SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Hesap Sormak İsteyen Gelsin!.."

0
Güncellendi - 2015-12-27 16:31:57
A- A+ PAYLAŞ

İsmail Demirci'nin hazırlayıp sunduğu Ufuk TV'deki programa katılan Adalet ve Kalkınma Partisi Malatya Milletvekili Mücahit Fındıklı, Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) seçimleriyle ilgili süreci değerlendirdi.

"Hesap Sormak İsteyen Varsa Gelsin"

Milletvekili Fındıklı, kendisi üzerinden mevcut TSO yönetimine fatura çıkartılmak isteyenler olduğunu söyleyerek, "Benim üzerimden giderek oradaki arkadaşlarımıza bir takım faturalar çıkartmak, kimseye yakışmaz. Ben buradayım. Halen hayattayım. Benden hesap sormak isteyen varsa; ben hep gelip gidiyorum, çıkar karşıma oturur benden hesabını sorar. Bende hesabımı veririm" dedi. 

"Onların Emrindeyim"

Milletvekili Mücahit Fındıklı, "TSO seçiminde perde arkasında mevcut yönetime destek verdiğiniz ifadeleri var" sorusu üzerine, şunları söyledi:

"Perde arkasında değil, çok açık ve aleni. Ben TSO’da 15 sene bu kardeşlerimle çalıştım. 15 sene 3 dönem, bu kardeşlerimiz başkanlığı ve yönetimi bize verdi. Benden sonra da Hasan Hüseyin Erkoç başkana verdi. Onunla beraber yürüyor. Dolayısıyla o dönem Malatya'da bizlere destek veren herkese teşekkür ediyorum. Bu dönemde de her iki gruba destek verenlere de teşekkür ediyorum. Bu seçimi kan davası haline çevirmenin hiç anlamı yok. Ben bakıyorum, ben oda başkanıyken de karşıma çıkan gruplar, arkadaşlar yine bir araya geldiler. Yine kendilerini deniyorlar. Hiçbir mahsuru yok. Burada önemli olan ve dikkat edilecek şey; insanların birbirini kırmadan, dökmeden tekrar birbirlerinin yüzüne bakacaklarını da düşünmek suretiyle seviyeli ve kendilerine yakışır bir seçim yapıyor olmaları gerekir. Dolayısıyla ben artık siyasetçiyim. Seçildiğim günden beri asla ve asla TSO’nun ne yönetimine, ne içine, ne seçimine hiç karışmadım. Söylediğim tek şey şu; ben arkadaşlarımın emrindeyim. Burada yapacakları her türlü faaliyette bana düşen neyse onların emrindeyim, Sanayi Bakanlığı’nda bir kredi çıkacaksa onların emrindeyim, yeni bir organize sanayi bölgesi yapılacaksa onların emrindeyim, binalar yapılacaksa onların emrindeyim."

"Ahiret İçin Talebim Oldu.."

Fındıklı, "Allah nasip ederse, yerini de Ömer Faruk Öz bey ayarladı, Hasan bey ile birlikte memleketimize 32 derslikli imam hatip lisesi ve 1 tane de 300 kişilik yurt ve yanında da 1 tane kapalı spor salonunu TOBB’ye yaptırma sözü aldım. Ben orada çalıştığım süre içerisinde 1 kuruş maaş almadan çalıştım, bana; ‘senin çok emeğin geçti, senin memleketine ne yapalım’ diye sordular. Ben de böyle bir kompleksin yapılmasını talep ettim. Oradaki çocuklar 2 satır Kur’an-ı Kerim okurlar ve yarın ahirette elimde bulunur diye böyle bir talebim oldu" ifadelerini kullandı.

"Hiç Çekincem Yok"

Milletvekili Fındıklı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ben perde önü, perde arkası değil, aleni ve açık Malatya'nın emrindeyim. Dolayısıyla ben odada yetişmiş bir insanım, odamın ve oradaki arkadaşlarım ne emrediyorsa, onu gider takip ederim. Bugüne kadar da bunu yaptım; bundan sonra da yapmaya devam ederim. Yalnızca onlar değil, sanayide kim ararsa, memlekette yatırım yapan herkes benden neyi talep ediyorsa, sonuna kadar bu bilgi ve birikimimi Malatya'nın lehine kullanırım. Bu noktada hiç çekincem yok. Açık ve netim. Kardeşlerimden ve arkadaşlarımdan fevkalade memnunum."

"TSO’nun politize edildiği" şeklindeki iddialar üzerine ise Fındıklı, "Evet, MHP destek olacağını söyledi, CHP destek olacağını söyledi. Onlar politize olmuyor, ama Mücahit Fındıklı kendi yetiştiği oda, esnafın içinden çıkmış biri olarak tekrar kardeşlerine destek oluyor diye politize oluyor. Onu da toplumun takdirine bırakıyorum. Bu kadar basit ve açık" diye konuştu.

"Kan Davası Haline Gelmesin"

TSO seçim sürecinde Malatya’da birlik ve beraberliği kimsenin bozmaya hakkının olmadığını söyleyen Fındıklı, şunları kaydetti: "Herkes ağzından çıkan lafa dikkat edecek. Siz eğer TSO politize oluyor diyorsanız, siz kampanyalarınızda hem MHP ve hem de CHP’nin desteğini alarak, basında desteklerini alarak ve yanınızda olarak aynı seçime giriyorsunuz. Siz nesiniz diye o zaman sormazlar mı? Beni buradaki yarışmaların içine kimse çekmesin. Arkadaşlarım gruplarında çok iyi çalışıyorlar. Ben de elbette onları takip ediyorum. Çok iyi de çalışıyorlar, aslanlar gibi de çalışıyorlar. Millet neye karar verirse, o da bizim başımızın tacıdır. Bu kadar basit. Bu işi kan davası haline getirmenin de kimseye bir faydası yok. Malatya'daki birlik ve bütünlüğü bozmaya yönelik kimsenin hakkı da yok, herkesin insaflı olması lazım. Sanayiciler otururlar; kendi aralarında birini seçerler. Baroların seçimi olur; avukatlar otururlar, kendi aralarında birini seçerler. Mimarların seçimi olur; mimarlar otururlar, kendi aralarında birini seçerler. Lüzumlu, lüzumsuz herkesin bu işe elini sokuyor olması, o elin sahiplerine de zarar verir. Yazık, günah... TSO, herkese hizmet edecek, hepimizin odası. Burası senin, burası benim, burası şucunun, orası babamın oğlunun demenin bir anlamı yok. Böyle bir şehirde olmaz, böyle bir yönetim anlayışı da olmaz. Ben ayrıldım, siyasete gittim. Ben asla odaya karışmadım. Kimse de haksızlık yapmasın. Benim üzerimden giderek oradaki arkadaşlarımıza bir takım faturalar çıkartmak, kimseye yakışmaz. Ben buradayım. Halen hayattayım. Benden hesap sormak isteyen varsa; ben hep gelip gidiyorum, çıkar karşıma oturur benden hesabını sorar. Ben de hesabımı veririm. 3 defa benim karşıma çıktılar, 3 defa da ben milletime hesap vererek geldim. Yine de gelip siyasete girdim, milletime hesabımı vererek geldim. Ben kapalı kapılar ardında olmadım. Hep meydanlarda oldum. Açık, aleni ve şeffaf oldum. Şu anda da siyaset yapıyorum; açık ve aleni siyaset yapıyorum. Söyleyecek sözü olan bana söylesin. Benim üzerimden bir başkasından hesap sormanın bir anlamı yok. Şu olabilir; ‘biz ona karşı 3 defa yenildik’ olabilir. Ben böyle bir şeyi asla ve asla düşünmedim. Kimseden asla ve asla intikam almak, kimseden asla ve asla gururlanmak adına bir şey yapmadım. Ama bu memleketin birliğine, beraberliğine, bu memleketin kardeşliğine, bu memleketin kaynaşmasına katkı sağlamamamız lazım. Bu yalnızca Mücahit Fındıklı’nın görevi değil; bu herkesin görevi. Bu memlekette yaşayan herkesin görevidir. Hepimiz bu memleketin birliğine, dirliğine katkı sağlamak zorundayız. Sünni Alevi ile kucaklaşmak zorundadır, sağcı solcu ile kucaklaşmak zorundadır. Fakir zengin ile kucaklaşmak zorunda. Biz beraber yaşamak zorundayız. Burası bizim vatanımız, burası bizim memleketimiz, dolayısıyla biz birbirimizin ölüsünde, düğününde kucaklaşacağız ve yüz yüze bakacağız."

"Yazılarla Gönderme Yapıyorlar"

Fındıklı, konuşmasının devamında, "Biri gelir el değişir. Şehir için makul olanın etrafında toplanmamız gerekir. Yoksa burası Ahmet’in olsun, burası Mehmet’in olsun, kimse ganimette paylaşmasın. Burası bizim ortak muhafaza etmemiz gereken, huzurunu, sağlığını, refahını sağlamamız gereken memleketimiz. Bunun için gayret sarf etmemiz lazım" şeklinde konuştu. Milletvekili Fındıklı, sözlerini şöyle tamamladı: "‘Odaya siyaset yapacak’, ‘Fındık kabuğunu doldurmuş Mücahitler’ diyerek böyle dolaylı dolaylı yazılar filanda yazmışlar. İşte; ‘Hz. Ömer’in adaletini beklediğimiz, özünden sapmış’ bilmem ne diye bir başka yere gönderme yapmışlar. Bu tip yazılar da okuyorum. Bunlar hoş şeyler değil. Bun burada oturuyorum, meydanlarda geziyorum, sağda, solda geziyorum, memleketimdeyim, kimin bana ne söyleyeceği varsa, telefonu açsın, gelsin. Hem çayımı içsin, hem yemeğimi yesin, hem de benden ne soracaksa benden sorsun."

Fotoğraf: Görüş Gazetesi Arşivi

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız