Hürriyet Gazetesi Ekonomi Müdürü ve Yazarı hemşehrimiz Vahap Munyar, 15 Eylül günü gerçekleştirilen, Doğanşehir 3. Elma Şenliği ile ilgili izlenimlerini "Fasulye yetmez, elma ve karanfilimiz de var.." başlıklı yazısında aktardı.
Munyar'ın, 22 Eylül Cuma günkü Hürriyet'te yer alan yazısı şöyle:
..
"AMASYA dururken "Elma ve Kültür Festivali" için yolumun Malatyaya düşeceği hiç aklıma gelmezdi, ama düştü...
Fransada doğan LC Waikiki markasını bataktan çıkarıp, dünya hazır giyimine yeniden kazandıran Taha Grubunun patronlarından Vahap Küçük çağırdı, Malatya Eğitim Vakfı (MEV) Başkanı Şaban Taçyıldız ısrar etti, Malatyanın ilçesi Doğanşehirin "3üncü Elma ve Kültür Festivali"ne gittim.
Doğanşehirli olan Vahap Küçükün kendisiyle aynı adı taşıyan babası Vahap Küçük, festivalin ana sponsoruydu. Baba Vahap Küçük, 300 dönümlük arazisinin önemli bir bölümünde elma üretimi yapıyor.
Baba-oğul Vahap Küçükler Doğanşehirin başta damlama sulama yöntemi olmak üzere modern tarım teknikleriyle önemli bir elma üretim merkezine dönüşebileceğini düşünüyor. 3 yıldır "Elma ve Kültür Festivali" düzenlenmesine destek olmaları da bu yüzden...
Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Mücahit Fındıklından aldığım bilgilere göre, Doğanşehirde 8 bin dekar alanda 140 bin elma ağacı dikili. İlçenin elma rekoltesi 7 bin 125 ton...
Atılan adımlar Malatyada fasulyesiyle bilinen Doğanşehiri şimdi Golden ve Starking elma üretiminde de iddialı olmaya doğru götürüyor.
Malatya Valisi Halil İbrahim Daşöz, bu iddiaya bir de karanfili ekliyor. Daha önceki görev yerlerinden Ispartada kesme çiçek üretiminin gelişmesinde rolü bulunan Halil İbrahim Daşöz, o başarıyı Malatyanın Doğanşehir ilçesine de taşıma çabası veriyor.
Daşöz, Ispartadaki bazı öğretim üyelerini Malatyaya davet etmiş. Karanfil üretimine en uygun iklim ve toprak koşulunu Doğanşehirde görmüşler. Bunun üzerine 2 dönüm alanda deneme amacıyla karanfil üretimi başlamış. Elde edilen ilk ürünler de Antalyadaki çiçekçiler aracılığıyla İngiltereye ihraç edilmiş.
Mücahit Fındıklının anlattığına göre, Vali Daşöz, 19-21 Eylül tarihleri arasında Doğanşehirden bir otobüs dolusu çiftçiyi kesme çiçek üretimi konusunda yapılanları yerinde görmek üzere Ispartaya göndermiş.
Festivalde gördüm ki, Doğanşehirli artık "Bize sadece fasulye yetmez. Artık elma ve karanfilimiz de var" diyor, üretime bu düşünceyle asılıyor... Elma üreticisi ürününü "ucuza kaptırmamak" için ilçeye yeni soğuk hava deposu kurulmasını istiyor.
Çiftçinin özellikle sulama sorununun da çözülmesiyle Doğanşehirde fasulye, elma ve karanfil üretiminin el ele gelişeceği ortaya çıkıyor...
Hani demokrasi vardı çiftçi niye konuşmadı
MALATYAnın Doğanşehir ilçesinin "3üncü Elma ve Kültür Festivali"nde, en iyi elmaları yetiştiren çiftçiler yarışmadaki derecelerine göre çeyrek, yarım ve tam cumhuriyet altınıyla ödüllendirildi.
CHP Malatya Milletvekili Mevlüt Aslanoğlu, kazanan yarışmacılardan birine altınını verdikten sonra törendeki işadamlarına döndü: "Hadi bakalım, yarışmayı kazanan elmaların kasası 500 YTL, herbiriniz birer kasa alacaksınız."
Ardından Malatya Belediye Başkanı Cemal Akın son altını takıp, yerine geçerken arka sıralardan yaşlı bir çiftçinin sesi yükseldi: "Hani memlekette demokrasi vardı. Burada neden bir çiftçi konuşturulmadı."
Cemal Akın, hiç itiraz etmedi: "Buyur dayı, kürsü senin..."
Çiftçi, üzerinde yerel şalvarı, başında kasketiyle kürsüye yöneldi. Karşısında Vali Yardımcısı, Kaymakam, ilçe ve il belediye başkanı olduğu için "devlete saygısından" hemen kasketini çıkardı: "Burada elmanın, fasulyenin, karanfilin güzelliklerini anlattınız. Bizim bunları üretirken yaşadığımız su sıkıntısına hiç değinmediniz. O parti, şu parti demeyin, lütfen bizim su sorunumuzu çözün. Aksi halde ürünümüz susuzluktan kavruluyor."
Çiftçi meramını kısaca anlatıp, en büyük alkışı alarak kürsüden çekildi...
Küstüm türküsünün asıl sahibini dinlemeliydin
DOĞANŞEHİRdeki "3üncü Elma ve Kültür Festivali" kapsamında ilçenin meydanında halk konseri düzenlendi... Latif Doğanın assolist olarak çıktığı gecenin başlangıç bölümünde yerel sanatçılar sahne aldı.
Ben konserden erken ayrıldım. Ertesi sabah havaalanında tiyatro sanatçısı Malatyalı Kenan Işık, "Keşke biraz daha kalabilseydin. Bence Mahmut Atabay adlı yerel sanatçıyı dinlemeliydin" dedi.
Mahmut Atabay, Latif Doğanın yorumuyla meşhur olan "Küstüm" adlı türkünün bestecisiymiş. Kenan Işık, biraz ayrıntı verdi: "Çocuk aslında kekeme. Öyle ki seyircilere teşekkürü denedi, edemedi. Ama kendi bestesi Küstümü muazzam bir yorumla okudu."
Uçağa binerken aramızda konuştuk: "İbrahim Tatlıses, Mahmut Tuncer, Belkıs Akkale ve Latif Doğan gibi değişik televizyon kanallarında türkü programı yapan sanatçılar var. Acaba bunlardan biri Mahmut Atabayın sesini duyurur mu?"
Mahmut Atabay, konuşmakta zorlandığı için işin "sohbet" kısmı es geçilip, en azından "Küstüm"ü kendi sesinden milyonlara izletme şansı verilse belki bestelerinin değeri artar, geçim sıkıntısı azalır değil mi?.."