SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Her İlçeye Öğretmen Destek Noktası

0
Güncellendi - 2019-11-26 02:05:18
Her İlçeye Öğretmen Destek Noktası
A- A+ PAYLAŞ

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Anadolu Hotels Downtown'da düzenlenen toplantıda Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğüne bağlı olarak 81 il ve 957 ilçede kurulacak öğretmen destek noktalarını tanıttı.

Öğretmen destek noktalarının eğitimde yapılan çok sayıda işin bir araya getirilerek etkisinin artırılmasını sağlayacak bir altyapı sunacağını belirten Selçuk, böylece Türkiye genelinde bir organizasyonun, bir ağ yapısının kurulacağını ifade etti.

Bu merkezlerin Ankara'dan bir genelgeyle, talimatla gönderilen bir içerik olmayacağının altını çizen Selçuk, ilçe düzeyindeki örgütlenmelerle eğitimde paylaşımların yapılacağını anlattı.

"Destek" ifadesinin öğretmenlerin mesleki gelişimine yönelik olduğunu aktaran Selçuk, "Burada asıl belirtmek istediğimiz şey, 'Güçlü öğretmen, güçlü gelecek' ifadesi. Değişim ve dönüşüm ancak ve ancak öğretmenle olacaktır. Güçlü bir gelecek hayalimiz varsa desteklenmesi gereken öğretmenlerimiz ve yöneticilerimizdir." dedi.

Selçuk, öğretmenlere desteğin uluslararası standartlarda, Türkiye'nin birikimiyle, akademik destekle ve bilimsel temelli olması gerektiğini vurguladı.

"Güçlü öğretmenler" için yerinde, sürekli ve sürdürülebilir bir mesleki gelişime ihtiyaç bulunduğuna işaret eden Selçuk, yılda 2-3 gün yapılan bir çalışmayla güçlü bir öğretmen kadrosu oluşturmanın mümkün olmayacağını söyledi.

"Öğretmenin notlandırılması söz konusu değil"

Bakan Selçuk, 81 il 957 ilçede kurulacak öğretmen destek noktalarına ilişkin şu bilgileri verdi:

"Öğretmenlerimizin yerinde, yanında ve yolunda bir mesleki gelişimi için her ilçeye öğretmen destek noktası açıyoruz. Bunun yol haritasını hazırladık. Bu noktalarda, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları, özel sektör temsilcileri gibi bütün Türkiye'nin birikimi ile öğretmenlerin mesleki gelişimindeki her ihtiyacını karşılayabilecek bir yapı kurmayı hedefliyoruz.

Bu noktalarda, öğretmenler arasında bir hiyerarşi ilişkisi kurmadan, güvene ve eşitliğe dayalı ve dayanışmacı bir yaklaşım söz konusu olacak. Bu noktalar, öğretmen ve yöneticilerimiz için mesleki gelişim için bir platform olacak. Bunun bir dijital platformu ile bütün öğretmenlerimizin Türkiye'deki her okulla irtibatı eş zamanlı olarak sağlanabilecek. Buralarda, bir notlandırma asla söz konusu değil, sadece kapasite yönetimini geliştirmek ve mevcut kaynakları daha iyi yönetebilmek için öğretmenlerimizin mesleki gelişim anlamında ihtiyaç duydukları her şeye anlık, yerinde, zamanında ulaşabilecekleri ve bunu bir katma değere dönüştürebilecekleri bir anlayış olacak."

Destek noktaları, sahici bir örgütlenme

MEB'in bir yıldır yürüttüğü okul profili değerlendirme, coğrafi bilgi sistemi, ölçme değerlendirme merkezi, e-portfolyo, e-rehberlik, yeni nesil eğitim fakültesi gibi çalışmalara değinen Selçuk, bütün bu çalışmaları öğretmen ve yöneticilerin hayata geçireceğini ifade etti.

Bunun için ciddi destek gerektiğini vurgulayan Selçuk, bu desteğin altyapı, finansal ve hizmet içi eğitim gibi başlıklarda sağlanabileceğine işaret ederek, "Bunun için de sahici organik bir örgütlenmeye ihtiyaç var. Bu da öğretmen destek noktaları." ifadesini kullandı.

Öğretmen destek noktaları dijital platformla desteklenecek

Öğretmen destek noktalarının yol haritasına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Selçuk, öncelikle dijital platformla desteklenen ülke çapında ilçe temelli bir ağ yapısı kurulacağını bildirdi.

"Her bir okul, her bir öğretmen, her bir il; hepsi bu platformun üzerinde belirlenen parametreler üzerinden birbiriyle alışveriş yapma, birbirlerinin kaynaklarından istifade etme gibi konularda etkili bir iletişime girme imkanı bulacaklar." diyen Selçuk, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ankara'da bir merkezde 100 kişilik uzman ekip görev yapacak. Bu ekip, içerikler geliştirecek, okulların ve öğretmenlerin mesleki gelişimi için hazırlık yapacak ve anlık olarak paylaşacak. Her ilçedeki öğretmen destek noktasının Ankara'daki merkez ve diğer ilçe noktalarıyla bağlantısı kurulacak. Öğretmenlere destekte, üniversitelerle irtibatlı olunacak ve özel sektörün de katkı vermesi söz konusu olabilecek. Böylece, Türkiye'nin eğitim fotoğrafının çekilmesi ve desteklenmesi için bir katkı sağlanmış olacak. Ölçme değerlendirme merkezlerinin faaliyetleri sonucu ortaya çıkan tablonun gereği her neyse bu destek noktaları vasıtasıyla da geliştirme çalışmaları sürdürülecek."

Pilot çalışma şubatta başlıyor

Bakan Selçuk, öğretmen destek noktalarının pilot çalışmasının 2020 şubat ayından itibaren Ankara ve bazı illerde yapılacağını, ardından ülke geneline yaygınlaştırılacağını belirtti.

Öğretmen destek noktalarının standartları, eğitim materyalleri, uzman profillerine ilişkin çalışma da yaptıklarını anlatan Selçuk, "Her ilçenin merkezle birlikte devindiği ve sürekli alışverişin olduğu canlı bir atmosferden söz ediyoruz. Buralardaki eğitimin sürekli yüz yüze olması da gerekmiyor, uzaktan eğitim ve diğer başka mecralarla da sürdürülmesi mümkün olacak. Öğrenme yönetim sistemleri altyapısı da kuruldu. Bu altyapı ile ülke genelinde öğretmen destek noktaları hayata geçirilebilecek." diye konuştu.

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, eğitimi "Türkiye'nin en büyük sorunu değil en büyük çözümüdür" anlayışıyla daha da ileriye götüreceklerini söyledi.

Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürü Adnan Boyacı da öğretmen destek noktalarını öğretmene en yakın birim olarak gördüklerini dile getirerek, "Yeni projemiz öğretmen destek noktası ile yeni bir döneme giriyoruz. Hep beraber yola çıktığımız öğretmenlerin çağrılarına cevap veriyoruz." dedi.

AA

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız