Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, memur ve memur emeklilerinin maaşlarında 2020'nin birinci altı aylık döneminde yüzde 3,5, ikinci altı aylık döneminde yüzde 3, 2021'in birinci altı aylık döneminde yüzde 3, ikinci altı aylık döneminde de yüzde 2,5 oransal artış yapılmasını teklif ettiklerini bildirdi.
Yaklaşık 3 milyon 200 bin memur ile 2 milyona yakın memur emeklisinin 2020 ve 2021 yıllarındaki mali ve sosyal haklarının belirleneceği 5. Dönem Toplu Sözleşmesi kapsamında dördüncü toplantı, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının ev sahipliğinde yapıldı.
Selçuk, Reşat Moralı Salonu'ndaki toplantıda, Kamu İşveren Heyeti adına hükümetin zam teklifini açıkladı.
Görüşmelerde, kamu bütçesinin imkan verdiği sınırlar içerisinde hareket etmek, uygun ve makul bir noktaya varmak zorunda olduklarını belirten Selçuk, şöyle devam etti:
"Kamu çalışanlarımızın maaşlarında 2020'nin birinci 6 aylık döneminde yüzde 3,5, ikinci 6 aylık döneminde yüzde 3, 2021'in birinci 6 aylık döneminde yüzde 3, ikinci 6 aylık döneminde de yüzde 2,5 oransal artış yapılmasını, her 6 aylık dönem sonunda gerçekleşen enflasyon oranının, o 6 aylık dönemde yapılan artış oranını aşması halinde ise aradaki farkın bir sonraki 6 aylık dönemin başlangıcından itibaren kamu çalışanlarının aylık ve ücretlerine yansıtılmasını teklif ediyoruz."
"Süreçleri dijital hale getirmeye yönelik çalışmalarımızı başlattık"
Bakan Selçuk, sendika ve konfederasyonların görüşme süreci öncesinde 800'ü aşkın talebi kendilerine ilettiğini anımsatarak, bu talepler üzerinde yoğun çalışmalar yapıldığını söyledi.
Oluşturulan komisyonlarda hem 11 hizmet koluyla ilgili yetkili sendikaların taleplerini hem de kamu görevlilerinin geneline ilişkin Memur-Sen'in taleplerinin müzakere edildiğini belirten Selçuk, "Bu taleplerin ilerleyen zamanlarda ilerleyen süreçlerde daha pratik olarak değerlendirmeleri için süreçleri dijital hale getirmeye yönelik çalışmalarımızı da başlattığımızı ifade etmek isterim. İnşallah bundan sonraki sözleşmelerde bu süreçler daha hızlı ve daha pratik olarak devam edecek." bilgisini verdi.
"Sendikalaşma oranı yüzde 67'ye ulaştı"
Selçuk, kamu görevlilerinin devlet tarafından yürütülen kamu hizmetlerinin en önemli aktörleri olduğunu dile getirerek, şöyle konuştu:
"Bu anlamda, kamu görevlilerimizin talepleri ile ilgilenmeyi, katılımcı yönetim anlayışımızın önemli bir parçası olarak görmekteyiz. Kamu görevlileri sendika ve konfederasyonları ile beraber çözümler üretmeyi önemsiyoruz. Ayrıca tarihsel olarak sendikal alanda gösterdiğimiz ilerleme de ülkemiz açısından gurur verici. Kamu çalışanlarımızın örgütlenme hakkını elde etmesinden sonra, özellikle AK Parti iktidarları döneminde, kamu görevlileri sendikacılığında sendikalaşma oranı artan bir seyir izledi. 2002'de yüzde 48 olan sendikalaşma oranı, bu yıl yüzde 67'ye ulaştı. Burada, kamu görevlileri sendikacılığıyla ilgili yapılan iyileştirmelerin etkisi olduğunu özellikle belirtmek isterim."
En düşük devlet memuru maaşı 3 bin 700 lirayı aştı"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde pek çok düzenlemeyi hayata geçirdiklerini vurgulayan Selçuk, bunlar arasında kamu görevlilerinin mali ve sosyal hakları için toplu sözleşme imkanı sunan 2010 Anayasa Referandumunun geldiğini söyledi.
Selçuk, 2012'de yürürlüğe giren yasa doğrultusunda toplu görüşme sisteminin toplu sözleşmeye dönüştüğünü ve ardından dört toplu sözleşme yapıldığını anımsatarak, şunları kaydetti:
"Kamu personelinin bütçedeki artan payına rağmen, AK Parti iktidarları döneminde enflasyonun üzerinde maaş artışları sağlayarak kamu çalışanlarımızın alım gücünü korumayı da başardık. 2002'de 392 lira olan en düşük devlet memuru maaşı bu yılı temmuz ayı itibarıyla 3 bin 700 lirayı aşmış durumda. Böylece enflasyondan arındırılmış şekilde reelde yüzde 102 oranında bir artış sağlamış olduk. Ortalama devlet memuru maaşı ise 2002'de 578 lirayken, yine bu yılın temmuz ayı itibarıyla 4 bin 481 liraya yükselmiş durumda. Bu da yine enflasyondan arındırılmış şekilde baktığımızda reelde yüzde 65 oranında bir artışa tekabül ediyor. Bu başarı tablosunda elbette hepimizin payı var."
"Kamu personel giderlerinin bütçedeki payı yüzde 30'u geçti"
Bakan Selçuk, toplu sözleşme tekliflerinin bütçe gerçeği ve koşullarından bağımsız şekilde değerlendirilemeyeceğini belirterek, 2002'de yüzde 18 olan kamu personel giderlerinin bütçe içerisindeki payının bugün yüzde 30'u geçtiğine dikkati çekti.
"Maaşlarda yapılacak bir puanlık artışın mali etkisinin 5 milyon çalışana çarpan etkisi düşünüldüğü zaman vereceğimiz teklifin enflasyon beklentimiz çerçevesinde ve kamu bütçesi sınırları çerçevesinde kümülatif oranının mali ve sosyal açıdan dengede olduğu aşikardır." diyen Selçuk, şunları söyledi:
"Kamu çalışanlarımızın maaşlarında 2020'nin birinci altı aylık döneminde yüzde 3,5, ikinci altı aylık döneminde yüzde 3, 2021'in birinci altı aylık döneminde yüzde 3, ikinci altı aylık döneminde de yüzde 2,5 oransal artış yapılmasını, her altı aylık dönem sonunda gerçekleşen enflasyon oranının, o altı aylık dönemde yapılan artış oranını aşması halinde, aradaki farkın bir sonraki altı aylık dönemin başlangıcından itibaren kamu çalışanlarının aylık ve ücretlerine yansıtılmasını teklif ediyoruz."
Pazarlıkta son tarih 20 Ağustos
Hükümetin sunduğu teklif üzerine Kamu İşveren Heyeti ile memur sendikalarına zam görüşmeleri sürecek. Pazarlıklar, yasal takvim gereği 20 Ağustos'a kadar (olumlu ya da olumsuz) bir şekilde sonuçlanacak.
Görüşmelerde anlaşma çıkmaması halinde, konu Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna taşınacak. Kurul, en geç ay sonuna kadar karar verecek ve bu karar bağlayıcı olacak.
Konfederasyonların talepleri
Toplu sözleşme masasında 11 hizmet kolunun tamamıyla yetkili konfederasyon olan Memur-Sen, taban aylığa seyyanen 200 lira, ilk yıl yüzde 8+7, ikinci yıl yüzde 6+6 zam ve birinci yıl yüzde 3, ikinci yıl yüzde 2 refah payı talebinde bulunmuştu.
Türkiye Kamu-Sen ise taban aylığa seyyanen 600 lira, ilk yıl yüzde 10+10, ikinci yıl yüzde 8+8 zam ve her 2 yıl için yüzde 3 refah payının yanında, memurlara da bayram ikramiyesi ödenmesini talep etmişti.
Pazarlık masasının diğer üyesi KESK, 2020 için toplam yüzde 38 artış, 2021 yılı için de 2020 enflasyonu artı 3 puan refah payı istemişti.
"Yeni teklif bekliyoruz"
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, hükümetin memur ve memur emeklilerine 2020-2021 yılları için yaptığı zam teklifine dair, "Yeni bir teklif bekliyoruz, bu teklifi yok sayıyoruz." dedi.
Yaklaşık 3 milyon 200 bin memur ile 2 milyona yakın memur emeklisinin 2020 ve 2021 yıllarındaki mali ve sosyal haklarının belirleneceği 5. Dönem Toplu Sözleşmesi kapsamında dördüncü toplantı, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının ev sahipliğinde yapıldı.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Reşat Moralı Salonu'ndaki toplantıda, Kamu İşveren Heyeti adına hükümetin zam teklifini açıkladı.
Memur-Sen Genel Başkanı Yalçın, toplantının ardından hükümetin teklifiyle ilgili basın mensuplarına değerlendirmelerde bulundu.
Hükümetten makul bir teklif beklerken, "malul" bir teklifin geldiğini ifade eden Yalçın, "Ne Memur-Sen'in teklifleri ne sahanın istekleri ne de piyasanın gerçekleriyle uyumlu bir teklif değil bu." değerlendirmesinde bulundu.
Hükümetin teklifinin düşük olduğunu vurgulayan Yalçın, şöyle konuştu:
"Büyüyen ekonomi yok, güçlü Türkiye yok. Sosyal hukuk devleti yok. Gecikme faizine yüzde 25 zam yapıldı biliyorsunuz. Elektrik ve doğal gaz zammı ortada. Rakam ifade etmeye bile gerek yok. Memur ve emeklilerin giderlerindeki fiyatlar arttı. Bunu bütün çalışan kesim olarak hissediyoruz. Sıra gelir kalemlerindeki artışı yapmadaydı. Bu anlamda bu teklifi son derece cılız buluyoruz. Bu oranlar ne gerçekçi ne de yeterli. Yeni Ekonomik Plan ile dengelemeden bahsedildi ve dengeleme süreci hedeflenmişti. Siyasi irade 'bu dengelemeyi sağlıyoruz' diyor. Kur düştü, faiz oranları düştü, cari fazla var. Bize getirilen teklif kamu görevlilerinin bütçesinde bir dengelemeyi içermiyor. Dolayısıyla, yeni bir teklif bekliyoruz, bu teklifi yok sayıyoruz. Teklif makul bir teklif değil, malul bir teklif. Sayın Bakan, Kamu İşveren Heyeti Başkanı, 'bütçe gerçeği' dedi. Bu teklif ne bütçe gerçeği ile ne de ülke gerçeği ile uyumlu. İkisiyle de uyumsuz. Onun için biz buradan ayrılıyoruz ve yeni bir teklifi bekliyoruz."
"Teklifin revize edilmesi gerekir"
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, hükümetin memur ve memur emeklilerine 2020-2021 yılları için yaptığı zam teklifine dair, "Bu teklifin gözden geçirilerek revize edilmesi gerekir. Şayet revize edilmezse sendikalar da örgütlü bir güç olarak iş bırakma dahil demokratik tepkilerini ortaya koymaktan imtina etmeyecektir." dedi.
Yaklaşık 3 milyon 200 bin memur ile 2 milyona yakın memur emeklisinin 2020 ve 2021 yıllarındaki mali ve sosyal haklarının belirleneceği 5. Dönem Toplu Sözleşmesi kapsamında dördüncü toplantı, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının ev sahipliğinde yapıldı.
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Kahveci, toplantının ardından hükümetin teklifiyle ilgili basın mensuplarına değerlendirmelerde bulundu.
Kendi talepleri ile hükümetin teklifi arasında ciddi bir farkın olduğunu belirten Kahveci, şöyle konuştu:
"Konfederasyon olarak yapılan teklifi kabul etmiyoruz. Gerçekleşen enflasyon üzerinden bir değerlendirme yapılıp, 2020 ve 2021 yılı zamlarının o şekilde masaya getirilmesi gerektiğini dile getirmiştik. Hükümet bırakın gerçekleşen enflasyonu, kendisinin hedef enflasyonu kadar bir artışı dahi masaya getirmedi. Hükümetin kamuoyu ile paylaştığı hedeflediği enflasyon 14,6. Bu rakamların dahi çok çok altında bir teklifle bize geldi. Bu teklifin gözden geçirilerek revize edilmesi gerekir. Şayet revize edilmezse sendikalar da örgütlü bir güç olarak iş bırakma da dahil demokratik tepkilerini ortaya koymaktan imtina etmeyecektir."
Kahveci, yetkili konfederasyon Memur-Sen'in teklife karşı ortaya koyacağı kararlılığa destek vereceklerini bildirerek, "Bu rakamları biz hiçbir şekilde müzakere edilebilir görmüyoruz. En düşük devlet memuru maaşına yansıması 105 lira." dedi.
Oransal artış dışındaki taleplerine karşılık bulamadıklarını da aktaran Kahveci, refah payı ve bayram ikramiyesi gibi taleplerine hükümetten bir karşılık gelmediğini söyledi.
"Pazarlık edilebilir, görüşülebilir bir teklif olsaydı bu değerlendirilirdi"
KESK Genel Sekreteri Ramazan Gürbüz de basın mensuplarına yaptığı açıklamada, hükümetin teklifinde 3600 ek göstergenin, ek ödemelerin emekliliğe yansıtılmasının, sözleşmelilerin kadroya geçirilmesinin ve vergi yükünün hafifletilmesinin olmadığını dile getirdi.
Hükümetin 2020'nin birinci altı aylık döneminde yüzde 3,5, ikinci altı aylık döneminde yüzde 3, 2021'in birinci altı aylık döneminde yüzde 3, ikinci altı aylık döneminde de yüzde 2,5'luk zam teklifini eleştiren Gürbüz, şunları kaydetti:
"Yapılan vahim bir teklif. Ülkedeki halkın enflasyonu yüzde 30. Yüzde 30 enflasyona yüzde 3 teklif vermek alay etmektir. Bunu kabul etmek mümkün değildir. Açlık sınırının 2 bin 100 lira, yoksulluk sınırının 6 bin 800 lira olduğu bir ülkede siz kamu emekçisine yüzde 3 teklif edemezsiniz. Yüzde 3 teklif şu demektir; bu masa kamu emekçilerine ve ilgili konfederasyonları manipüle etmeye yönelik biçimsel bir masadır. Pazarlık edilebilir, görüşülebilir bir teklif olsaydı bu değerlendirilirdi."
Ankara, AA