Birleşik Taşımacılık Çalışanları (BTS) Sendikası Malatya Şube Başkanı Hasan Akdemir, demiryollarının 154. yıldönümü dolayısıyla yaptığı açıklamada, sektörün ve çalışanlarının önemli sorunları bulunduğunu bildirdi.
Akdemir, şunları söyledi:
"Bugün demiryollarının 154.yılı. Demiryolcular bugünü ne yazık ki gelecek kaygısı, siyasi kadrolaşma, artan iş kazaları sonucu arkadaşlarının ölümü, Dünya Bankası ve IMF raporları doğrultusunda hazırlanan CANAC Raporu uygulamaları ile işyerlerinin tasfiyesi ve istasyonların kapatılması nedeniyle kutlayamamaktadırlar.
Bugün Demiryolları ise 154 yıllık birikimin gereği olan nitelikli kamusal hizmeti vermekten her geçen gün uzaklaşmaktadır. Limanları özeleştirilmekte, İstasyonları kapanmakta, trenleri seferden kaldırılmakta,(Malatya Ankara arası işleyen 4 Eylül Mavi treni Malatya Adana Diyarbakır arası işleyen posta treni 10 aydır çalışmamaktadır.) norm kadro adı altında işyerlerinin niteliği değişmektedir. Aslı nitelikteki işleri taşeronların insafına bırakılmıştır.
Bugün Kamu yönetiminin esas ilkeleri olan kariyer ve liyakat bir yana bırakılarak ya kanuna karşı görevde yükselme sınavları yerine hülle ile ya da vekâleten atamalar ile demiryolcular arasındaki iş barışı ve hiyerarşisi daha da bozulmaktadır.
Bugün az adamla çok iş uygulamasıyla personel sayısının sürekli azaltılmakta, özellikle faal personelin iş yükü 2-3 kat artırıldığı gibi trenlerin seyrüsefer, personelin ise can güvenlikleri tehlikeye atılmış bulunmaktadır. Artık meydana gelen kazalar ve ölümler kamuoyu nezdinde kanıksanır bir duruma gelmiştir.
Bugün 11000 km uzunluğundaki mevcut hatların gerekli yol yenilemesi ve bakımı yapılamamakta, bu hatların durumu hızlı tren projesi ile kamufle edilmektedir. Bugün karayolların kan gölüne döndüğü bir süreçte en güvenli ulaşım modu olan demiryollarında, mevcut hatlarımızın %25inde yolcu treni çalıştırılmaması ayıbı halkımıza yaşatılmaktadır.
Bugün demiryolcuların aldığı ücret ve yaptığı işe bakıldığında gerek ücret skalasından kaynaklanan, gerekse ek ödeme oranlarındaki dengesizlikle tam bir adaletsizliğe mahkum edilmişlerdir. Ücret hiyerşisinde kaos yaratılmış eşit işe eşit ücret ilkesi demiryollarında tamamen ortadan kaldırılmıştır. Demiryolcuların kendi aralarında ücret adaleti olmadığı gibi demiryolcular en ağır çalışma koşullarında hizmet üretmelerine rağmen KİTler içinde en düşük ücretle çalıştırılmaktadır.
Eşit işe eşit ücret ilkesini hayata geçirmek için 2008 yılında çıkarılan YPK kararıyla bu ücret dengesizliği daha derinleşmiş, en son çıkan YPK kararıyla ise bu dengesizlik ve adaletsizlik demiryolcuların tahammül sınırlarını aşmıştır.
Bugün Demiryollarının devlet politikası haline getirildiğinin her fırsatta ifade edildiği bir süreçte, yol personelinden, İstasyon personeline, tren personelinden büro personeline kadar bir bütün olarak en zor şartlarda hizmet üreten demiryolcuların bu konudaki mağduriyetleri sürmektedir.
Bugüne değin gerek basın açıklamaları ile demokratik tepkimizi ortaya koymamız gerekse de TCDD Genel Müdürlüğü ve Ulaştırma Bakanlığı yetkilileri ile yapılan görüşmeler, Maliye Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığı, Devlet Personel Başkanlığı ve Devlet Planlama Teşkilatına yapılan yazışmalar bir sonuç vermemiştir.
Sendika olarak üretimden gelen gücümüzü kullanmadan önce son bir kez hükümeti uyarmak için bugün Genel Müdürlük , Bölge Müdürlükleri ve Gar Müdürlükleri önünde basın açıklaması ve oturma eylemleri yapılmaktadır
Bu taleplerimiz karşılanmadığı ve demiryolcuların mağduriyeti devam ettiği sürece Sendikamız tarafından eşit işe eşit ücret talebimiz için her türlü mücadele ve girişimlerimiz sürdürülecek olup, eylem ve etkinliklerimiz artırılarak devam edecektir."