Bir dikiş makinesiyle evde başlayan başarı öyküsünün ardından ihracata açılacak kadar büyüyen bir fabrika ve bu fabrikanın başında bulunan Dilek Yurtseven, aile mesleğini büyüterek medikal sektöründe Türkiye'de ilk 5 arasında yer alma başarısını gösterdi.
2010 yılında başlayan başarı öyküsü anlatan Dilek Yurtseven, 2008 yılında Ankara’da bilgisayar ve öğretim teknolojileri öğretmenliğini okuduğunu, mezun olduktan sonra Malatya’ya döndüğünü söyledi. Malatya’ya dönünce aile mesleğini devam ettirmek istediğini ve bu şekilde yola çıktığını ifade eden Yurtseven, 6 senedir aile mesleğini icra ettiğini aktardı. Yurtseven, “Bir dikiş makinesinden başlayan bir süreç ve bu duruma gelebilmek elbette kolay olmadı. Annem ve babam medikal malzeme üretimi yapıyordu. Belli bir süre sonra bende bu işle meşgul oldum, tabi bu uzun ve zor bir süreç aslında. Zamanla bu noktaya gelindi. 1997 yılından beri Malatya’da medikal malzeme satışı yapıyoruz. 2008 yılında mezun olduktan sonra aile şirketimizde çalışmaya başladım. Bir buçuk sene çalıştıktan sonra orada bir ihtiyaç doğdu. Devamlı tedarikçiydik, firmalardan malzeme alıyorduk, yurt dışından ürün bazen gelmiyordu, bazen geç geliyordu. Medikal malzemelerin çoğu yurt dışında üretiliyor. Türkiye’de medikal malzeme üretimi yapan firma çok az. Yüzde 70 ürünü yurt dışından ithal ediyorduk. Bu noktada hem kendimiz hem ülkemiz için ne yapabilirim diye düşündüm. Bu ürünleri burada üretebilir miyiz diye yaklaşık bir sene fizibilite çalışması yaptım. 2010 yılında yerel yöneticilerimiz, milletvekillerimiz, valimiz, KOSGEB müdürümüz, organize sanayi, Ticaret ve Sanayi Odası ve ilgili kurumlarla istişare ederek, 2010 yılında özelleştirme kapsamında alan tahsis edildi ve biz de üretime geçtik. Üretime geçerken tabi devlet destekleri aldık. Çünkü sağlık sektörüne bağlı bir alan ve ciddi bir yatırım istiyor. Makineleri bir ev parası denebilir. O yüzden kolay bir süreç olmadı, devlet desteği alarak belli bir noktaya gelebilirdik. KOSGEB'in 'İş Birliği Güç Birliği Projesi' ile 5 şirket birleştirilerek bir şirket oluşturuldu” şeklinde konuştu.
“ÇALIŞANLARIMIZIN ÇOĞU KADIN”
Şu an Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da tek üretim yapan firmanın kendileri olduğunu söyleyen Yurtseven, 2010 yılında bu işe başlarken çok eleştiri aldıklarını ancak hiçbir eleştirinin kendilerini etkilemediğini vurguladı. Yurtseven, “Biz 2010 yılında bu işe başlarken, 'Bu işi İzmir'de yapalım, Ankara'da yapalım' diyenler oldu. İlk başlarda bizi çok yıldırmak istediler, 'Malatya her yere uzak, personel bulamazsınız' dediler. Yani bu yatırımın Malatya’da değil de başka bir ilde olmasını istediler. Ben de kesinlikle buna karşı çıktım ve 'Bu iş 1983 yılında nasıl İzmir'de başlamışsa 2010 yılında Malatya'da başlayacak' dedim. Kararlılıkla 2010 yılında adımımızı attık ve 2016 yılında büyük bir yol aldık, ihracata başlayacağız. Yurtiçinde de 30'a yakın bayiliğimiz var. Medikal malzeme üretimi çok sıkıntılı bir alan. Çünkü vücut içine implant üretiyoruz. En ufacık bir hassasiyette hastanın ömür boyu sakat kalmasına veya enfeksiyon kapsamına neden olabilir. Bu yüzden altyapısı çok önemli ve büyük bir hassasiyet gerektiren bir iş. Aslında bu noktada kadınların çalışması gereken bir iş diyebiliriz. Çünkü erkeklere göre kadınlar çok daha hassas. Belki bu işin başında benim olmam, bizi bu noktalara getirdi. Şu an temiz oda, kalite kontrol noktasında çalışanlarımızın çoğu da kadın. Genelde hassas bir iş olduğu için daha çok kadın çalışan tercih ediyoruz” ifadelerini kullandı.
“DÜŞÜNCELERİNİN PEŞİNDEN GİTSİNLER”
8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde Cumhurbaşkanlığı külliyesine davet edildiğini ifade eden Yurtseven, kadınlara da önemli mesajlar verdi.
Yurtseven, “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının yayımladığı Hayata Tutunmuş Kadınlar Listesi’nde yer aldığımı öğrenince büyük bir gurur duydum. Bu nedenle 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde Cumhurbaşkanlığı külliyesine davet edildik. Kurumum ve şahsım adına çok mutlu oldum” dedi. Kadınlara seslenen Yurtseven, “Bir iş varsa kafamda mutlaka yapmak isterim. Eğer kadınların da düşündüğü ve yapmak istediği bir şey varsa kesinlikle bu düşüncelerinin peşinden gitsinler ve asla bırakmasınlar. Dışarından gelen negatif cümleler ve davranışlar sizleri etkilemesin. Bir şey yapmak istiyorlarsa yapsınlar, ben azimle bu noktaya gelebildim ve şu an Türkiye'de ilk 5 arasında yer alıyoruz. İnanıyorum ki bu fabrika ilerleyen yıllarda bir dünya markası haline gelecek. Bunu ben yaptıysam bütün kadınlar yapabilir. Ayrıca medikal sektöründe kadın çalışan sayısı çok azdır. Ben bu kadar erkeğin egemen olduğu bir alanda ciddi bir başarı yakalayabildiysem diğer kadınlarımız birçok sektörde büyük başarılar yakalayabilirler” diye konuştu.
iha