Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, “Türk milleti kaderine el koysun diye mücadele etmeye karar verdik. Evlatlarımıza şirin şirin laflar söylenip, evlatlarımız boşluğa bırakılmasın, emekliler hakkını alsın, emek verenler mahsun bırakılmasın, üreten ürettiğinin, çalışan çalıştığının hakkını alsın diye Türk milleti için mücadeleye karar verdik.” dedi.
Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, partisi tarafından düzenlenen toplantı ve etkinliklere katılmak üzere Malatya’ya geldi. A Parti tarafından Malatya Merkez Spor Salonu’nda düzenlenen toplantıya katılan Ağıralioğlu, ardından partisinin il başkanlığını binasının açılışını yaptı.
Halk Buluşmasında konuşan Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, “Bir partiden daha fazlayız. Ben memleket nöbetinde ömür tüketmiş bir kardeşinizim. Siyaset bir tahterevalliye döndü. İlkesizlik, ölçüsüzlük, hesapsızlık Türk milletini fakirleştirdi. Kavgalar sahte, dostluklar yalan, ittifak ettikleri her şeyin arkasında bir plastik hayat vaad edenlerin bize gerçekliği hatırlatacak siyasetine imkan bulalım diye millete teklif ettiğim nöbetin mekanıdır bu salon.” dedi.
Ağıralioğlu şunları söyledi:
"Bir siyasi mücadeleden daha mühim bir vazifeyle başladık mücadelemize. Bizimki bir parti kavgası veya parti telaşı değil. Biz halkla partiyi buluşturacak olanlar değiliz. Bizim halk buluşması dediğimiz şey, Türk milleti kaderine yürüsün diye başladığımız bu mücadelede partimiz halkla buluşsun diye değil, milletimiz ve memleket adaletle buluşsun, Türk milletinin sofrasına bereket düşsün, çocuklarımın gözünün terine, yaşama sevincine... Devlet aklı milletle buluşsun diye, tarlalara, yaylalara plan program kavuşsun, devletin planlama kabiliyeti harmanda, hasatta bereket olsun diye, milletin zoruna devlet kavuşsun diye bu buluşmaları tertip ediyoruz.”
“Bizimki bir parti kavgası değil.” diyen Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu konuşmasını şöyle sürdürdü:
“23 yıldır devleti toparlasınlar, milleti ayağa kaldırsınlar, çocuklarımızın yeteneklerini keşfetsinler, çocuklarımızın hayallerine kavuşsunlar, kadınların endişelerine, babalarını evlatlarına yetemeyişlerine, sanayicinin ürettikleri ile ticaret yapabilme iradesine kavuşsunlar diye 23 yıldır arkalarında durduğumuz güvendiğimiz dağlara kar yağdı. Bizimkisi bir parti mücadelesi değil. Türk milletinin geleceği için, Türk milleti kaderine el koysun diye mücadele etmeye karar verdik. Evlatlarımıza şirin şirin laflar söylenip, evlatlarımız boşluğa bırakılmasın, emekliler hakkını alsın, emek verenler mahsun bırakılmasın, üreten ürettiğinin, çalışan çalıştığının hakkını alsın diye Türk milleti için mücadeleye karar verdik.
Tayyip Beye bakarken siyasi garezle bakmadım. Türk milletinin ona sunduğu imkanlarda bize ne sunduğunu. Ne sunamadığını ne kaybettirdiğini, niçin kaybettirdiğine baktım. Bu kadar desteği rağmen o milletine ne sunmuş diye baktım. Bir muhasebe yapar gibi baktım. Ben Milliyetçi Hareket Partisi’ne Tayyip Beye destek oluyor diye kızmadım. Niçin eskiden kızıyordunuz da şimdi berabersiniz diye kızmadım. Memleket daha iyi olsun diye bir araya gelebilirsiniz. Eskiden kızıyor olsanız bile memleket için bir araya gelip güç üretebilirsiniz. Size hiç kimse millet için bir araya geliyorsunuz diye kızmadı. Bizde size niçin bir araya geliyorsunuz diye kızmadık. Muhafazakarlar, milliyetçiler niçin bir araya geliyor diye kızmadık. Size bakarken, siyasi düşmana, siyasi hasıma bakar gibi bakmadık. Korumak zorunda olduklarınız vardı, niçin koruyamadınız diye baktık. Başarmak zorunda olduklarınız vardı, niçin başaramadınız diye baktık. Dindarlığınızın, ahlakınızın muhafaza etmesi gerekenler vardı, niçin muhafaza edemediğinize baktık. Tayyip bey muhafazakardı, neyi muhafaza ettiğine baktık. Devlet bey milliyetçiydi, milliyetçiliğinin millete ne kazandırdığına baktık. Ahlakınıza baktık, sözünüze baktık, özünüze baktık, yaptığınıza baktık, dediğinize baktık, bulduğumuza baktık. Vaat ettiklerinize baktık, 202’de bize söylediklerinize baktık, 2025’de bulduklarımıza baktık.”
malatyahaber.com
