SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Kadınlar Çağdaş Bir Toplumun En Zarif Mimarlarıdır"

0
Güncellendi - 2018-03-09 03:21:25
A- A+ PAYLAŞ

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla siyasiler, il yöneticileri ve çeşitli kuruluş temsilcileri birer mesaj yayınladılar.

MESAJLAR..

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci yayınladığı mesajda şu ifadelere yer verdi:

"Yaşamımızın her anında varlıklarıyla umudumuzu yeşerten, bizi eğiten, yetiştiren, yüreklerindeki sevgi ve şefkati karşılıksız olarak bizlere veren fedakâr, emektar tüm kadınlarımızın Dünya Kadınlar Gününü kutluyorum.

Kadınlarımız tarih boyunca Anadolu’nun vatan yurdu olmasında, istiklal ve istiklal mücadelelimizde aktif olarak rol oynamışlardır. Kadınlarımız iktisadi, askeri, sosyal açıdan birçok faaliyetlerde bulunarak güçlü, fedakâr, onurlu, çalışkan Anadolu kadın ruhunun en güzel örneklerini bu topraklara nakşetmişlerdir. Hem toplumun hem ailenin temelini oluşturan kadınlarımız bir anne, bir eş olarak toplumu dönüştüren ve istikamet veren saygın ve güçlü bir unsurdur.

Bizim medeniyet değerlerimize göre kadın her türlü hürmet ve saygıya layıktır. Peygamber efendimiz, ‘Cennet anaların ayağının altındadır buyurmuştur. Bu anlamda kadını hor gören, istismar eden, şiddete başvuran her kim olursa en büyük zavallıdır. Unutulmamalıdır ki her kadın; anne, kardeş, eş ve çocuktur. Kadına yapılan her türlü saldırı insanlığa yapılmış demektir.

Kadınların iş yaşamına yapmış olduğu nitelikli katkılar, kadın ruhunun iş yaşamına yansıması, başarının sağlanmasında ve ülkemizin rekabet gücünün artırılmasında mühimdir. Bu yüzden de ülkemizde kadın girişimci ve yönetici sayısının artması ile siyasi, sosyal ve ekonomik hayatın her kademesinde kadınlarımızın seslerini daha fazla duyurmasını önemsiyoruz.

Hükümetimiz kadın-erkek eşitliği, kadın istihdamı, kadının iktisadi ve ekonomideki rolünün geliştirilmesi, kadın girişimciliğinin artırılması ile ilgili önemli yasal düzenlemelere imza atmıştır.

Bakanlığımız bünyesinde yaptığımız çalışmalar kadın esnaf oranımızın hızla arttığını gösteriyor. 2013 yılında kayıtlı 189 bin 337 kadın esnaf ve sanatkârımız varken, bu oran bugün 267 bin 586 olmuştur. Kayıtlı kadın esnaf ve sanatkârımız, toplam esnaf sanatkârlarımızın %15,8 ’ine tekabül etmektedir. Yaklaşık kadın girişimci sayımız 120 bine yaklaşmıştır. Kadınlarımızın kooperatif çatısı altında girişimcilik kabiliyetlerini artırmak ve ekonomide bir aktör olarak yer almalarını sağlamak amacıyla KADIN-KOOP Projesi’ni hazırlayarak uygulamaya koyduk.

Kadın girişimcilerimizin sayılarını artırmak ve kadınlarımızın iş hayatına daha aktif katılımlarını sağlamak için desteklerimiz ve çalışmalarımız devam edecektir.

Bu duygularla, vatan müdafaasında şehit düşen kahramanlarımızın anne ve eşleri başta olmak üzere ülkemizdeki ve dünyadaki tüm kadınların Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum. Bugünün tüm kadınlar için hayırlı çalışmalar yapılmasına vesile olmasını temenni ediyorum."

Malatya Valisi Ali Kaban

Malatya Valisi Ali Kaban yayınladığı mesajda şöyle dedi:

"Kadınlar sevgi, fedakârlık, hoşgörü ve duyarlılığın kendilerinde tecelli ettiği, sağlıklı ve çağdaş bir toplumun en zarif mimarlarıdır.

Gerek inancımızda, gerek örfümüzde saygın bir yeri bulunan kadınlarımızın sosyal ve siyasal hayatta daha üst seviyelerde yer almalarının olumlu neticeleri yetiştirdikleri nesillere de aksedecek ve Aziz Milletimiz istikrarla yürüdüğü Güçlü Türkiye yolunda daha emin adımlar atabilecektir.

Kadınlarımızın sahip olduğu her hak, özünde Necip Milletimizin tüm fertleri için büyük bir ümit kaynağıdır. Çünkü toplumsal huzur bir annenin, bir eşin kalbindeki huzurla yakından alâkalıdır ve kadınların nail olduğu haklarla birlikte demokrasimiz güçlenerek daha sağlıklı işler hale gelecektir. Dolayısıyla kadının ihmal edildiği bir toplumun varlığını sağlıklı bir şekilde sürdürmesinin mümkün olmadığını ifade etmek yerinde olacaktır.

Bu vesileyle, kadına yönelik cinsiyet ayrımcılığının sona erdiği, şiddetin önlendiği ve kadınların yönetimin her aşamasında ve hayatın her alanında daha çok temsil edildiği daha güzel bir dünya ümidiyle tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyorum."

AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Öznur Çalık

"Yüreğimizde daima müstesna ve özel bir yeri olan, toplumları geleceğe taşıyan kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü tebrik ediyorum.

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde hükümetlerimiz döneminde anayasal ve yasal düzenlemelerle kadına yönelik uygulanabilir birçok politikayı hayata geçirdik. Biliyoruz ki muasır medeniyetler seviyesine ulaşmak için güçlü, kariyer sahibi, sosyal alanda etkin güçlü kadınlara ihtiyaç vardır.

Başta devletimizin ve sivil toplum kuruluşlarımızın vazifelerini yerine getirmelerinin yanı sıra kadınlarımızın da kendi hak ve hukuklarına sahip çıkmaları, her türlü ayrımcılığa, şiddete karşı mücadeleden asla vazgeçmemeleri önem arz etmektedir. Özgüvenleri yüksek, korkusuz, bilgili, kültürlü kadınlarımızın sayısının artması; ülkemizi hızlı ve emin adımlarla gelişmiş bir seviyeye taşımaktadır.

Kadına yönelik şiddet başta olmak üzere, kadınlarımızın yaşam standartlarını yükseltmeyi hedefleyen çalışmalarımızı azim ve kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğimizi; hayatın her alanında aktif ve pozitif bir şekilde var olmalarına vesile olacağımızı bir kez daha özellikle belirtmek istiyorum.

Bugün ülkemizin Afrin’de verdiği beka mücadelesine de değinmek istiyorum. Kurtuluş Savaşı’nda Kara Fatmalar’ın, Nene Hatunlar’ın; 15 Temmuz’da Safiyelerin, Ayşelerin, Demetlerin haklı mücadelesini bugün Afrin’de yiğit kadın askerlerimiz cesur duruşlarıyla sürdürmektedir. Aziz milletimizin kahraman kadınları var oldukça milletimizin sırtı asla yere gelmeyecektir. Rabbim, kadınıyla erkeğiyle şanlı ordumuzu muzaffer eylesin.

Bu vesileyle; bir kadın siyasetçi olarak; demokrasinin ve cumhuriyetin vazgeçilmez bir değeri olan kadının bir gün değil her gün hatırlanması gerektiğini itina ile hatırlatıyor, milletimizin istiklal ve istikbali için şehit olan tüm kadınlarımızı saygıyla yad ediyorum.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü en kalbi duygularımla kutluyorum."

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba şu mesajı yayınladı:

"Gün geçmiyor ki bir kadın cinayeti ile karşılaşmayalım. 2016 da 328, 2017 de 409 kadın cinayete kurban gitti. 2018 Ocak ayında 28, Şubat Ayında 47 kadın katledildi. Rakamlar ürkütücü boyuta ulaşmış durumda. Kadına ve çocuklara yönelik cinsel istismar artıyor. 'Çocuk gelin' sayısı artıyor. Cinayetler artıyor. Her gün en az 4 kadın şiddete maruz kalıyor. Yoksulluk en çok kadınlarımızı etkiliyor. Evde, işte, sosyal yaşamda ötekileştirilen kadınların yaşadığı Türkiye, cinsiyet eşitliğinde dünyada son sıralarda yer buluyor. Türkiye’de kadınların işgücüne katılma oranı, Avrupa Birliği ve OECD Ülkelerinin ortalamasının çok altında. Her 10 kadından yalnızca 3’ü çalışıyor. Geniş tanımlı işsizlik rakamlarına bakıldığında kadın işsiz sayısı 3 milyona yaklaşmış durumda. Kadınların yarıya yakını kayıt dışı çalışıyor. İş bulmakta büyük sorun yaşayan kadınlardan iş bulanlara örgütsüz çalışma dayatılıyor. Türkiye’de kadınların sendikalara katılım oranı yüzde 6’yı geçmiyor.

Yasalara rağmen hamile kadınların tutuklandığı, bebeği olan annelerin serbest bırakılmadığı, yüzlerce kadın akademisyenin imzaladıkları bildiri nedeniyle, binlerce kamu personelinin neyle suçlandıklarını bile bilmeden kamudan ihraç edildiği, 8 Mart'ı kutlamak için meydanlara çıkan kadınların güvenlik güçlerinin müdahalesiyle karşılaştığı, parklarda, otobüslerde, sokaklarda giyimleri nedeniyle tekmelendiği, pembe taşıtlar ile toplumdan soyutlandığı, son dönemlerde türeyen din bezirganları tarafından aşağılayıcı sözlere maruz kaldığı kadınlarımız için 8 Mart kutlama günü değil emekçi kadınlar için mücadele etme günüdür. Tüm toplumumuzun ‘demokrasi ve insanca yaşam' talebi kadınlarımızın emeği ve mücadelesiyle hayat bulacaktır. Anaların şehit haberi almadığı, kadınların cinayetine kurban gitmediği, şiddete uğramadığı ,ağlamadığı, çocuklarına ağıt yakmadığı günler diliyorum” ifadelerini kullandı.

Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır

Başkan Çakır’ın mesajı şöyle:

"Hayatımızı güzelleştirmenin yanı sıra dünyamızı daha yaşanır hale getiren tüm kadınlarımızın Kadınlar Gününü kutluyorum. Kadınlarımızın sadece bir gün değil her gün hatırlanmasını ve hak ettikleri değeri görmelerini diliyorum. Kadınlarımız aile kurumumuzun temel taşı ve koruyucularıdır. Yaşamımızın her anında varlıklarıyla onurlandığımız kadınlarımız; ihtiyacımız olduğunda desteklerini esirgemeyen, bizleri eğiten, yetiştiren, yüreklerindeki sevgi ve şefkati fedakârca karşılıksız veren yegâne varlıklarımızdır.

İnancımızda ve medeniyet tarihimizde insanlar arasında her türlü ayrımcılık reddedilmiştir. Bir kişinin diğerinden bir üstünlüğü olmamıştır. Adalet ve eşitliği en büyük değerler arasında sayan milletimiz, hiçbir zaman kişiler arasında ayrımcılık yapmamıştır. Bizler, kadın ve erkeği birbirine karşı sorumlu gören bir kültürün ve geleneğin temsilcileriyiz. İnancımız kadını; aşağılandığı, insan olarak bile görülmediği cehaletin kirli zihniyetinden kurtararak hak ettiği değere kavuşturmuştur. Kadınlar bizim anamız, bacımız, yavrumuz ve hayat arkadaşımızdır. O’nlar bizim dünyamızı, yuvamızı ve hayatımızı güzelleştiren, yaşamımızı kolaylaştıran, bizlere büyük destekler veren insanlardır. Bu duygu ve düşüncelerle tüm kadınlarımızın Dünya Kadınlar Gününü kutlar, saygılar sunarım."

Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan

Gürkan, Kadınların, toplum yaşamında daha aktif yer almasının, o ülkenin gelişmişliğinin göstergesi olduğunu ifade etti.

Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yayınladığı mesajında, “Kadınların, toplum yaşamında daha aktif yer alması, o ülkenin gelişmişliğinin göstergesidir. Ulu Önder Atatürk,kadının siyasi yaşama dahil olmasına büyük önem vererek bu hakları, Avrupa`nın bazı ülkelerinden daha önce Türk kadınına vermiştir.Bu yüksek düşünce,Türk kadınının gurur kaynağı olmuştur. Bizler, cenneti annelerin ayağının altına seren bir dinin mensuplarıyız. Hem yönetimde hem de aile içerisindeki vakur duruşuyla örnek teşkil eden analarımızın, yeri geldiğinde İstiklal Mücadelemizde eşsiz kahramanlıklar gösteren Nene Hatunlar'ın torunlarıyız. Kendi kadim kültür ve medeniyetimizi, yaşadığımız zamanı, sahip olduğumuz bu yüce mirasın, incelik ve feraseti çerçevesinde tefekkür ediyoruz. Bizleri eğiten, yetiştiren, bizi biz yapan, yüreklerimize sevgi tomurcukları bırakan, şevkati ve merhameti aşılayan kadınlarımıza, her şartta ve her ortamda hak ettiği saygıyı göstermek en önemli görevimizdir. Bir kadını yetiştirmek bir toplumu yetiştirmektir. Bugün dünya genelinde ve ülkemizde kadınlara yönelik şiddet ve kadın cinayetleri, bizleri derinden üzmektedir. Kadınlarımızın, Allah’ın emaneti olarak görüldüğü, hak ettiği değerin ve önemin verildiği bir dünya temennisi ile tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyor, kadınlarımıza sağlıklı, mutlu, şiddetsiz nice yıllar diliyorum” ifadelerine yer verdi.

Yeşilyurt Belediye Başkanı Hacı Uğur Polat

Polat 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yayımladığı mesajında şu ifadelere yer verdi:

“Hayatımızın her anında en büyük fedakârlığı yapan kadınlarımız, ülkemizin var olma mücadelesi verdiği zamanlarda da, ay yıldızlı sancağımız yere düşmesin diye hayatlarını feda ettiler.

Tarihimizin her döneminde, İstiklal ve İstikbal mücadelesi verdiğimiz zamanlarda ve 15 Temmuz’da yaşanan hain darbe girişimine karşı mücadelenin en güzel örneğini kadınlarımız verdi. Canlarını çekinmeden veren adını sayamadığımız tüm şehitlerimizi, şükran ve minnetle anıyorum. Kadın, toplumun ve ailenin temel taşıdır. Sağlıklı ve güzel bir nesil yetiştirmek istiyorsak kadınlarımıza verdiğimiz saygı ve hürmeti her zaman daha fazla göstermeli ve hissettirmeliyiz. Kadınların bilgili ve eğitimli olduğu toplumlar her zaman gelişime ve değişime önderlik etmiştir. Her yönden gelişmiş toplumların arka planına baktığımızda, aileyi huzurlu bir şekilde idare etmesini bilen kadınları görmekteyiz. Kadına yönelik şiddete ve baskıya son vermek, kadının toplumsal yaşama etkin bir şekilde katılmasının yolunu açmak hepimizin görevidir. Bizler kadınlarımıza ne kadar çok fırsat sunarsak, toplum olarak da o oranda güçleniriz. Toplumun en küçük ve en temel birimi olan ailenin korunması ve toplumu geliştiren lokomotif görevini üstlenmesi ancak önemli niteliklere sahip olan kadınlarımızla mümkün olacaktır.

Kadınların milli ve manevi değerlerin‚ kültür ve geleneklerin en önemli taşıyıcısıdır. Dini değerlerimiz başta olmak üzere bizi biz yapan örf, adet ve geleneklerimize göre yuvanın gerçek sahibi olan kadınlarımız ailenin ve doğal olarak da toplumun temel direğidir. Yaşamın her alanında bizleri onurlandıran, değerlerimizin yaşatılmasında sergiledikleri fedakârlık ve hoşgörüyle bütün güzelliklere layık olan kadınlarımız her zaman baş tacımız olmuştur.

Doğumdan ölüme her anında varlıklarıyla onurlandığımız, ihtiyacımız olduğunda desteklerini esirgemeyen, eğiten, yetiştiren, yüreklerindeki sevgi ve şefkati karşılıksız veren fedakâr kadınlarımızın Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum"

Arapgir Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu

Mesajında Başkan Cömertoğlu “Kadınlarımız; bizlerin en iyi şekilde yetişmesini sağlayan, gelecek nesillerin mimarlarıdırlar. Toplumsal yaşamın her kademesinde ve her zaman önemli roller üstlenen kadınlarımız, üstün fedakârlık duygusu içinde yaptıkları çalışmalarla, ülkenin her açıdan kalkınmasında büyük bir payın sahibi olmuşlardır. Toplumun her kesiminde yer alan başarı gösteren kadınlarımızı takdir ediyorum. Özellikle ülkemizde son yıllarda kadına yönelik şiddetteki dikkat çeken artış toplumun her kesimini rahatsız etmektedir. Bizleri dünyaya getiren, büyüten, bizlere kişilik ve şahsiyet kazandıran kadınlara yönelik bu tutumun son bulmasını için dua ediyorum. Bu duygu ve düşüncelerle kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü en kalbi duygularımla kutlarım.” dedi.

MHP Malatya İl Başkanı Bülent Avşar

MHP İl Başkanı Bülent Avşar'ın mesajı şöyle:

“Bir toplumda kadınlar anne, kadınlar eş, kadınlar günlük hayatımızda karşılaştığımız birçok soruna çözüm üretebilen eşsiz varlıklardır. Kadınlar yapıları gereği fedakâr ve güçlü bir özelliğe sahiptir. Cumhuriyetimizin odak noktasında yer alan kadınlarımız, modern ve çağdaş günlere gelmemizde önemli görevler başarmışlardır. Daha uygar ve sağlıklı bir toplum için kadınlara her zaman ihtiyaç vardır. Kadınlara verilmiş bu güzel güne saygı duymalı ve onları sadece bir günle değil; her zaman hatırlamalıyız. Bizim dinimiz, kadına iyi davranmayı, iyilikte bulunmayı iyi olmanın ölçüsü olarak kabul etmiştir. Diğer toplumlara bakıldığında hırpalanan, kötü davranılan ve aşağılanan birey olan kadın, ülkemizde “ANA” olarak yüceltilmiş ve hak ettiği değeri görmektedir. Yeri geldiğinde cephede savaşmış, yeri geldiğinde cephe gerisinde savaşa destek olmuşlardır. Bizde kadın, Şehit tabutuna sarılmış gözyaşı döken şehit anasıdır. Asla katillere boyun eğmeyen, bebeği sırtında Kurtuluş Savaşına mermi taşıyandır. En asil alın terinin en muhteşem sahibidir. Savaşın ve zulmün mağdur ettiği, yoksullukla ve cahillikle boğuşarak ayakta kalmaya çalışan kadınlarımızın, analarımızın, bacılarımızın Kadınlar Günü kutlu olsun.”

Malatya Barosu Başkanı Avukat Enver Han

MBaro Başkanı Avukat Enver Han yayınladığı mesajda şöyle dedi:

"8 Mart kadınlara karşı her türlü ayrımcılığın kaldırılması ve hayatın her alanında yaşadıkları sorunların çözümüne yönelik önerilerinin güçlü bir şekilde dile getirildiği gün olarak kabul edilmiştir.

Toplumun yapısını güçlendiren, şekillendiren, aile birliğinin önemli unsuru ve toplumun temel taşı olan fedakârlığı, sevecenliği, çalışkanlığı ve üretkenliğiyle her zaman ailesine ve topluma önemli katkılar sunan kadınlarımızdır.Ekonomik ve sosyal yaşamın ayrılmaz bir parçası olduğunu Ülkemizde ve Dünyada, her alanda başarılı çalışmalar yapan kadınlarımızı hayatın her alanında etkin bir şekilde görmek sevindiricidir.

Medeni Kanun'un kabulü ve 1934 yılında seçme-seçilme hakkının birçok ülkeden önce tanınmasıyla, ülkemizde kadına verilen değer ortaya konulmuştur. Günümüzde kadınlar her alanda söz sahibidir ve başarılarını hayatında da göstermektedirler.”

Kadınlarımıza ne kadar çok fırsat sunabilir, pozitif ayrımcılığı en iyi şekilde uygulayabilirsek, millet olarak o oranda güç kazanırız. Kadınlara yönelik ayrımcı, dışlayıcı ve şiddet içeren uygulamalar sona erdirilebildiğinde, geleceğe daha da güvenle bakabiliriz. Bunu tam anlamıyla sağlamak için de toplumun tüm kesimlerinin katkı sağlaması gerekmektedir. Bu duygu ve düşüncelerle, kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü saygıyla, yürekten kutluyorum."

MHP Battalgazi İlçe Başkanı Mesut Samanlı

Samanlı yayınladığı mesajda şu ifadelere yer verdi;

"Kadın olmanın mana ve önemi üzerine bir kez daha düşünmek için eşsiz bir fırsat sunan anlam yüklü bir günün içindeyiz.

Toplumun her kesiminde ve üstlendikleri her görevde takdire şayan bir şekilde sorumluluklarını yerine getiren kadınlarımıza çok şey borçlu olduğumuz bir gerçektir. Yıllardan beridir bilimden sanata, spordan edebiyata, siyasetten çalışma hayatına kadar hayatın her alanında kadınların büyük çaba ve başarılarına şahit olunmuştur. Kadın elinin değdiği her yerde bir güzellik, göz nurunun düştüğü ve emeğinin geçtiği her noktada bir derinlik bulunmaktadır. Nitekim kadınlarımızın sosyal ve ekonomik hayatın içinde eşit, onurlu ve saygın bir yeri olması gerekir ve bunun artmasında da herkese büyük görevler düşmektedir. Evinde anne, işyerinde çalışan, toplumda saygın bir fert olan kadınlarımızın ülkemizin toplumsal birliği ve dirliği için hayati rolleri olduğu ortadadır. Gelecek nesillerin yetişmesinde yeri doldurulamayacak bir önemi olan ve sevgiyi, nezaketi, inceliği öğreten yine onlardır. Ailesine katkı sağlamak uğruna nasır tutmuş elleriyle, şehit evladını vatan toprağına uğurlarken döktüğü gözyaşlarıyla, umudun hiç eksik olmadığı bakışlarıyla, duanın ve iyi dileklerin çağlayan gibi aktığı sözleriyle kadınlar milletimizin ruhu olmuştur. Günümüzde kadınlarımızın maalesef hak ettikleri ilgiyi, desteği ve saygıyı yeterince gördüklerinden bahsetmemiz çok zordur. Özellikle kadınlarımıza yönelik insanlık dışı saldırıların, şiddet uygulamalarının, taciz ve tecavüz vakalarının endişe verici bir şekilde arttığı görülmektedir. Son derece hazin ve trajik bu rezaletlerin önlenmesi, engellenmesi ve suçluların hak ettikleri cezayı bulması çok zaman vicdanları tatmin edecek düzeyde olmamaktadır. Sokak ortasında arkası arkasına katledilen, töre ve geleneklerin gerisine gizlenen caniler tarafından gencecik yaşta hunharca kıyılan kadınların, genç kızların dramları millet olarak yüreğimizi sızlatmaktadır. Kadınlara uzanan kirli ve kanlı ellerin kırılıp atılması ve katillere hak ettikleri cezaların verilmesi için vakit geçirilmeksizin ne gerekiyorsa yapılmalıdır. Kadınlara, yalnızca sözde kalan pozitif ayrımcılık iddiasında bulunanların; aymazlığı, gafleti ve tedbirsizliği suçun ve suçlunun üremesi için uygun bir ortam hazırlamaktadır. Unutmamak gerekir ki, demokrasinin uygulanmasını ve gelişmesini engelleyen etkenler ile kadın haklarının ihlal edilmesine yol açan hususlar bir ve aynıdır. Şüphesiz gelişmiş ve medeni bir toplumun en başta gelen özellikleri arasında kadınlara yönelik baskının, şiddetin, hakaretin, dışlanmışlığın, eşitsizliğin, bağımlığın ortadan kalkması yer almaktadır. Son yıllarda kadınlarımızın muhatap olduğu ve bizleri son derece kaygılandıran insanlık dışı muamelelerin tamamen yok edilmesi için başta siyasi sorumluluk sahipleri olmak üzere herkes üzerine düşeni eksiksiz yerine getirmelidir. Kadın haklarının evrensel, bölünmez, vazgeçilmez, ayrılmaz bir bütün olduğunu kabul eden vizyon genişliğinin yanı sıra; kadına saygının ve manevi olarak yükümlülüklerin bilincine ulaşmış ve gereğini yerine getiren sorumluluk kültürüyle de önümüzdeki sorunların aşılacağı kuşkusuzdur.

Bu vesileyle her şeyin en güzeline layık olan Türk kadınının Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum."

CHP İl Kadın Kolları Başkanı Güllü Tunçer

CHP Malatya İl Kadın Kolları Başkanı tarafından yapılan basın açıklaması şöyle:

"8 Mart 1857 de New York’ta kapitalizmin dayattığı düşük ücret ve ağır çalışma koşullarına karşı eylem yapan kadınların direnişi 129 kadın işçinin yanarak ölmesi ile sonuçlanmıştır.

1910 yılında 2. Enternasyonal toplantısında bu olay gündeme gelmiş Dünya Emekçi Kadınlar günü olarak kabul edilmiş, 1977 yılında Birleşmiş Milletler “Dünya Kadınlar Günü” olarak kutlanmasına karar vermiştir.

8 Martlar emekçi kadınların güncel sorunlarını, iş yaşamında ve sosyal yaşamdaki sorunlarını dile getirmek için vesile olmaktadır.

Ulu önder Atatürk ‘ün Türk kadınının uygar dünyada eşit ve özgür bireyler olarak yer alması için bütün yaptıklarına rağmen bu gün bilhassa 16 yıllık AKP iktidarında çalışan kadınların ve genel olarak kadınların sorunları katlanarak arttı.

Avrupa ülkeleri arasında kadının iş gücüne katılımının en düşük olduğu ülke Türkiye’dir. Ücretsiz aile işçiliği çıkarılırsa kadına özgürlük sağlayan ücretli çalışma ancak % 15 civarındadır.

Türkiye’de kayıt dışı çalışma bilinen bir gerçektir. Kadınlar daha yüksek oranda kayıt dışı çalışıyorlar. Kadınlar güvencesiz olarak tarımda gündelikçi, evlerde temizlik, bakıcılık gibi işlerde çalışmaya devam ediyorlar.

Kadınların aile içi bakım ve yükümlülükleri çalışma yaşamına katılmalarındaki en büyük engellerden biridir. Ayrıca orta ve alt gelir gurubundaki ailelerde kadınların çalışması maalesef ailenin erkek bireylerinin kararına bağlıdır.

CHP’nin gündeme getirdiği güvencesiz taşeron işçi sorununu gündemden düşürmek için Taşeron işçilerin bir kısmının ağzına bir parmak bal çalındı.

KADIN cinayetleri, çocuk yaşta evlilikler, kadınlara ve çocuklara yönelik taciz ve tecavüzler ülkemizin son yıllardaki kanayan yarası. 2017 yılında 409 kadın öldürüldü, 387 çocuk cinsel istismara uğradı, sadece 2018 Şubat ayında 47 kadın katledildi.

Birkaç gün önce ilimizde 21 yaşındaki genç bir anne kocası tarafından öldürüldü.

Ülkemizde yaşanan olumsuzluklardan en çok kadınlarımız etkileniyor. Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı, işsizlik bilhassa terör en çok analarımızı ağlatıyor. AKP iktidarının yanlış politikalarını düzeltmek için ana kuzuları Suriye’de kanların döküyor, yine analar ağlıyor. Bu ülke için kanlarını döken şehitlerimizi rahmetle anıyoruz.

CHP’nin önceliği kadınların sigortalı, güvenceli ve emeklerinin karşılığını alabilecekleri düzgün işlerde çalışmalarının sağlanmasıdır.

Kadınların güçlü ve özgür olmaları için öncelikle eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması gerekir.

4 milyon okuryazar olmayan kadın, en önemlisi ilköğrenim çağında okula gitmeyen bir milyon kız çocuğunun ayıbını düzeltilmesi gerekiyor. Diğer önemli konu kadınların politik güce erişebilmesidir.

8 Mart Emekçi kadınların hakları yanında tüm kadınlarımızın sorunlarını dile getirme, özgür ve eşit bireyler olarak var olma mücadelesini ayakta tutma günüdür."

Eğitim İş Malatya Şube Başkanı Hatem Denktaş

Eğitim İş'in mesajı şöyle:

"8 Mart 1857 yılında New York’ta tekstil sektöründe çalışan yüzlerce kadın düşük ücretlerine, uzun çalışma saatlerine ve insanlık dışı çalışma koşullarını protesto etmek için greve gitti. Greve müdahale edilmesi sonucu 129 kadın işçi yanarak öldü. 1910 yılında 2. Enternasyonal Kadın Konferansı’nda, 17 Mart 1970 yılında ise Birleşmiş Milletler tarafından 8 Mart “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” olarak ilan edilmiştir.

Ancak aradan geçen 161 yıla rağmen Türkiye’de 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü bir kez daha ayrımcılık ve şiddete karşı eşitlik mücadelesindeki kadınların seslerini duyurma çabalarının gölgesinde kalmaktadır.

Ülkemizde, kadına yönelik şiddet, kadın emeği sömürüsü, kadın bedeni sömürüsü, kadın yoksulluğu, kadın işsizliği, çocuk gelinler ve okula gönderilmeyen kız çocukları, tacizciyi, tecavüzcüyü, saldırganı koruyup kollayan hukuk sistemi, genel anlamda da AKP iktidarının kadını yok sayan gerici politikaları kadının özgürleşmesi önünde en büyük engeller olarak durmaktadır. Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri her geçen gün artarak yükselmektedir.

Erkek egemen toplumun kadınlara yönelik fiziki ve psikolojik şiddeti; işyerlerinde, evlerde, sokaklarda, yaşamın her alanında, artarak devam etmektedir.

Kadın cinayetleri katliam boyutuna ulaşmışken, devlet çıkardığı onca yasaya rağmen kadınların can güvenliğini sağlamada yetersiz kalmaktadır. Basında yer alan haberlere göre Türkiye’de 2017 yılında en az 290 kadın öldürüldü; 101 kadına tecavüz edildi; 417 kadın ise yaralandı.

Tablo bu kadar ağırken erkek katiller ve tecavüzcülerin kravat taktıkları için “iyi hal indirimleri” aldıklarına, “tahrik indirimi”nden yararlanarak cezasız kaldıklarına, tecavüz davalarında ise kadınların “rıza”larının arandığına tanık olmaktayız.

Erkek şiddetinin giderek artmasında, siyasi iktidarın din ve ahlak adına sıkça kullandığı cinsiyetçi, sözde muhafazakâr söylemlerle kadını değersizleştirmesi, namus ve ahlak anlayışını salt kadına indirgemesi önemli etken olmuştur.

Kadınların fıtrat gereği erkeklerle eşit olamayacağı, börek yapamayan kadının ailesinin dağılmaya mahkum olacağı, kadının evinin süsü olduğu, kadınlar için tek kariyerin annelik olduğu, kadının itaatinin ibadet olduğu yönündeki söylemler kadını yok sayan zihniyetin dışa vurumudur.

Anayasa’nın 10. maddesi “Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür” demektedir. Siyasi iktidarın görevi şiddet dilini ve öç almayı yaygınlaştırmak değil, toplumdaki bireylerin eşit ve özgür olarak hayatlarını korumaktır.

Dünya Ekonomik Forumu’nun (DEF) Küresel Toplumsal Cinsiyet Uçurumu Raporu’na göre Türkiye, siyasal katılım, ekonomik eşitlik, eğitim ve sağlık hakkı gibi farklı alanlarda kadın erkek eşitliğinde 144 ülke arasında 131. sırada yer almaktadır. Yani ülkemiz, kadın erkek eşitliğinin kesinlikle olmadığı ülkeler arasında yer almaktadır. Rapora göre, Türkiye’de kadınların istihdama katılım oranı yüzde 36 iken üst düzey yöneticilerin yüzde 18’i kadın.

Kadınların siyasetteki yeri de istenilen düzeyde değildir. Atatürk’ün 83 yıl önce seçme ve seçilme hakkına kavuşturduğu kadınlar, TBMM’de yüzde 14 oranında temsil edilebiliyor. Yerel yönetimlerdeki temsil oranı ise yok denecek kadar az. 2014 yılı yerel seçim sonuçlarına göre 1396 Belediye Başkanının yalnızca 40’ı kadın.

Biz inanıyoruz ki gerçek bir demokrasi, kadın erkek eşitliği sağlanmadan gerçekleşemez. Kadınların hayatın her alanında ve erkeklerle eşit haklara sahip olduğu, her türlü şiddetin ortadan kalktığı, kadın cinayetlerinin son bulduğu, çocuk yaşta evliliklerin ve çocuk istismarının olmadığı bir dünya için mücadeleyi sürdüreceğiz!

Üyelerinin yüzde 57’sini kadınların oluşturduğu Eğitim-İş olarak, yeryüzüne barışı, çağdaşlığı, inceliği ve sayısız güzelliği kadınların getireceğine inanarak 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutluyoruz."

Türk Kızılayı Malatya Şube Başkanı Avukat M.Umut Yalçın

Yalçın "Medeniyetin temelinde ve yükselmesinde kadının payı büyüktür. Bütün kadınlar saygıdeğerdir. Kadınlar olmazsa iyilik hareketi öksüz kalır. Şunu da ifade etmek gerekir ki, kadınlar sadece 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle değil, diğer günlerde de hatırlanmalı ve bu konudaki bilinç daima taze tutulmalıdır. Bu çerçevede tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutlarız."dedi.

Ülkü Ocakları Malatya Başkanı Emrah Yılan

Yılan yayınladığı mesajda şu ifadelere yer verdi:

"Kadın anadır, kadın nesildir, kadın candır, kadın emanettir, kadın rahmettir ve en önemlisi kadın cennettir. Rivayet edilir ki erkek evlendiği taktirde imanının yarısı tamamlanmış olur bu yüzdendir ki kadın tüm dünyanın en değerli varlığıdır Rabbim kadınların emanet olduğunun farkına varabilecek bir dünya nasip etsin.Hayatın her alanında faaliyet göstermeye başlayan kadınlarımız, karşılaştıkları tüm sorunlara rağmen, her şeyin üstesinden gelerek mükemmel işlere imza atmaktadır. Kadınlarımıza karşı son dönemlerde artan şiddet ve taciz olayları da bizleri derinden üzmekte ve toplumumuzda telafisi mümkün olmayan bir o kadar da derin yaralar meydana getirmektedir. Bizler Hoca Ahmet Yesevi Dergâhlarının birer talebesi, Ülkü Ocaklarımızın birer neferi olarak bu tür eylem ve tutum içinde bulunanları esefle kınıyoruz” dedi.

DÜNYA KADINLAR GÜNÜ NASIL ORTAYA ÇIKTI?

8 Mart 1857 tarihinde ABD'nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları istemiyle bir tekstil fabrikasında greve başladı. Ancak polisin işçilere saldırması ve işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, arkasından da çıkan yangında işçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda 129 kadın işçi can verdi. İşçilerin cenaze törenine 10.000'i aşkın kişi katıldı.

26 - 27 Ağustos 1910 tarihinde Danimarka'nın Kopenhag kentinde 2. Enternasyonale bağlı kadınlar toplantısında (Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı) Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin, 8 Mart 1857 tarihindeki tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçiler anısına 8 Mart'ın "Internationaler Frauentag" (International Women's Day - Dünya Kadınlar Günü) olarak anılması önerisini getirdi ve öneri oybirliğiyle kabul edildi.

İlk yıllarda belli bir tarih saptanmamıştı fakat her zaman ilkbaharda anılıyordu. Tarihin 8 Mart olarak saptanışı 1921'de Moskova'da gerçekleştirilen 3. Uluslararası Kadınlar Konferansı'nda (3. Enternasyonal Komünist Partiler Toplantısı) gerçekleşti. Adı da "Dünya Emekçi Kadınlar Günü" olarak belirlendi. Birinci ve İkinci Dünya Savaşı yılları arasında bazı ülkelerde anılması yasaklanan Dünya Kadınlar Günü, 1960'lı yılların sonunda Amerika Birleşik Devletleri'nde de anmaya başlanmasıyla daha güçlü bir şekilde gündeme geldi. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart'ın "Dünya Kadınlar Günü" olarak anılmasını kabul etti. Birleşmiş Milletler'in sitesinde günün tarihine ilişkin bölümde, kutlamanın New York'ta ölen işçilerin anısına yapıldığı yazılmamıştır. (milliyet.com.tr)

Bülten- malatyahaber.com

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız