SON DAKİKA
SON DEPREMLER

İnönü Üniversitesi'nin Kuruluşunun 47. Yıldönümü

İnönü Üniversitesi'nin Kuruluşunun 47. Yıldönümü
A- A+ PAYLAŞ

İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay, üniversitenin kuruluş yıldönümünü nedeniyle yaptığı değerlendirmede, ''Üniversitemiz, şehrimizin, bölgemizin ve ülkemizin sosyal, kültürel, ekonomik ve sanatsal gelişimi ile bilimsel kalkınmasına katkı sunma misyonunu başarıyla yerine getirmektedir” dedi.

İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay, yaptığı açıklamada İnönü Üniversitesi’nin 47. Yıldönümü kutladı. Kızılay açıklaamasında, “Üniversitemiz, 28 Ocak 1975’te Türkiye Büyük Millet Meclisinde, 25 Mart 1975’te ise Cumhuriyet Senatosu’nda görüşülerek kabul edilen ve 3 Nisan 1975 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 1872 sayılı İnönü Üniversitesi Kanunu ile kurulmuştur.

İkinci Cumhurbaşkanımız İsmet İnönü’nün 25 Aralık 1973’te vefatı üzerine Malatya’ya açılması düşünülen üniversitenin İnönü Üniversitesi adıyla kurulması için milletvekili ve senatörlerin hazırladıkları kanun, Meclis’te görüşülerek kabul edilmiş ve üniversitemiz kuruluş kanununa göre Türkiye’deki üniversiteler arasında 14. sırada Temel Bilimler ve Eğitim olmak üzere iki fakülte ile kurulmuştur. Karakavak’ta bulunan Tarım ve Köy İşleri Bakanlığına bağlı Hayvan Sağlığı Memurları Okulunun, şimdiki adıyla Sadreddin Konevî Anadolu İmam Hatip Lisesi binasının tahsis edilmesiyle İnönü Üniversitesi, 1976-1977 Eğitim - Öğretim Yılı itibariyle Temel Bilimler Fakültesinin Matematik Bölümüne 40, Fizik ve Kimya Bölümlerine otuzar olmak üzere toplam 100 öğrenci ile eğitim ve öğretime başlamıştır. 1984 yılında ise şu andaki mevcut yerleşkesine geçmiş ve hızla gelişmeye başlamıştır” ifadelerine yer verdi.

İnönü Üniversitesi’nin, bünyesinden iki üniversite çıkarmış, iki üniversitenin de kuruluşuna hamilik yapmış anaç bir üniversite olduğuna dikkat çeken Kızılay, “Üniversitemizin Adıyaman il sınırları içerisinde üniversitemize ait yüksek okul ve fakültelerin tek çatı altında birleştirilmesiyle 2006 yılında Adıyaman Üniversitesi kurulmuştur. Yine üniversitemize bağlı iki fakülte, bir yüksek okul ve sekiz meslek yüksek okulu ile bu birimlerdeki akademik ve idari personel 2018 yılında Kurucu Rektörlüğünü üstlendiğimiz Malatya Turgut Özal Üniversitesine devredilmiştir. Üniversitemiz ayrıca Batman Üniversitesi ile Mardin Artuklu Üniversitelerinin kuruluşlarına da hamilik yapmıştır” şeklinde açıklayıcı bilgi verdi.

Kızılay, “47 yıllık köklü ve güçlü bir geleneğin temsilcisi olan üniversitemiz, 39 ülkeden 1219’u uluslararası olmak üzere 40 bine yakın öğrencisi, 150 bini aşan mezunu, 6 bin 200 akademik ve idari personeli ile ülkemizin ve dünyanın en saygın yüksek öğretim kurumlarından biridir. 7 bin dekarlık Merkez Yerleşkesi sadece ülkemizin değil, dünyanın da en güzel ve yeşil kampüsleri arasında yer almaktadır. Kurumsal yapısı, seçkin personeli ve nitelikli öğrenci profili ile üniversitemiz; 14 Fakülte, 1’i Devlet Konservatuvarı olmak üzere 2 Yüksekokul, 4 Meslek Yüksek okulu, 6 Enstitü, 1 Teknokent ve 31 Araştırma ve Uygulama Merkezi ile sağlık başta olmak üzere şehrimizin, bölgemizin ve ülkemizin sosyal, kültürel, ekonomik ve sanatsal gelişimi ile bilimsel kalkınmasına katkı sunma misyonunu başarıyla yerine getirmektedir” dedi.

Kızılay açıklamasını şöyle tamamladı:

“Bu vesileyle üniversitemizin kuruluşu ve gelişiminde geçmişten bugüne emeği geçen tüm yönetici ve çalışanlarımıza, kamu kurum ve kuruluşlarımıza, sanayicilerimize ve meslek kuruluşlarımıza, sivil toplum örgütlerimize, hayırsever iş insanlarımıza, yerel ve ulusal basınımızın kıymetli çalışanları ile Malatyalı hemşehrilerimize şükranlarımı sunarım. Ayrıca özverili çalışmalarıyla çok önemli başarılar elde eden değerli akademik ve idari personelimiz ile sevgili öğrencilerimize gönülden teşekkür eder, İnönü Üniversitemize bilim ve değer üretme yolunda başarılarla dolu nice yıllar dilerim.”

iha

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

5 yorum yapılmış

  • İlim (2 yıl önce)
    Herkes her kurum her devlet geçmişten geleceğe öz eleştiri yapar, istatistikler yayınlar, uluslararası bilim camiasında nereden geldiğini, nerede olduğunu, nerede olacağını görür, ben ders aldım derse geleceği olur. İlim yuvalarında uluslararası kriterler geçerlidir. Kendi kendinize kriter koyamazsınız. Koyarsanız durum ortadadır. Bu kurumun bir ferdi olmaktan gurur duydum gurur duyacağım ama bu hale getirilmeliydi. İlim torpil kaldırmaz, ilim hile kaldırmaz, hele hele ilim yalanı hiç kaldırmaz. Sahtekarlığı hiç kaldırmaz. Rabbim ilmi isteyene veriyor. Anlayana Saygılarımla Yöneticiler kurumların makamların baki kaldığını anladıklarında çözüm kolay ama.
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Zafer Demir (2 yıl önce)
    Aysun Bay Karabuluttan sonra Üniversiteye gelmiş en vahim Rektör Kızılaydır. Aysun hanımı aslında aratmaz ama gizli iş yapar.
    %64
    %36
    Yanıtla
  • Mustafa evc (2 yıl önce)
    Mezunu olduğum İnönü Üniversitesi gerilemiştir!!Uygulanan yanlış eğitim politikasıyla üniversiteler lise eğitimi bile veremez duruma gelmiştir..Başarı yüzdeleri ve sıralamaları olmadık üniversite sayısı ve kontejyanlarıyla seçici kalifiye öğrenci alımını engellemiştir..2006 da fen edebiyat fakültesi tarih bölümüne 20 30 bin sıralamayla giriliyorken şuan 400 500 bin sıralamayla öğrenci alınıyor..Ve bu yıl baraj puanları bile kaldırıldı..Bir öğretim üyesi yahu bu sıralamayla ben araştırmacı öğretmen mühendis yetiştiremem diyor mu?Sayın rektör elinizi vicdanınıza koyup bu yanlış diyebiliyor musunuz?
    %75
    %25
    Yanıtla
  • Iyi de buna yök karar veriyor, üniversiteler ya da rektörler degil
    %23
    %77
    Yanıtla
  • Mustafa evc (2 yıl önce)1649070801 isimli kullanıcı yorumuna
    Ben de onu diyorum rektör öğretim üyesi eğitimci neden ses çıkarmıyor..Bu sistemle üniversitem lise düzeyine bile erişemiyor diyebiliyor mu?
    %100
    %0
    Yanıtla