Fotoğraf Sanatçısı, Araştırmacı-Yazar Orhan Alkaya, kendi çektiği onlarca fotoğraftan oluşan “Asi Dağların Kuytusu-Levent Vadisi” konulu sunumunda, “Biz memleket olarak hazine sandığı üzerinde oturan dilenci pozisyonundayız. Oturduğumuz hazine sandığının farkında değiliz. Levent Vadisi ile ilgili olarak hiçbir ciddi araştırma henüz yapılmış değil. Bizler bunun farkında değiliz, ama burayı ilk inceleyenler yabancı jeologlardır.” dedi.
Malatya Büyükşehir Belediyesi Fotoğraf Makinesi Müzesinde düzenlenen Fotoğraf Okuma Günlerine katılan Fotoğraf Sanatçısı, Araştırmacı Yazar Orhan Alkaya, “Asi Dağların Kuytusu Levent Vadisi” konulu bir sunum gerçekleştirdi.
Levent Vadisi’nde farklı yıllarda ve noktalarda çekilmiş olan onlarca fotoğraftan oluşan bir sunum yapan Orhan Alkaya, Levent Vadisi’nin sadece Türkiye için değil, dünya için önemli bir zenginlik olduğunu, ancak halen bunun farkına varılamadığını ifade etti.
malatyahaber.com yazarlarından olan Orhan Alkaya, “Levent Vadisi’ni 1995 yılında Atlas Dergisi’nde UNESCO’nun ekolojik miras listesine aldığı zaman insanların haberi oldu. Orada yaşayanlar bile bunun farkında değildi. Özellikle burada kale dediğimiz bir bölge var, dünyada çok ender olan fosiller bulunuyor. Burası 1700 -1888 rakımına kadar, zamanında ‘İç Akdeniz’dir. Buzul Çağının başlaması ile birlikte oradaki canlılar bir anda öldüğü için müthiş bir fosilleşme oluşuyor. Bu nedenle dünya jeoloji literatüründe burası çok önemli bir bölge. Ama biz bunun farkında değiliz. Ben bu konuya çalışmaya başladığımda, zamanın kamu yöneticilerine ‘Ben Levent Vadisini çalışıyorum’ dediğimde, hiç de ilgilenmemişlerdi. Yani biz memleket olarak hazine sandığı üzerinde oturan dilenci pozisyonundayız. Oturduğumuz hazine sandığının farkında değiliz. Levent Vadisi ile ilgili olarak hiçbir ciddi araştırma henüz yapılmış değil. Bizler bunun farkında değiliz, ama burayı ilk inceleyenler yabancı jeologlardır.” dedi.
Levent Vadisi’nin jeopark listesine alınması gerektiğine işaret eden Alkaya, “Levent Vadisi’nin envanterini Yıldırım Güngör hoca yaptı. Jeopark yapma projesi vardı. O proje yarım kaldı. Türkiye’de şuanda jeopark listesinde Manisa-Kula var. Levent Vadisi ile Kula karşılaştırıldığında durum biraz daha netleşir” ifadesini kaydetti.
Alkaya, Levent Vadisi’ndeki mağaraların zamanında kullanıldığını ve burada insan izlerine rastlanıldığını ifade etti.
Orhan Alkaya, “Levent Vadisi’nde bulunan yel köprü (rüzgarın kayayı oymasıyla oluşmuş doğal köprü), dünyada çok ender rastlanılan bir durumdur. Levent Vadisi’nde çift köprü yan yana, dünyada iki tane yoktur. Biz bunun farkında değiliz, ama biz bunun birinin üzerine seyir terasının hemen sağ tarafında çelik halat atıp salıncak yapılmıştı. 6 Şubat depremi öncesinde kaldırılmış, kaldırılmasıymış depremde yel köprünün yıkılma ihtimali olurmuş.” şeklinde konuştu.
Yine kendi çektiği fotoğraflardan oluşan “Memleketin Öyküleri” adlı ikinci bir sunum da yapan Alkaya, “Fotoğraf eğer bir öykü yaratmıyorsa, fotoğraf amacına ulaşmış değildir.” dedi.
malatyahaber.com