ADAY OLMAMASINA RAĞMEN POTAYA GİREN İSİM.. Prof. Dr. Ahmet Kızılay’ın 28 Temmuz 2016 tarihinde başlayan 4 yıllık İnönü Üniversitesi Rektörlüğü görev süresi 28 Temmuz 2020 tarihinde dolmuş; Yükseköğretim Kurulu (YÖK), 23 Haziran 2020 tarihinde, İnönü Üniversitesi’nin yanı sıra 15 üniversitede daha yeni rektör ataması süreci başlatmıştı.
Doğrudan YÖK’e yapılan başvurularla başlayan rektör atama süreci, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzaladığı 14 Ağustos 2020 tarih ve 2020/411 sayılı Cumhurbaşkanlığı Atama Kararı ile sonuçlanmış, 16 üniversiteye rektör atanmış, bu kapsamda Prof. Dr. Ahmet Kızılay, İnönü Üniversitesi Rektörlüğü görevine ikinci defa getirilmişti.
Yaklaşık iki ay süren rektör atama sürecinde, İnönü Üniversitesi Rektörlüğü’ne kimin atanacağının yanı sıra, rektör adayı olarak kimlerin başvuruda bulunduğu da merak konusu olmuştu.
YÖK’ün, rektörlük için başvuruda bulunan adayların isimlerini kamuoyuna açıklamama konusundaki katı tutumu, ikisi dışında, diğer adayların kendilerinin aday olduklarına dair açıklama yapmaması, bugüne değin İnönü Üniversitesi Rektörlüğü’ne talip olan isimlerin söylenti düzeyinde anılmasına yol açıyordu.
Malatyahaber.com, gazeteciliğin fikri takip ilkesi ile yürüttüğü çalışmalar sonucunda, İnönü Üniversitesi Rektörlüğü için adayların isimlerine ulaştı.
Prof. Dr. Ahmet Kızılay’ın dışında 14 adayın daha İnönü Üniversitesi Rektörü olmak için başvuruda bulunduğunu gösteren aday listesine göre, bu adaylardan 8’i İnönü Üniversitesi’nin çeşitli fakültelerinde görev yaparken, 7 adayın ise Malatya dışındaki üniversitelerde görev yaptığı öğrenildi.
Adaylardan, Prof. Dr. Turgay Seçkin, daha önce İnönü Üniversitesi (2004) ve Malatya Turgut Özal Üniversitesi için rektör adayı olurken, Prof. Dr. Cengiz Ara da 2016 yılında yapılan rektör adaylarını belirleme - sıralama seçiminde aday olmuş ve 35 oy almıştı.
Listedeki rektör adaylarından ikisinin ise aynı zamanda Fırat Üniversitesi Rektörlüğü için de başvuru yaptığı öğrenildi.
AKP Malatya Milletvekillerinden görüş alındı
Üniversite rektörlerinin atanmasına ilişkin yasal prosedür son iki yılda birkaç defa değiştirildi. En son yapılan değişiklik ile rektör ataması yetkisi tümüyle Cumhurbaşkanı’na devredildi.
Yükseköğretim Kanunu’nun 13. Maddesine göre, devlet üniversitelerine rektör atama prosedürü, YÖK’e doğrudan yapılan başvurular arasından Cumhurbaşkanı’nın uygun gördüğü adayın atanması ile tamamlanıyor.
Ancak, resmi prosedürün dışında işleyen bir başka süreç de bulunuyor. YÖK, ‘adayları tanıma’ amaçlı mülakata çağırıyor. (Yandaki fotoğrafta rektör adaylarından Prof. Dr. Murat Aydemir mülakatta) Salgın nedeniyle, video-konferans yöntemiyle yapılan bu mülakatlardan sonra ise üniversitenin bulunduğu ilin AKP milletvekilleri aranarak, adaylardan herhangi birini önerip önermedikleri, ya da kimi önerdikleri soruluyor.
AKP Milletvekillerinin görüşü tek başına değer kazanmıyor; ancak milletvekillerinin çoğunlukla üzerinde ittifak ettikleri bir isim var ise, o adaya + puan yazılabiliyor.
Başvuran adayların tamamının listesi Cumhurbaşkanına sunuluyor; ancak 2 aylık süreçte bazı isimler öne çıkıyor, ya da son anda sürpriz isimler “atamaya yakın isim” olabiliyor. Adayların tamamının Cumhurbaşkanlığı katına sunulması, bu isimlerin hepsinin incelendiği, üzerinde konuşulduğu anlamına gelmiyor. Böyle bir şey mümkün de değil; zira çok sayıda aday var ve her aday için Cumhurbaşkanının zaman ayırması düşünülemez. Örneğin, Fırat Üniversitesi için 164 adayın başvurduğu belirtiliyor. Bu kadar aday üzerinde konuşmak, tartışmak, görüş almak zaman yönetimine aykırı bir durum zaten.
Bu nedenle, il milletvekillerinin görüşü, aday üzerinde ittifak, ya da doğrudan Cumhurbaşkanlığı’na ulaşabilecek kanallara sahip olmak atanma yolunda etkili olabiliyor.
İnönü Üniversitesi Rektörlüğü için de benzer bir süreç yaşandı. AKP Malatya Milletvekillerine görüşleri soruldu; milletvekilleri Kızılay üzerinde ittifak etmediler; bu nedenle atamaya yakın günlerde, 2014-2018 yılları arasında Sağlık Bakanlığı Müsteşarı olarak görev yapan Malatyalı akademisyen ve bürokrat Prof. Dr. Eyüp Gümüş resmen başvuruda bulunmasa bile, Cumhurbaşkanlığı nezdinde potaya girdi ama nihai olarak açıklanan isim Ahmet Kızılay oldu.
Dört yıllık rektörlük süresi içinde, 2016 yılındaki seçim kampanyası sırasında açıkladığı hedef ve vaadlerinin büyük bölümünü yerine getirmemiş olmasına, “İnönü Üniversitesi’ni dünyada ilk 500 üniversite arasına yükselteceğim” iddiasının hayal olarak kalmasına, İnönü Üniversitesi'ni akademik bağlamda üst liglere taşıma konusunda nitelikli herhangi bir başarı göstermemesine rağmen, karşısına güçlü bir adayın çıkmamış olması, Ahmet Kızılay'ın ikinci defa atanmasının en önemli unsuru olduğunu söylemek yanlış olmaz.
Ayrıca, ilk döneminde genel anlamda başarısız olsa bile, siyasi otoriteyi rahatsız edecek “büyük bir yanlışa” imza atmayan, siyasi otoritenin yörüngesinden çıkmayan rektörlerin, yönettikleri üniversiteyi akademik - bilimsel açıdan ileriye taşıyıp taşımadığına bakılmaksızın, ikinci dönemde aday oldukları takdirde çoğunlukla yeniden atanması geleneğinin de Ahmet Kızılay’ın yeniden atanmasında etkili olduğu söylenebilir.
Tüm bunlardan sonra, malatyahaber.com Muhabirinin fikri takip ilkesiyle yürüttüğü çalışmanın sonucunda elde ettiği listeye göre, İnönü Üniversitesi Rektörü olmak için, YÖK’e başvuran adayların adını aktaralım:
- Prof. Dr. Ahmet Kızılay – İnönü Üniversitesi
- Prof. Dr. Cengiz Ara - İnönü Üniversitesi
- Prof. Dr. Fatih Üneş – İskenderun Teknik Üniversitesi
- Prof. Dr. Hikmet Geçkil - İnönü Üniversitesi
- Prof. Dr. Hüseyin Karaca -İnönü Üniversitesi
- Prof. Dr. Mehmet Boyraz – Medicana
- Prof. Dr. Mehmet Dönmez - İnönü Üniversitesi
- Prof. Dr. Mehmet Özkaymak – Karabük Üniversitesi
- Prof. Dr. Murat Aydemir – Dicle Üniversitesi
- Prof. Dr. Murat Sevgili – Harran Üniversitesi
- Prof. Dr. Murat Özmen - İnönü Üniversitesi
- Prof. Dr. Nurgün Koç – Karabük Üniversitesi
- Prof. Dr. Selim Doğanay – Uludağ Üniversitesi
- Prof. Dr. Turgay Seçkin - İnönü Üniversitesi
- Prof. Dr. Yılmaz Çiğremiş - İnönü Üniversitesi
YÖK'ün rektör adayları ile mülakatları video-konferans yöntemiyle yapmış olması, tanınmayan ya da ilk defa sahneye çıkan adaylar için dezavantaj olduğu da belirtiliyor. Ahmet Kızılay'ın YÖK'teki tanınırlığı, siyasilerle ilişkisi avantaj olarak kullanılırken, diğer adayların 5-10 dakikaya sıkıştırılmış bir zamanda, uzaktan ve akademik çalışmaların yanı sıra yönetim anlayışlarını anlatma çabasının yetersizliğinden doğan rekabet ortamının yokluğu ile karşılaştırılınca sonucun "doğal" olduğu belirtiliyor.
Cumhurbaşkanı Atama Kararı'nın sayısından bile habersizler!
Bu arada, İnönü Üniversitesi'nin 2019 Yılı Faaliyet Raporu'nda, rektör atamalarında uygulanan güncel yasal prosedürden habersiz olunduğunu gösteren, iki yıl önce değiştirilmiş olan yasal sürecin halen geçerliymiş gibi yer almasıyla kamuoyuna yansıyan İnönü Üniversitesi'nin "ciddiyet ve bilgi" ile olan ilişkisizliği, Üniversitenin sitesinde, Ahmet Kızılay'ın yeniden atanmasıyla ilgili yayınlanan haberde kendisini gösterdi.
İnönü Üniversitesi internet sitesinde, Ahmet Kızılay'ın yeniden İnönü Üniversitesi Rektörlüğü'ne atandığına ilişkin tek cümlelik haberin, haber dilindeki anlamsızlığı bir yana; haberde, Kızılay ve diğer 15 üniversite rektörünün atanmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı Kararı'nın yayımlandığı Resmi Gazete'nin 14 Ağustos 2020 tarih ve 31213 sayısındaki bu numaranın, Cumhurbaşkanlığı Atama Karar Sayısı olarak yer alması, üniversite yönetimindeki ciddiyetsizliğin yeni bir örneği oldu.
Ahmet Kızılay'ın atandığı Cumhurbaşkanlığı Karar Sayısı 2020/411 iken, İnönü Üniversitesi resmi sitesinde, Kızılay'ın , "31213 sayılı Cumhurbaşkanlığı atama kararına göre" yeniden rektör olarak atandığı şeklinde bir "bilgi"nin yayınlanması, üniversitenin kurumsal yapısındaki zaafları göstermesi açısından da ilginç bulunuyor. Konunun bir başka boyutunu ise, söz konusu haberin, "gazeteci yetiştirme" iddiasındaki İnönü Üniversitesi İletişim Fakültesi tarafından yönetilen ÜNİHABER tarafından servis edilmiş olması oluşturuyor.
malatyahaber.com
____________
SÖZDE GAZETECİ ‘EMEK HIRSIZLARI’NA:
Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de birkaçı sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz. Bir sonraki uyarımızda, neredeyse tüm özel emek ürünü çalışmalarımızı “hırsızlayan” malum siteler başta olmak üzere, gazetecilik adına ahkam kesen bazı nevzuhurlar da dahil emek hırsızlarını isim isim yayınlayacağımızı, haklarında da yasal işlemlere başvuracağımızı belirtmek istiyoruz –malatyahaber.com
___________
FOTOĞRAF: İnönü Üniversitesi Rektörlüğü'ne 2. kez atanan Prof.Dr. Ahmet Kızılay, YÖK Başkanı Prof.Dr. Yekta Saraç'tan atama yazısını alırken