Suat KOZLUKLU yazdı…
Şubat ayını kışın sonu, baharın müjdecisi olmaktan daha özel kılan şeylerden biri de bazıları için ‘14 Şubat Sevgililer Günü’ olarak görülür! Bu özel gün kimi çift için romantik anılarla hatırlanacak, iç ısıtan bir kış günü; kimi içinse hediyeler, çikolatalar ve çiçekler demek… Ama vefâkâr dostları için bugün Celal Birsen’in ebediyete intikal ettiği hüzün dolu bir gün…
Aşk genelde sevginin ulaşabileceği en yüce mertebe kabul edilir. Onsuz yaşamın tadını alamayacağınız muazzam bir deneyim olarak pazarlanır. Vefa ise çok özel kavramlardan biridir.
Adı Celal Birsen…Yeni nesil Malatyalı kardeşlerimiz Malatyamızın Pütürge ilçesinden çıkan bu güzel insanı tırnaklarıyla kazıyarak adıyla marka haline getirdiği ‘Celal Birsen Şemsiyelerini’ sektöre getirdiği yenilikler ile Türkiye'nin adını dünyaya taşıyan öncü bir isim olduğunu bilmeye bilir… Bu güzel insan beni tatlı dili, güler yüzü ve samimiyeti ile Malatyaspor yönetimine davet etmişti. İyi ki beni ikna etti de hem onu hem de çok değerli Malatya sevdalısı dostları tanıma fırsatım oldu.
Tarihler 14 Şubat 2009’u gösteriyordu... Yani, 13 yıl önce bugün...
‘Ölümün adı kalleşti!’...Celal Birsen abimiz bir trafik kazasında aramızdan ayrıldı…
Var olanın kıymetini bilememek; güzeli, iyi ve doğru olanı yaşatamamak... Sanırım bugün bununla yüzleşmemiz gerekiyor…
Nedir insan olarak amacımız? Mutluluğu yakalamak mı? Huzuru bulmak mı? Peki; yalnızlaşan insan, mutluluğu yakalayabilir mi? Mutluluğu yakalayacak yüreğimizi başka yüreklerle paylaşamadıktan sonra, insanın insan olan tarafını ortaya çıkarmak mümkün mü?
Kardan adam gibi güneşi görünce eriyip gidenler vardır bu hayatta. Durmaksızın başkalarından yakınan, kusuru kendi dışında arayan, “Başkalarının gözündeki çöpü görüp, kendi gözündeki merteği(*) görmeyen” bir anlayışın tutsağı olanlar ne yazık ki çevremizde itibar görmekteler. Makamlar, mevkiler, varlıklı olma "insan olmanın" güvencesi değil. Varlıklı olma değil "var olmanın" peşinde olmalıyız.
At gözlüğü takmış mevcut durumlarından memnun yaşayan insanlar ne anıları, ne de yaşanan acı tatlı anları, ne de aynı sofrada yenen bir parça ekmeği, ne de beraber içilen bir kahveyi değerden saymazlar. Onlar güce taparlar, onlar için tek gerçek kendi çıkarları için olandır…
Değerli dostlar,
Yüksek sesle, Mevlana'nın "Gerçek dostu olanların aynalara ihtiyacı yoktur," sözünü haykırdığımız zaman, bizi doğruya, güzele, yararlıya götüren yokuşun merdivenindeki ilk basamağa adımımızı atmış oluruz…
“Ahde Vefa” kavramların en sıcağı, en içteni ve en zor bulunanıdır. Gönül insanı Mevlana ne diyor; “Dostlarını daima vefa ile hatırla can! Arayan sen ol, bulan sen; tanıyan sen ol, kucaklayan sen. Kula vefası olmayanın Hakka vefası olmaz!”
Vefa, sadakat gerektirir. Zor ve güç anları, vefanın test zamanlarıdır…
Evet bugün 14 Şubat,
Bugün birçok insan aşkın, sevginin, sadakatin ve birlikte yaşanacak hayatın planlarını yaparken ben ve Celal abimizin çok sayıda seveni ‘çok farklı’ duyguları da beraberinde yaşıyoruz… Biz seni unutmadık…! Güneşin yüzünü sakladığı, o çok sevdiğin yağmurun yağdığı günde aramızdan ayrılan güzel insan ‘nur içinde yat’ yol arkadaşın Muhsin abiyle birlikte…
Saygı da, sevgi de, muhabbette kusur arama… Israrla, ‘karşılık´ bekleme! Hz. Ali der ki, “Kimse bana vefa göstermese de, Ben vefa göstermeye devam edeceğim!”
Ölümlerle, savaşlarla, kavgalarla beslenen bir dünyada ‘sevgiyi hatırlatan’ böyle günlere gerçekten daha çok ihtiyacımız var…
Kalın sağlıcakla…
Tarihin tozlu raflarında yerini alan bu resimde 16 Mayıs 2014 yılında kaybettiğimiz Malatya ve Malatyaspor aşığı güzel insan Ferit Mevlüt Aslanoğlu ile Celal Birsen’i Malatyaspor mağazamızın açılışında görüyorsunuz… Nurlar içinde yatsınlar…
*Mertek - Farklı yapılarda kullanılan, dört köşe veya yuvarlak, uzun ve kalınca ağaç