Malatya Turgut Özal Üniversitesi ve Malatya İl Emniyet Müdürlüğü’nün “Kariyer ve Marka Sohbetleri” kapsamında ortaklaşa düzenlediği “Gençlik, Şuur, Özgüven ve İletişim” konulu Konferansa konuşmacı olarak Emniyet Başmüfettişi, 1. Sınıf Emniyet Müdürü Ahmet Sula katıldı.
Battalgazi Yerleşkesindeki Konferans Salonunda gerçekleşen etkinliğe Rektör Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut, belediye başkan vekilleri, akademik ve idari personeller ile öğrenciler katıldılar.
Konuşmasına 24 Ocak depreminde Elazığ ve Malatya’da, Van ilimizdeki çığ faciasında, vatan savunmasında sınır ötesi operasyonlarda şehit düşen güvenlik görevlilerine ve vefat eden vatandaşları rahmetle anarak başlayan Rektör Prof. Dr. Karabulut, deprem sonrası ortaya konan birlik ve beraberliğin çok önemli olduğunu kaydetti.
-3 fakülteye öğrenci alınacak
Rektör Prof. Dr. Karabulut, “Akademik ve araştırma faaliyetlerinin yanında kültürel, sosyal ve toplumsal konulara da duyarlı olan bir üniversiteyiz. Bilimsel çalışmaları yürütürken, toplumsal ve sosyal gelişmelere duyarsız kalamayız. TÜBİTAK, ASELSAN ve Türk Patent Kurumu Başkanlarımızı üniversitemizde ağırlarken, çok sayıda bilimsel, kültürel ve sosyal panel ve etkinliklere de ev sahipliği yaptık. 4 duvarı olmayan açık bir üniversiteyiz, 8 ilçede meslek yüksek okulu bulunan bir şehir üniversitesiyiz. Mühendislik ve Doğa Bilimleri, İşletme ve Yönetim Bilimleri ile Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültelerine önümüzdeki eğitim yılına öğrenci alma hazırlık çalışmamızı tamamlamak üzereyiz. Eylül ayında bu 3 fakültemize öğrencilerimiz gelecekler. Yeşilyurt Meslek Yüksekokulumuzda yine önümüzdeki eğitim yılında kendi binasında faaliyet gösterecektir.” ifadelerini kaydetti.
-“Bilimsel her konu özgürce tartışılır”
Üniversite rektörlük görevine 10 Eylül 2018 tarihinde başlarken vermiş olduğu ilk mesajındaki “Malatya Turgut Özal Üniversitesi içinde bulunduğumuz bu zorlu süreçte devletinin ve milletinin tarafında saf tutacaktır.” Sözlerini bir kez daha tekrarlayarak hatırlatan Rektör Prof. Dr. Karabulut, “Üniversiteler elbette özgür ortamlardır. Bilimsel çalışmalar özgürce elbette yapılır ve yapılıyor. Sorumluluk çerçevesinde bilimsel her konu özgürce tartışılır. Laboratuvarlarımızda özgürce istediğiniz bilimsel çalışmaları yürütebilirsiniz. Ama üniversitelerde vatana ihanetin özgürlüğü olmaz, İhanetin bedeli olur.” dedi.
-“Artık yaşam boyu süren öğrenim söz konusudur. “
Rektör Prof. Dr. Karabulut, “Artık yaşam boyu süren öğrenim söz konusudur. Gençlerimizi sadece mesleğin ilk aşaması için hazırlamamız artık yeterli değildir. Yeni teknolojiler yaşamımızı hiç durmadan değiştirmektedir. Uluslararası değişiklikler günlük yaşamımızı doğrudan etkiliyor. O nedenle yerel değerlerden kopmayan, ama evrensel değerleri de iyi bilen ve takip eden bir gençlik yetiştirmemiz kaçınılmazdır. Öğrencilerimiz için yaptığımız her çalışma bizlere ışık tutacak. Bizler bugün gösterdiğimiz çaba ve gayretin yarına yansımasını gözlemleyeceğiz. Bizler aynı zamanda üretmek zorundayız. Yaptığımız çalışma eğer toplumda faydaya dönüşüyorsa, topluma faydası varsa o zaman gerçek bir üniversite olursunuz” dedi.
-“Çocukların hayal gücünü öldürüyoruz”
Bilgilendirme amaçlı video gösterimi de sunan Emniyet Başmüfettişi, 1. Sınıf Emniyet Müdürü Ahmet Sula, “Eğer insan, mutlu olup, insanlara bir faydam olsun diye yaşarsa ki insanların en hayırlısı ona faydalı olandır, o adamın yaşamı da, ölümde anlamlı olur. Pablo Picasso diyor ki, ‘Her çocuk sanatçı olarak doğar, sorun büyürken de sanatçı kalabilmekte’. Ama biz ne yapıyoruz? ‘Kızım 80 almışsın, bir dahakine 90 bekliyorum, oğlum 40 tane soru çözmüşsün, o adam 80 tane çözmüş, 200 tane çözmüş.’ Yarış atı gibi. Ondan sonra bu çocukların hayal güçlerini öldürüyoruz, makine-robot gibi, sadece dünya ve kariyer. Çocuğumuzu, insanımızı kaybediyoruz.” dedi.
-“Kutlu toprakların ve kadim medeniyetin evlatları”
FETÖ terör örgütü mensuplarının 15 Temmuz hain darbe girişimi ile ilgili video sunumu ile duygu dolu anlar yaşatan Emniyet Başmüfettişi, 1. Sınıf Emniyet Müdürü Ahmet Sula, “İrfan kişinin kendisini bilmesidir. İlmi terazinin bir kefesine, irfanı diğer kefesine koymuşlar, irfan ağır gelmiş. Kendini bilmeyen nice doktorların organ mafyasında olduğunu, nice komutan ve müdürlerin fuhuş mafyasında olduğunu. Niye? Çünkü, ilim, rüzgar, statü vardı, ama irfan yoktu.” diye konuştu.
Gençlerin yaşadıkları toprakların kutluluğunu ve ait oldukları kadim medeniyeti bilmelerini ve unutmamalarını isteyen Sula şu şekilde konuştu:
“Kendimize değil de, bir gün gözümüzün bebeğine, gözümüzün bebeği ile bakmayı öğütlerim. Ben onu yaptım. Başta kendime şu soruyu sordum, dedim ki, ‘Kimsin oğul, ne arıyorsun şu alemde?’ Aynı şekilde ‘Kimsin kızım, ne arıyorsun bu alemde?’ Bir soru ile başladı iç yolculuğum. Gördüm ki ademoğlunun en önemli yolculuğu; dışarıya, uzaya, Mars'a bilmem neye değil, kendi içine yolculukmuş. En yakını kendisine en uzak kıldık biz. İnanmış, çileli, kutlu toprakların kadim bir medeniyetin evlatlarısınız, büyük düşünün, Allah’tan isteyin, ama çalışın.”
Konferans sonunda Rektör Prof. Dr. Karabulut tarafından Emniyet Başmüfettişi, 1. Sınıf Emniyet Müdürü Ahmet Sula’ya plaket takdimi yapılırken, kendi yayını olan “Doğada hayat var” kitabını hediye etti. Rektör Prof. Dr. Karabulut, öğrencilerin yetiştirmiş olduğu saksı çiçeği de Sula’ya hediye etti.
Bülten