SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"İlk Depremde Binada Çatlak Yoktu.."

A- A+ PAYLAŞ

Malatya'da, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023'teki ikinci depremde yıkılan ve 3’ü çocuk 7 kişinin hayatını kaybettiği Beydağı Otel davasına devam edilirken, mahkemede binada yapılan tadilatlar gündeme geldi.

Malatya Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 6 Şubat'ta Kahramanmaraş'ın Elbistan ilçesi merkezli 7,6 büyüklüğündeki depremde yıkılan, 3'ü çocuk 7 kişinin hayatını kaybettiği Malatya çarşı merkezindeki Beydağı Otel'e ilişkin aralarında dönemin kamu görevlilerinin de olduğu 5 sanık hakkında "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 22 yıl 6'şar aya kadar hapis cezası talep ediliyor.

Malatya 1.Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya; tutuksuz sanıklar Ö.Ş, M.H.B, A.Y., A.T.Ü., M.B. ile müştekiler, sanık ve müşteki avukatları katıldı.

Duruşmada savunması alınan tutuksuz sanık M.H.B, 1993-1999 yılları arasında Malatya Belediyesi’nde imar işlerinde görevli olduğunu ifade ederek, “Beydağı Oteli hatırlıyorum; 1994 ve 1996 yıllarında belediyeye bir tadilat projesi sunmuşlardı. Bu tadilat projelerini onayladım. Yapılan işlemlerin hiçbiri taşıyıcı sisteme etki edecek çalışmalar değildi. Taşıyıcı sisteme etki edecek hiçbir şey yapmadım” dedi.

Sanık M.H.B, o dönemde belediye olarak mimari projeye uygun olup olmadığına baktıklarını ve uygunluğuna göre projelere onay verdiklerini ancak denetleme gibi bir görevlerinin olmadığını, kamu adına denetleme görevini fenni mesullerin yaptığını söyledi.

Tutuksuz sanık A.Y. ise mahkemedeki savunmasında, 1994 ila 2020 yıllarında Malatya Belediyesi’nde imar işlerinde görevli olduğunu ifade ederek, binanın ilk ruhsatının 1987 yılında alındığını, 1990 ila 1994 yılları arasında tadilat yapıldığını, en son yapılan 1994 yılında yapılan tadilatın iptal edilerek 1990 yılında tadilata geri dönüldüğünü söyledi.

Tutuksuz sanık Ö.Ş., Beydağı Otel’in 1987 yılında mimari projesini yaptığını kaydederek, “Binayla ilgili ruhsattaki ilk imza bana ait. 1987’de mimari projesini yaptım ama 1990 yılının başına kadar bina inşaat sürecine dönmedi. Uzun süre binanın inşaatına başlanmadı. 1989 yılının yedinci ayında ben ofisimi kapattım ve artık serbest mimarlık yapmadım. 1987’de otelin mimari projesini çizdikten sonra binayla ilgili herhangi bir şey yapmadım. Binada sonradan tadilat yapılmış ve tasarım proje değiştirilmiş. 1987 yılında ruhsatına imza attığım projenin esası yok. Tasarımın dışına çıkılmış. Çatı katı da kapatılmış, bu işlemin hafif malzemeyle yapılmış olacağımı düşünmüyorum” beyanında bulundu.

Tutuksuz sanık A.T.Ü ise binayla ilgili fenni mesul görevinin sadece çatı tadilatı için olduğunu söyledi. Sanık A.T.Ü., “Binanın geneliyle ilgili fenni mesul değilim. Çatı katı için fenni mesul olarak görev yaptım. Çatı tadilatı da hafif malzemeyle yapıldı. Bu statiği bozacak nitelikte değildir” iddiasında bulundu.

Tutuksuz sanık A.T.Ü, mahkemedeki savunmasında ayrıca, binanın 1987 ila 1996 yılları arasında yapılıp yapılmadığı konusunda belirsizlik olduğunu da ifade ederek, “Binayla ilgili belediye tadilat projesine onay vermiş olsa da binanın o dönemde kaçak olarak yapılması ya da hiç yapılmamış olması ihtimali de bulunmaktadır” dedi.

SEGBİS ile duruşmaya katılan tutuksuz sanık M.B. ise 1990-1999 yılları arasında Malatya Belediyesi’nde imar müdürü olarak görev yaptığını kaydederek, “Tadilat projelerini personeller inceler ona göre gerekli onayı verirdik. Dışarıda herhangi bir işlem yapmamız söz konusu değildir. Tadilat talebi geldiğinde mühendis arkadaşlarımız inceleme yaparlar, yerine gidilmesi gerekiyorsa giderler. Bu bina için yerine gidip gitmediklerini bilmiyorum” beyanında bulundu.

“DİĞER BİNALARIN ÜZERİNE DEVRİLMESİYLE OTEL YIKILDI”

Müşteki Elif Nur Acı, Beydağı Otel’i dedesi Nurettin Acı’nın yaptığını ifade ederek, “Burada sanıklar doğru olmayan ifadeler kullanıyorlar. Binada yapılan tadilatların yükü artırdığı kesin. Dedemin kaçak bir işlem yaptığını düşünmüyorum. İnşaatta gecikme olmuş. Dedemin kötü bir müteahhit olduğunu düşünmüyorum. Binada kullanılan malzemede sorun yoktur. Sorun proje ve tadilattan kaynaklıdır” dedi.

Mahkemede tanık olarak dinlenen Arif Acı, binanın 1989 yılında yapıldığını hatırladığını ifade ederek, “6 Şubat’ta ilk depremden sonra ağabeyimle otele gittik. Otelin odalarını ve bütün her yerini inceledik herhangi bir çatlak ya da sorun yoktu. İkinci depremde bina 20-25 saniye yıkılmadı. Enkaz kaldırma çalışmalarında arkasındaki binanın tabliyesi üzerine devrilmişti. Diğer binaların üzerine devrilmesiyle otel yıkıldı” dedi.

Acı, binanın çatı katındaki restoranın 1996 yılından sonra odalara dönüştürüldüğünü, yıkıldığı zaman son halinin oda olduğunu söyledi.

Mahkeme, ikinci depremde yıkılan Beydağı Otel ile ilgili bilirkişi raporu alınmasına karar vererek, duruşmayı 21 Ocak 2025’e erteledi.  

7 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ

Kahramanmaraş merkezli ikinci depremde yıkılan Beydağı Otel’in enkazında kalan Hira Ecrin Baykal (10), İlahe Hasanzade (50), Rana Ökten (51), Raziye Baykal (41), Selami Acı (52), Selami Acı (4) ve Suat Acı (2) hayatını kaybetmişti.

5 SANIK YARGILANIYOR..

Malatya Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 6 Şubat'ta Kahramanmaraş'ın Elbistan ilçesi merkezli 7,6 büyüklüğündeki depremde yıkılan, 3'ü çocuk 7 kişinin hayatını kaybettiği Malatya çarşı merkezindeki Beydağı Otel'e ilişkin aralarında dönemin kamu görevlilerinin de olduğu 5 sanık hakkında "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 22 yıl 6'şar aya kadar hapis cezası talep ediliyor.

Binanın statik ve proje müellifi Mehmet Şerif Yenier ile otel işletmecileri Nurettin Acı ve Selami Acı'nın vefat etmiş olmaları nedeniyle haklarında işlem yapılamadığı bildirildi.

malatyahaber.com- AA

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

2 yorum yapılmış

  • LEVENT YEROĞLU (16 saat önce)
    bina 1980 lerde yapılmış. 2020 sivrice depremine (6,8 şiddetinde), 6 şubat 2023 saat 4,17 de 7,8 şiddetinde saat 4,28 de 6,8 şiddetinde ki depremlere dayanmış. sonrasında saat 13,24 de ki 7,4 şiddetinde ki depreme de tanık ifadesine göre 25 sn dayanabilmiş. 1975 deprem yönetmeliğine göre, zemin etüdü olmayan, düz demirli, elle beton dökülen bir binanın daha kaç depreme dayanmasını bekliyoruz...
    %100
    %0
    Yanıtla
  • İSMAİL (18 saat önce)
    gidecek bir yer bulamamışlar mı ben olsam arkama bakmadan kaçardım biz yandık bari siz yanmayın
    %100
    %0
    Yanıtla