Başbakan Recep Tayyip Erdoğanın bazı açılışlar yapmak üzere bulunduğu Malatyada, İnönü Üniversitesinde de açılış törenlerine katılmasıyla ilgili olarak Cumhuriyet Gazetesi yazarlarından Orhan Bursalı İnönü Üniversitesinde Neler Oluyor? başlıklı yazısında açılışı yapılan birim ve ünitelerin önemli kısmının eski rektör Prof.Dr. Fatih Hilmioğlu dönemine ait olduğunu öne süren bir yazıyı kaleme aldı.
Bursalı'nın yazısı şöyle:
İnönü Üniversitesinde Neler Oluyor?
Dün Başbakan, İnönü Üniversitesinde bazı binaların açılışını yaptı. Bunların büyük çoğunluğu, kendisi şimdi hastanede olan Ergenekon sanığı Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu döneminde planlanmış, inşaatlarına başlanmış ve dahası bir kısmı tamamlanmış binalardı! Bu iktidarın rektörü açılış töreninde Hilmioğlunu saygıyla andı mı, teşekkür etti mi, yoksa bu binaları kendi eseri gibi mi gösterdi? Acaba Başbakan, rektöre bunları sen mi yaptın, diye sordu mu?
8 yıllık rektörlük döneminde İnönü Üniversitesi ne güzel yerleşkesiyle, bilimsel etkinlikleriyle ve araştırma kapasitesiyle evrensel bir üniversite kimliği kazandıran Hilmioğlu, onlarca bina için şimdiki rektör gibi siyasilere şov yapma olanağı sunmamıştı!
Bu arada, İnönü Üniversitesinde başka ilginç olaylar da oluyor!
***
Geçen hafta Cumhuriyette yayımlanan bir haber: İnönü Üniversitesi Rektörlüğü, 10 Kasımda Anıtkabiri ziyaret etmek isteyen bir grup öğrenciye güvenliği sağlayamayız gerekçesiyle izin vermedi!
Üniversitenin fakültelerinde de, dünkü tören öncesinde, öğretim üyeleri arasında bugüne kadar görülmemiş bir uygulamaya başvuruldu ve öğretim üyeleri arasında törene katılacaklar-katılmayacaklar listesi dolaştırıldı! Öğretim üyeleri arasında adeta bir fişleme yapıldı!
Örneğin Eğitim, Tıp ve Fen fakültelerinde dolaştırılan kâğıtta şöyle deniyordu:
Sayın Başbakanımız Recep Tayyip ERDOĞANın 14.11.2009 Cumartesi günü üniversitemizdeki bazı birimlerin açılışını yapmak üzere bir tören düzenlenecektir. Üniversitemizin web sayfasında duyurulan tören programına katılmak isteyen öğretim elemanlarımızın planlama ve güvenlik gerekçeleri ile Dekan Sekreterini 4160 Nolu telefondan arayarak 10.11.2009 Salı günü saat 12.00ye kadar adlarını yazdırmaları gerekmektedir. Bilgilerinizi rica ederim Eğitim Fakültesi Dekanlığı.
Dekanlıklar aracılığı ile gönderilen bu yazılara ekli olarak bir de imza çizelgesi bulunuyordu ve Başbakanın katılacağı törene katılacağım/katılmayacağım hanelerinin işaretlenmesi isteniyordu!
Konuştuğum öğretim üyeleri Törene katılacağını bildirmemiş olanlar ise, daha sonra istese de bu toplantıya gidemeyeceklerdi diyor ve ekliyorlar: Bugüne kadar Kenan Evrenden Denktaşa kadar tüm Cumhurbaşkanlarını ağırlamış bir üniversitede Başbakanın yapacağı ziyarette üniversitenin öğretim üyelerinden korkuyorlar.
Sadece korkuyorlar mı? Yoksa herkesi katılmaya mecbur mu ediyorlar ve böylece bir tür fişleme mekanizmasını mı devreye sokuyorlar?
Eğer, gerçekten güvenlik gerekçesiyle katılımı tam denetlemek gayretiyle böyle bir uygulama yapıldıysa, korku dağları sarmış yorumunu yapacağız Ne ayıp!
***
Başbakanın açılışını yaptığı binalara bakalım:
Devlet Konservatuarı daha önceden üniversitede hizmete girmişti. Şimdi üstüne üstlük ilahiyatçı öğretim üyesi bile var! Projesi yeniden çizilerek hizmete sokuldu!
Diş Hekimliği, Hilmioğlu döneminde kurulmuş bir fakülte. Ancak hizmet vermeye başlayamamıştı. Şimdi Tıp Fakültesinin Kadın ve Çocuk Hastalıkları Binası Diş Hekimliği olarak tahsis edildi ve o binanın açılışı yapıldı. Bu bina da 2005ten beri inşa ediliyordu.
Tıp Fakültesi derslikleri amfiler olarak Hilmioğlunca temeli atılmıştı.
Tacan Kampusu, Hilmioğlunun 2. Ordudan üniversiteye kazandırdığı ikinci bir kampus alanıdır. O alanda yer alan askeri binalar Hilmioğlu döneminden itibaren restore edildi.
Petrol Analiz Laboratuarı Hilmioğlu döneminde üniversiteye kazandırıldı. (EPDK ile sözleşme yapılarak) Meslek Yüksek Okulu Makine Laboratuarı da Dünya Bankası ve Avrupa Birliği fonlarından destekli bir Hilmioğlu projesi. Bu laboratuarın cihazları büyük oranda Hilmioğlunun son döneminde üniversiteye gelmişti.
Yeni rektörlük döneminin belki tek eseri, hastanede ek üniteler olarak kurulan inme merkezi, kemik iliği merkezi ve engelli çocuklar merkezidir, diyor öğretim üyeleri.
***
Yeni yönetim, Hilmioğlunun eserlerini sahiplenirken, üniversitede henüz bilimsel ve liyakate dayalı atama kriterlerini belirlemiş değil, ama üniversite kadrolarına 1.5 yılda 300 kadar atama yapıldı!
Yani tam bir siyasi kadrolaşma politikası! Bu 300 atamanın bilimsel liyakatlarını nasıl ölçtü yönetim?
Bu arada Hilmioğlu döneminde ise üniversiteye kadro verilmediği ve öğretim üyesi sayısının 400de kaldığı da biliniyor!
Malatya Üniversitesine kazandırılan bilimsel niteliklerde ise hızla gerileme var!
Ama açılışlar, sahiplenmeler, siyaset şovu ve siyasi, dinci ve ideolojik sürüyor!
FOTOĞRAF: İnönü Üniversitesi'nde 14 Kasım Cumartesi günü yapılan toplu açılış töreninden (İHA)