuyorlardı. Selahattin Demirtaş’ından tutunda Kemal Kılıçdaroğlu’na kadar her grup ‘hadi dokunulmazlıkları getirin’ diye ifade ediyorlardı. ‘Hodri meydan, bütün dokunulmazlıkları getirin’ dedik. ‘Teröre bulaşanlar başta olmak üzere bütün herkes yaptıklarının hesabını versin’ dediğimizde de, o gün en fazla bağıranlar bugün o komisyonları işgal ediyorlar. Niye işgal ediyorlar? Hani ‘dokunulmazlığı kaldıramazsınız’ diyorlardı. Bizim Cenabı Allah ve milletten başka korkumuz yok. Biz Cenabı Allah’a ve milletimize hesap veririz, onun dışında da hiç kimseden çekinmeyiz, korkmayız. Herkes dokunulmazlık noktasında bir samimiyet testinden geçti” diye konuştu.
Ferdi DURDU, Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com
