CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, partisinin Malatya İl Başkanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında, 2019 yılının hem Türkiye hem de Malatya için iyi, sağlıklı ve huzurlu geçmesi temennisinde bulundu.
Ağbaba, basın toplantısında Malatya’daki projeler konusuyla ilgili eleştiride bulunarak, “Biliyorsunuz AKP çok açılış yapmakla meşhur. Malatya hastanesini 3-4 kez açtılar, bir rekora doğru gidiyorlar Bir de en çok ihale yapan hükümet diyebiliriz. Her ay biliyorsunuz AKP milletvekilleri Malatya’mıza müjde veriyor. Ne müjdesi? ‘Battalgazi Hastanemizin ihalesi yapılacak’ diyorlar, kaç kez yapıldı kaç kez iptal edildi biz bilmiyoruz, ayıptır bu. Yine 25 Ocak'ta tekrar ihaleye çıkarılacak deniliyor 300 yataklı devlet hastanesi çok büyük bir müjde veriyorlar iki hastane kapattılar bire düşürdüler bunu da çok büyük bir yatırım yapıyorlarmış gibi Malatya’ya söylüyorlar.
Her seferinde bunun müjdesini veriyorlar göreceksiniz bu 25 Ocak'ta gerçekleşmeyecek, inşallah bizi mahcup ederler ve bu ihaleyi yapar ihale yapılsın ki hiç değilse birkaç kez temel atarız öyle öyle bitiririz hastaneyi. Biliyorsunuz çok sık müjde veriliyor hızlı tren konusuna geçelim kaç dönem geçti 2002'den beri AKP müjde veriyor hızlı tren gelecek diye, hızlı trenin geldiği yok Bunlar tarihin en hızlı yalan söyleyen milletvekilleri, iktidarı bunun altını çizmek istiyoruz.
Bugün önümüzde yerel seçimler var onunla ilgili birkaç cümle daha söylemek istiyorum Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye'de olduğu gibi Malatya'da da seçime hazırlanıyor. Birçok ilçemizde umuyoruz ki başarıyla sonuçlanacak seçimler. Cumhuriyet Halk Partisi’ni bir çok ilçede iktidar yapacağız. Dün İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlarımızı tüm Türkiye'ye tanıttık. Umarım İstanbul'da, Ankara'da birçok yerde başarı elde edeceğiz. Bizim cebimizden paralar alınarak AKP'nin seçim masrafına harcanıyor. AKP nin Ramazan iftarlarında kullanılıyor. Bu konuyla ilgili onların cevap vermelerini diliyorum. Bütün seçim, hem geçen seçim hem ondan önceki seçim masraflarını bizim cebimizden yaptılar. Yerel seçimlerde bunu dikkatle takip edeceğiz, babalarının parası değil, babalarının çiftliği değil. Onlara Malatya'nın babalarının çiftliği olmadığını hatırlatacağız bunun altını çizmek istiyorum.” ifadelerini kullandı.
Ağbaba, AKP Milletvekili Öznur Çalık’ın Hekimhan’ın ‘CHP’li mevcut başkanının hizmet yapmadığını, Hekimhan’ı toz ve çamur içinde bıraktığını’ ifade etti şeklindeki basın mensubunun sorusuna şu yanıtı verdi:
“Hekimhan’ın çamur olmasının sebebi Malatya Büyükşehir Belediyesi. Maalesef Hekimhan’a bir çivi çakmadı bunu Hekimhan da biliyor ama bunu Öznur Çalık söylemişse resmen yalan söylüyor. Bu kadar ayrımcı, bu kadar yalancı bir anlayışı hiç görmedik, kendine oy vermeyen insanlara asla hizmet götürmediler. Bunu hep beraber görüyoruz. Tamamen Hekimhan Belediyemizin kendi çabalarıyla birçok şey yapılıyor, köylerde, şehir merkezinde ama o iftira atarak oy olmaya çalışıyor. Bunu da bütün Hekimhanlılar da Malatyalılar da görüyor.”
Ağbaba, özellikle Yeşilyurt ve Battalgazi’de Belediye Başkanlığına aday çıkartılıp çıkartılmayacağına ilişkin ise şunları ifade etti:
“Tabii ki aday çıkaracağız. Cumhuriyet Halk Partisi en çok oy alan 2 parti Malatya'da. Bu konuda çalışmalar yapıyoruz arkadaşlarla görüşüyoruz, herkesin merakla beklediği bizim de üzerinde çalıştığımız Battalgazi’ de ve Yeşilyurt'ta adaylarımızı açıklayacağız. Ocak ayından itibaren daha iyi bir seçim kampanyasına Büyük Büyükşehir Belediye Başkan adayımız ile birlikte örgütümüzle, arkadaşlarımızla birlikte çalışmaya başlayacağız. Biliyorsunuz erkenden ilan etmiştik Büyükşehir Belediye başkan adayımızı ilçe belediye başkan adaylarımız da var. Onlarla iddialı bir şekilde seçime hazırlanacağız.”
Ağbaba, asgari ücretin 2 bin 20 lira olarak açıklandığını belirterek, "Geçtiğimiz hafta asgari ücret açıklandı, 2 bin 20 lira oldu. Asgari ücretin 2 bin 20 lira olmasının sebebi CHP'dir. Biz 1 Ocak'tan itibaren bütün belediyelerimizde asgari ücreti 2 bin 200 lira yapacağız. Asgari ücreti 2 bin 200 lira ilan etmemizin sonucunda 2 bin 20 lira oldu asgari ücret. Bunun da yeterli olmadığını hep beraber görüyoruz." diye konuştu.
Ağbaba konuşmasında daha sonra şunları belirtti:
“Tabii kayıplarla dolu bir dönemi hep beraber yaşıyoruz 2018'de yine işçilerin payına sömürü, güvencesizlik, yoksulluk ve işsizlik düştü. 2017 rakamlarına göre işsizlik yüzde 19.9 iken Eylül ayı itibariyle işsizlik oranı yüzde 11.4 oldu, geniş zaman işsizlik sayısı tam 6,4 milyon. Türkiye genç işsizlerin en çok olduğu 7 ülke arasında yer alıyor. Bu yıl da işyerleri işçilere mezar olmaya devam ediyor tam 21 000 işçi yaşamını yitirmiş, Hekimhan’dan daha fazla nüfus Doğanşehir kadar bir nüfus işçiler yok olmuş. Türkiye iş kazalarında Avrupa'da birinci dünyada 2. sırada Bunun sebebi de örgütlü olmamak, sendikalı olmamak.. Maalesef iş kazaları işçilerin yaşamış olduğu cinayetler sendikaların olmadığı alanlarda yaşanmış. Birçok intiharlar yaşanıyor işçilerin intiharlarını görüyorsunuz. Geçtiğimiz gün ibretle izledik 1600 derecede yanan bir kazana bir işçi kendini atarak yaşamına son verdi. Maalesef bu taşeron meselesi de aynı şekilde devam ediyor. Hala asıl iş kapsamına alınmayan hala 300'e yakın taşeron kadro bekliyor ve maalesef kadro verilen taşeronlarda 2020'ye kadar hiçbir haktan faydalanamıyor. Asgari ücretle çalışmaya devam ediyor. KİT’lere kadro sözü verildi Ancak bu söz tutulmadı bu sözlerin bir an önce tutulması gerekiyor. Türkiye maalesef kötü yönetiliyor, ekonomik anlamda da çok kötü yönetiliyor. Bir tarafta yandaşların zengin olduğu, bir tarafta insanların iyice yoksullaştığı bir ülkeyi yaşıyoruz. Bakın AKP’ye oy veren fakire fukaraya düşen İŞKUR'dan işe girmek, başka bir anlamı yok. Türkiye'de liyakat kalmadı tamamen yandaş. Maalesef bu konuda devlet insanları ikiye bölmüş durumda.”
ŞEKER FABRİKASI YANDAŞLARA PEŞKEŞ ÇEKİLDİ
Ağbaba, Şeker Fabrikalarının özelleştirilmesi ve 3 fabrikanın satışının iptali konusuyla ilgili olarak, "Şeker fabrikalarıyla ilgili satış dönemlerinde bütün şeker fabrikalarını ziyaret ederek çalışanlar ve çiftçilerle bir araya gelmiştik. Sendikalarla bir araya gelip onlara destek olmuş ‘ Şeker Vatandır, Vatan Satılmaz’ demiştik. Ama hükümet tüm tepkilere rağmen şeker fabrikalarının özelleştirdi" dedi.
" Karşımızda büyük bir yolsuzlukla karşı karşıyayız" diyen Ağbaba, " Devlet ciddiyetinden uzak bir şey gerçekleşiyor. Nedir satılan birkaç şeker fabrikası ihalesi iptal ediliyor. Resmen yılan hikayesi. Özelleştirme idaresi, hükümet büyük bir yanlış yapmıştır. Toplumun dikkatine sunmak istiyoruz. Özelleştirme idaresi birinci teklif veren almayınca 2,3. teklif verenlere satmaya çalışıyor ama bu firmalarda diğer firmaların yedeği olduğu için bu fabrikalar satılmıyor. Bu tabii hileli bir satıştır. Hileli bir iş yapmıştır hükümet. Bu satışı yapan özelleştirme idaresiyle ilgili hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunuyoruz . Bu şekilde satış yapıp devleti zarara uğratmışlardır. Tam bir hukuksuzluk hali . Kapalı kapılar ardından bir özelleştirme yapıldı. Bir diğer şeyde satışı yapılan fabrikalardan para alınıp alınmadığıdır. Özelleştirme idaresi ne kadar para aldı, ne yapıldı halen bir açıklama yapmış değil. Bu konuda kamuoyunun aydınlatılması gerekiyor. Hileli satış yapılıyor. Şeker fabrikaları yok pahasına bazı yandaş firmalara peşkeş çekilmiştir. Firmaların sitelerinde Tayyip Erdoğan’ın resimleri var, ve AK Parti’nin resimleri var. Hepimizin ortak mali maalesef yok pahasına satılmıştır. Ayrıca paraları da alınamamıştır."
TBMM'de 2019 yılı bütçe görüşmeleri konusuna da değinen Ağbaba, " Geçtiğimiz hafta bütçe görüşmeleri yapıldı. CHP grubu olarak bütçe görüşmelerinde halkın lehine, milletin lehine ne varsa onları savunmaya çalıştık. CHP olarak bütçenin yanlış olduğunu , halkın yararına olmadığını yüksek sesle ifade etti. Etkin bir şekilde Mecliste varlığı yok olan değeri kaybolan mecliste CHP meclisi çalıştırmaya gayret etti." dedi.
Ağbaba konuşmasında Gezi olaylarına da değinerek şunları ifade etti:
"Tabii toplum gergin, tabii insanlar gergin. Bu gerginliğin başında da Adalet ve Kalkınma Partisi Başkanı sayın Recep Tayyip Erdoğan gerginliği. Düşünebiliyor musunuz ’Bana niye saygı duymuyorsunuz’. Buradan söylüyorum ben de AKP genel başkanına Cumhurbaşkanına saygı duymadığımı söylemek istiyorum. Her gün küfreden her gün CHP’nin Genel Başkanına teröristlerle yürüyor demek, akıl alır bir iş değildir. Bırakın Cumhurbaşkanını bir siyasetçiye yakışan bir şey değildir. Hangi teröristle kol kola girmişiz. Nasıl girmişiz, bilen de yok. Biz oradaydık. İnsanların üzerine gaz atan tazyikli su sıkan sendin. Geziyi teröristlikle suçluyor. Hatırlayın orada bir tane taciz yok, bir tane cam kırılmadı. Bir tane hırsızlık yapılmadı. Tek adamlığa karşı, herkesin tek kalıba sokmak anlayışa karşı bir isyandı. Bu isyanı kirletmeye çalışıyor, niye sokaktan korkuyor. Her gün bizi tehdit ediyor. Her gün bize laf söylüyor. Ama bir kez daha söylüyoruz. Biz kimseye boyun eğmeyeceğiz, kimsenin karşısında düşüncelerimizi söylemekten geri kalmayacağız. Bir taraftan tehdit ediyor, bir taraftan bizi teröristlerle kol kola olmakla söz ediyor. Nerede terörist yalan söylemeye devam ediyor."
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ağbaba konuşmasında daha sonra şunları söyledi:
"Korkutamadıkları, sindiremedikleri cezaevine atamadıkları siyasetçileri de yüksek astronomik tazminat davalarıyla terbiye etmeye çalışıyorlar. Hepimizin üzerinde ciddi baskı var. Söylediği sözler nedeniyle insanlar susturulmaya çalışılıyor. Şimdi Aykut Erdoğdu’nun tazminatı var. Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir şey yok. Bir Milyon, 500 bin lira tazminat davası yok. Hepimiz izledik, çok rahatsız oldular. Mecliste Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile bir tartışma var biliyorsunuz ile Grup Başkan Vekilimiz Özgür Özel’in. Resmen gerçekler yüzlerine vurulduğu için hem AKP hem onun yandaşı rahatsız oldu. Özgür Özel hakkında 500 Bin TL tazminat davası. Bu nedir Özgür Özel bir daha konuşmasın, muhalefet yapmasın diye verilen bir ceza. Ve yargı ne kadar bağımsız takdirlerinize sunuyorum.
Recep Tayyip Erdoğan grup toplantısında Salı günü diyor ki yargı gereğini yapacak, önce tazminat sonra ceza diyor. Bir gün sonra 500 Bin TL’lik tazminat davası açıyor Hulusi Akar. Herhalde gereğini yapacak yargı öyle görünüyor. MAN Adası Belgelerinde Kemal Kılıçdaroğlu’na 1 Milyon TL ödeten yargı herhalde Özgür Özel’de gereken cezayı kesecek. Buradan ilan ediyoruz. CHP’nin her üyesi ne kadar tazminat ceza olursa olsun bir kampanya yaparak o cezayı seve seve ödeyecektir. Özgür Özel’e bırakmadan ödeyecektir. Ama bunun Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nden döneceğini hep beraber biliyoruz. Türkiye’nin gerçekleri duymaya ihtiyacı var. Biz de bu gerçekleri söylemeye devam edeceğiz. "
Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com- AA