Malatya İnönü Üniversitesi (İÜ) Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hasan Kavruk, “Şairlik kaynayan bir nehir yatağı gibidir” dedi.
İÜ Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Kavruk, İnönü Üniversitesi bünyesindeki Kampus FM’de İnanç Kara Ölmeztoprak’ın hazırlayıp sunduğu Panorama programına katıldı.
Prof. Dr. Kavruk, İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi’ndeki Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Bölümü’nün 1998’deki yeniden yapılandırma çalışmaları neticesinde Türkçe Eğitimi adını aldığını ifade edip, eğitim ve öğretim hayatına devam ettiğini, bölümden her yıl 100’e yakın mezun verildiğini, istihdam imkanlarının fazlalığını sözlerine ekledi.
İnsanın mesleğini sevmesinin, meslekte başarılı olabilmesi için öncelikli ve önemli olduğunu belirten Prof. Dr. Kavruk, “Yaptığınız işe kendinizi katabilmeli, hizmetten ve üretmekten zevk almalısınız. Önce insanı sonra mesleği severseniz, o işin tam manasıyla hakkını verebilirsiniz” dedi.
Prof. Dr. Kavruk, Malatya kültürü ve yaşam tarzı ile de yakından ilgilendiğini belirtti. Yıllar önce geçmişten günümüze 360’a yakın şairin hayatının ele alındığı söyleyen Kavruk, ‘Geçmişten Günümüze Malatya Şairleri’ adlı bir çalışma yayımladıklarını, daha sonra bu çalışmanın genişletilerek Malatyalılar Ansiklopedisi’ne başlanıldığını ve çalışmaların halen devam ettiğini bildirdi.
İnönü Üniversitesi’nde Niyazi-i Mısri adına bir araştırma merkezi kurulduğunu belirten Prof. Dr. Hasan Kavruk, merkezin müdürlüğünü yaptığını ve ilerleyen yıllarda daha geniş akademik çalışmalarla bu alanda da gayret göstermeye devam edileceğini ifade etti.
Niyaz-i Mısri’nin 17. Yüzyılda yaşamış, meşhur bir Malatyalı mutasavvıf olduğunu belirten Kavruk, Malatya’da, ‘Her Hastalık Bir Hikayedir’, ‘Öğretmenin Hikayesi’ gibi eğitimden tıbba çeşitli alanlarda uluslar arası çapta hikaye yarışmaları düzenlediklerini, bu yolla İnönü Üniversitesi’ni ve Malatya’yı, kültür ve eğitim hareketliliğinin merkezi haline getirmeyi, üniversitenin ve şehrin tanıtımına katkıyı hedeflediklerini ifade etti. Prof. Dr. Kavruk, “Öğrenmenin en kolay yolu hikaye okumak ve yazmaktan geçer” ifadesini kullandı.
Bu yarışmaların, bu konuda yetenekli kişileri ortaya çıkarmak, hikaye kültürünü ve külliyatını zenginleştirmek, kalıcı öğrenmeyi kolaylaştırmak ve sağlamak, zihinlerde sağlıklı bir öğretme metodu geliştirmek, Türk edebiyatına yeni yazarlar ve eserler kazandırmak gibi sayısız faydaları olduğunu dile getiren Prof. Dr. Kavruk, şunu söyledi:
“Edebiyat estetiği başka şeydir; sanatkar, şair olmak bambaşka bir şeydir, şairlik kaynayan bir nehir yatağı gibidir.”