Malatya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (MESOB) Başkanı Şevket Keskin, “Ben çağrıda bulunuyorum, esnaf olarak, vatandaş olarak, Malatya Şeker Fabrikasında çıkışı 254 TL olan torba şekeri biz 400-450 TL’ye almaya razıyız, esnafa versinler. Biz şekeri fabrikamızda alalım ki, fabrikamız yarın ‘zarar ediyor’ diye satılmasın. Fabrikamız zarar etmesin, yazıktır, günahtır.” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, beraberinde CHP İl Başkanı Enver Kiraz ve partililerle birlikte Malatya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (MESOB) Başkanı Şevket Keskin’i ziyaret etti.
Ziyaret için teşekkür eden Keskin, “Milletvekilimiz Sayın Veli Ağbaba sürekli esnafımızın içerisinde olan bir arkadaşımız. Her zaman esnafın sorunlarını ve taleplerini dile getiriyor.” dedi.
MESOB Başkanı Keskin, “Ülkemizin etrafı ateş çemberi. Ukrayna ve Rusya arasındaki savaş dünya ekonomisine önemli olumsuzluklara neden olacak. Burada en büyük sıkıntıyı da Türkiye çekecek. Ayçiçek yağı ile kısıtlamadan dolayı insanların sanki kıtlık olacakmış gibi marketlere saldırması zenginlerin iştahını kabartıyor. İnsanlarımız 5 kilogram yağ lazımsa 20 kilo yağ almasın. Bu ülke bizim, hepimizin. Ülkedeki sıkıntıların bitmesi için hep beraber mücadele vereceğiz. İktidarıyla, muhalefetiyle bu zorlukları aşacağız. Türkiye çok zorluk çekti, çok zorluk gördü, bu günlerde geçecek” dedi.
Keskin, “Akaryakıta gelen zamlar taşımacılık yapan esnafın belini büktü. Sadece akaryakıt değil, yedek parça, lastik ve tamir fiyatları çok yüksek. Türkiye’de bir kontrolsüzlük var. ‘Kontrol edeceğiz, birimler kuruldu’ denildi. Ama olmadı. Bu kontrol ve denetimler belediye zabıtası ile olacak iş değil. Marketlerde raflarda fiyat ayrı, kasada ayrı. Her kesimden insanların sıkıntı çektiği bir dönem yaşıyoruz” diye konuştu.
-“Malatya Şeker Fabrikasında çıkışı 254 TL olan torba şekeri biz 400-450 TL’ye almaya razıyız”
Keskin şöyle devam etti:
“Malatya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği partiler üstü bir kurumdur. Yanlış gördüğümüzü her yerde söylemek bizim boynumuzun borcu. Malatya şeker Fabrikasında Şubat 2022’ye kadar esnafımız, vatandaşımız, arıcılarımız gidip şekerini torba şeklinde alabiliyordu. Malatya Şeker Fabrikasından şekerin torbası 254 TL’ye fabrika çıkışı var. Dün marketlere baktım, torbası bazında 450 TL’yi bulmuş. Bunu 2 hafta önce söyleyince insanlar abarttığımız söylüyordu. Şekerin torbası yakında 500 TL olacak. Biz şunu söylüyoruz, şekeri bir firmadan bir firmaya aktarmadan direk halka ve esnafa satın. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın bir söylemi var, ‘Tarladan sofraya’ diye. Bir milletvekilimizde çıktı Şeker Fabrikasındaki satış mağazasının reklamını da yaptı. Duyumlarımıza göre; fabrikanın içindeki mağazayı da kapatmışlar. Satış direk bir firmaya verilmiş. Bu işten ellerini çekmeleri lazım. Şeker Fabrikası 254 TL’ye şekeri satacak, dışarıda bu şeker 500 TL’ye satılacak. Bu durumda Malatya Şeker Fabrikası zarar edecek. Yarın da zarar ediyor diye satışa çıkartacaklar. Bugünde çok net görünüyor, Türkiye’nin en büyük sıkıntısı üretim. Üretim olmadan hiçbir ekonomik sıkıntıyı çözemeyiz. Ben çağrıda bulunuyorum, esnaf olarak, vatandaş olarak, Malatya Şeker Fabrikasında çıkışı 254 TL olan torba şekeri biz 400-450 TL’ye almaya razıyız, esnafa versinler. Biz şekeri fabrikamızda alalım ki, fabrikamız yarın ‘zarar ediyor’ diye satılmasın. Fabrikamız zarar etmesin, yazıktır, günahtır.”
-“Benim siyasette gözüm yoktur, herkes rahat etsin, kimse sancılanmasın”
Keskin, “Siyasette gözüm yoktur, hiç yok. Bunu herkes bilsin. Malatya’nın, Malatya halkının hakkını savunmak siyaset mi yapmaktır? Memleketin satılan yerlerine karşı durmak, fakir fukaranın hakkını korumak, Allah aşkına bunun siyasette ne ilgisi var? Bende seçimle geldim. Esnaf Odalarıda seçimle göreve gelinen bir yer. Ben burada görevimi yaparsam, başka yerde siyaset yapmaya gerek yoktur. Şunu herkes iyi bilsin; yanlışa her zaman karşıyım, bu Veli Ağbaba’da olur, bu başkası da olabilir. Milletvekilleri size sesleniyorum; yanlış yaptığınız zaman, Malatya’nın hakkını savunmak boynumun borcu, esnafın hakkını savunmak boynumun borcu, ben bunu her zaman koruyacağım, karşınıza da çıkıp çatır çatır konuşacağım. Bu can bu bedende iken, bu milletin, bu esnafın, bu vatanın, Malatya’nın hakkını savunmak boynumun borcudur. Hiçbir yerde gözüm yoktur. Milletin iradesine güveniyorum, milletin iradesi beni esnaf odası başkanı yaptı, elimden geldiği kadarıyla esnafıma ve Malatya’ma sahip çıkacağım. Bunu da kimse bana çok görmesin, bu benim asli görevimdir. Benim siyasette gözüm yoktur, herkes rahat etsin, kimse sancılanmasın. Açık söylüyorum, ben siyasette yokum.” diye konuştu.
-Ağbaba, “Hepimizin görevi Türkiye’nin refahına ve Türkiye’nin gelişmesine katkı sunmak”
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba da, “Türkiye’de hem zincir marketler nedeniyle, 3 harfliler nedeniyle, hem de ekonomik koşullar nedeniyle, son gelen zamlar nedeniyle esnaf zor günler geçiriyor. Partimizin politikalarını oluştururken mutlaka esnaf odalarımızın görüşünü alıyoruz. Bütün esnaf odalarımızın ortak talebi, esnaf bakanlığının kurulması. Bizde programımızda esnaf bakanlığının kurulacağını söylüyoruz. Yine esnafın hem kredi kooperatiflerine, hem de Halk Bankası’na olan borçlarını faizlerini sileceğimizi de söylemek istiyoruz. Zincir marketler konusunda bir düzenlemeyi mutlaka getireceğiz. Hem nüfus oranına göre, hem de sattığı malzemeye göre bir sınırlandırma getirilmesi şart. Ayrıca metrekareye göre istihdam sağlamasını da gündemimize taşıyacağız. Esnaf şu anda kendi dükkanında kiracı olmuş durumda, Elektrik faturaları ilk kez dükkan kirasını geçmiş durumda. Bununla ilgili bir tedbir alınması gerekiyor. Şoför esnafının, servis esnafının, halk otobüsü esnaflarının dertleri çok daha büyük. Taşımalı eğitim sisteminde yolcu taşıyan esnaf mazot 7 TL iken ihaleyi aldı, mazot şimdi 22 TL’ye dayandı, maalesef bir yüzde 10 zam verildi. Mutlaka değerlendirilmesi gereken bir konu. Yakında öğrenci taşıyacak minibüs kalmayacak. Kentteki halk otobüslerinin 65 yaş üstü ve çeşitli özelliklere sahip olan insanları ücretsiz taşıyorlar. Devlet halk otobüsü işleten esnafın üzerinden iyilik yapamaz, yapıyorsa devletin kendisi iyilik yapsın. Mutlaka bu konuda da bir düzenleme yapılmalı. Esnaf daha önce Malatya Şeker Fabrikasından torba ile 50 kilo şeker alıyorken bugün bunu alamıyor. Esnaf iki aracı konularak şekere ulaşabiliyor. Buda doğru bir yöntem değildir. Fabrikayı satamadılar, şimdi şekeri bir başka türlü özelleştiriyorlar. Bunun da doğru olmadığını belirtmek istiyoruz. Umarım bu günler çabuk geçer ve esnafımızın tekrar yüzünün güldüğü günleri tekrar hep beraber yaşarız. Türkiye önemli bir coğrafyada önemli bir ülke. Hepimizin görevi Türkiye’nin refahına ve Türkiye’nin gelişmesine katkı sunmak.” şeklinde konuştu.
Ağbaba, “Türkiye’deki tüm esnaf odalarını, esnafları gezmeye çalışıyoruz. Parti politikalarını oluştururken mutlaka esnaf odalarımızın görüşlerini alıyoruz, onların söylemiş olduğu şeylerle bir politika oluşturmaya çalışıyoruz. Tüm esnaf odalarının ortak talebi, Esnaf Bakanlığının kurulması üzerinedir. İktidara geldiğimizde yapacağımız ilk şey Esnaf Bakanlığını kurmak olacak. Esnafa sicil affının getirilmesini istiyoruz. Yine esnafın borçlarına ait faizleri sileceğiz. Ayrıca zincir marketler konusunda düzenlemeyi, sınırlandırmayı getireceğiz. Bildiğiniz gibi Türkiye’nin her tarafında anormal bir şekilde çoğalıyor. Eskiden mahallelerde vardı, şimdi köylere kadar girmiş durumda. Yeni bir yasa gündemde. Bilimsel eğitim yapan, üretim yapan işletmelerin inşaata açılması, onlarla yok edilmesi ile karşı karşıyayız. Bunların başında da Türkiye’de en önemli kurumlardan bir tanesi Kayısı Araştırma Enstitüsü. Bunu da Malatya’nın kamuoyuna şimdiden sunmak istiyoruz. Biliyorsunuz son günlerde zeytinle ilgili düzenleme yapıldı. Aynı düzenlemenin bilimsel üretim yapan tarım işletmelerine de yapılması planlandığını duyuyoruz. Bu kabul edilecek bir şey değil. Malatya kayısının, Malatya tarımının gelişmesine en önemli bir kurum araştırma enstitüsüdür.
Hem özelleştirme politikaları, hem yanlış işleyen ekonomi bugün yaşadığımız sorunları karşımıza çıkarıyor. Hatırlarsanız 2018 yılında ‘şeker fabrikaları özelleştirilmesin’ diye benim başkanlığımda bir heyetle 45 gün boyunca şeker fabrikasını gezdik. Bunlardan biride Malatya Şeker Fabrikası’ydı. Özelleştirilen birçok fabrika üretimi küçülttü, kimisi kapandı. Artık şekere de ulaşmak zor. Malatya gibi şeker fabrikaları da şeker satışını eskiden kendileri yaparken, Türkşeker’e verdi. Türkşeker de bildiğiniz gibi özel firmalara verdi. Malatya’da da aklın alınmayacağı bir uygulamayla karşı karşıyayız. Bir milletvekilinin bulunduğu bir firma şeker satıyor. Bunu da etik bulmadığımızı belirtmek istiyoruz. Esnaf iki aracı olarak şekere ulaşabiliyor. Fabrikayı satmadılar, şekeri başka türlü özelleştirdiler.”dedi.
Bülten
