İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi tarafından “Hz. Peygamber ve İnsan Onuru” konulu konferans düzenlendi.
İlahiyat Fakültesi Konferans Salonunda gerçekleştirilen ve konuşmacı olarak Diyanet (İlmi Dergi) Yayın Yönetmeni Dr. Yüksel Salman’ın davet edildiği konferansa Malatya İl Müftü Vekili Abdülkerim Keleş, İlahiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. A. Faruk Sinanoğlu, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.
Dr. Yüksel Salman hayır dua, sevgi, saygı içeren selamlama konuşmasının ardından, salondaki katılımcılara, peygamber dostları hitabı ile seslenerek şunları söyledi: “Bu yıl, Peygamber Efendimizin dünyaya teşriflerinin 1442. yıldönümü. Diyanet İşleri Başkanlığımız 14-20 Nisan arası pek çok etkinlik düzenlemektedir. 2009 yılından itibaren yapılan etkinliklerde özellikle dikkat edilmesi gereken husus, bu organizasyonların bir ana tema etrafında birleşmesidir. 2009’da paylaşmak, 2010’da Kur’an-ı Kerim, 2011’de merhamet, 2012’de kardeşlik ve kardeşlik hukuku, 2013 yılında ise Hz. Peygamber ve insan onuru temaları gündeme getirilmiştir. Neden insan onuru ana teması denilirse, şunu ifade edebilirim ki, insan onurunu aşındırmaya yönelik tavırları maalesef görmeye devam ediyoruz. Afrika kıtasını, Orta Asya’yı, açlıktan, sefaletten, yoksulluktan zarar gören, ölen insanları, kayıpları düşünmemiz gerekir. Küresel sorunlarımıza karşı farkında ve duyarlı olunmalı. Her türlü ırk, soy ve cinsiyet ayrımı bu küresel sorunlarımızın başında gelmektedir. Kur’an-ı Kerim’in insanı yücelten öğretileriyle birlikte, biz Müslümanlar ilim ve fende ilerlediğimiz gibi, insan onurunu yükseltme ve korumada da ilerlemeliyiz.”
İnsan onurunu, değerini, şahsiyetini vurgulayıp bu alanda farkındalık oluşturmalıyız diyen Dr. Salman, “Müslümanların günümüz koşullarındaki en önemli imtihanı yoksulluk ve kıtlık değil, varlıktır.” dedi. Dr. Salman, sürekli tüket, biriktir ve harca diyen maddi düzen karşısında tüketim odaklı yaşamın ve harcamanın değil, medeniyetimizi oluşturan paylaşım, katılım, yardım ve kardeşlik hukuku odaklı hayatın önemine dikkat çekti.
“Sevgi merkezli bir peygamber tasavvurumuz vardır ve insanın yaradılışına bakılınca bir misyonun taşıyıcısı olduğu görülür.” diyen Dr. Salman, “Bu misyon inşa etmek, imar etmek, çevresini yaşanılır hâle getirmek, mutlu ve huzurlu bir hayata dönüştürmektir.” dedi. Bu durumun çok ciddi bir sorumluluk olduğunu belirten Dr. Salman, “Bu ciddi görevlendirmede Cenab-ı Hak, insana bir emanet veriyor, yetmiş bin âlemden bahsedilirken emaneti taşıyan varlık olarak insan seçiliyor.” değerlendirmesinde bulundu. İnsan ünsiyetten gelir ve birlikte yaşamaya meyilli, sosyal bir varlıktır ifadesi ile adaletsizlik, her türlü ayrımcılık gibi haksız uygulamaların cahiliye dönemini sembolize ettiğini vurgulayan Dr. Salman, insana baktığımızda kâinatın özünü görebiliriz diyerek Şeyh Gâlib’in "Hoşça bak zâtına kim zübde-i âlemsin sen / merdüm-i dîde-i ekvân olan âdemsin sen" dizelerini okudu.
Birlikte yaşamak ve insana değer vermek açısından Medine Vesikası’nın önemine değinen Dr. Salman, Medine Vesikası yeryüzündeki en kadim sözleşme, metindir dedi. Dr. Salman sözlerine şöyle devam etti: “Peygamber Efendimizin Veda Hutbesi, hak ve hukukun ne demek olduğunu, insan onuruna değer vermeyi en güzel şekliyle ifade eder. Anne-baba hakkı İslâm dininde çok önemlidir, cennet annelerin ayakları altındadır. Bu hususların yanında insanlık ortak paydasında olduğumuzu hiçbir zaman unutmayalım. Irkçılık ve her türlü ayrım yapılamaz, insan maddi bir anlaşmanın konusu olamaz. Diyanet İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığımız, organ nakline cevaz vermiştir. Ancak bunun hiçbir maddi karşılığı olamaz. Bir insanı yaşatmak bütün insanlığı yaşatmak hükmündedir İhsan, iyilik yapılmalı ancak mutlaka usulüne uygun olmalıdır.”
Diyanet İşleri Başkanlığının Kutlu Doğum Haftası etkinliklerini sadece Türkiye’de değil, dünyanın farklı coğrafyalarında da sürdürdüğünü belirten Dr. Salman, bu konudaki farkındalık ve duyarlılık noktasında katkı sağlanmasını temenni ettiğini ekleyerek, İslâm kardeşliktir ve her şeyin ötesinde yaklaştırıcıdır, gönüller arası bağ geliştirir dedi. Mevlana’nın “Aynı dili konuşanlar değil, aynı duyguyu hissedenler anlaşır.” sözüyle birlikte, Kutlu Doğum Haftasını kutlayan Dr. Salman, emeği geçen, katılan herkese teşekkür ve şükranlarını sundu.