SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Kansere Karşı Erken Teşhis Uyarısı

Kansere Karşı Erken Teşhis Uyarısı
A- A+ PAYLAŞ

Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Medikal Onkoloji Uzmanı Dr. Emre Çakır,” Erken tanı hayat kurtarıyor. Çünkü tümör metastaz yaptıktan sonra artık yapılacak bir şey var ancak ilk evredeki gibi hastayı hastalıktan tamamen kurtarabileceğiz diyemiyoruz“ dedi.

Erken evrede teşhis edilen kanserin tedavi edildiğini belirten uzmanlar, risk faktörlerinden uzak durulması, gerekli kontrol ve taramaların yapılmasının son yıllarda kanser ölüm oranlarında azalmalar sağladığına dikkat çekiyor. Genetik faktörler, beslenme şekilleri, sigara kullanımı gibi birçok nedenden etkilenen kanser türlerinin tüm dünyada milyonlarca insanı etkilediğini belirten uzmanlar kanserin en gizli kapalı büyüyen ciddi bir hastalık olduğuna vurgu yapıyor.

Mide ağrısıyla başvurduğu hastanede kanser tanısı konduktan sonra yapılan tedavilerle sağlığına kavuştuğunu belirten 54 yaşındaki Mehmet Kaçar “Midem ağrımaya başladı. Daha sonra mide koruyucusu kullandım ağrısı kesildi. Daha sonrasında ağrı devam etti. Ağrı devam ettikçe ben mide koruyucusu kullandım. O şekil bir buçuk sene kullandım daha sonra kendimde halsizlik hissediyordum gittim tartıldım 4 kilo vermiştim. Daha sonra eşimle birlikte hastaneye gittik mideme hortum bırakıldı. Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi gördüm. Ameliyat oldum. Şuan toparlandım iyiyim. Yemek de yiyebiliyorum. Öncesinde yemek yiyemiyordum, su da içemiyordum bir yudum su içsem su ağzımda geliyordu yutkunamıyordum. İştahım da kesilmişti. Şimdi daha iyiyim yemek yiyebiliyorum, su içebiliyorum, gezebiliyorum. Doktorlarıma teşekkür ediyorum“ diye konuştu

Kanserde erkan tanının hayat kurtardığını kaydeden Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Medikal Onkoloji Uzmanı Dr. Emre Çakır ise, ”Kanser şu anda yaygın bir halk sağlığı sorunu ve vakalarımız gittikçe artmakta. Bundan dolayı erken tanı çok önemli. Hastalarımız ne kadar erken tanı alırsa biz o kadar faydalı olabiliyoruz ve hastalıktan tamamen kurtulma ihtimalleri daha da artmakta. Şuanda birçok tedavi yöntemimiz var. Kemoterapi, ümmünoterapi, akıllı moleküller gibi birçok tedavi yöntemimiz var. Özellikle kadın hastalarımızın 40 yaşından sonra yıllık mamografi taramalarını yaptırmalarını, 45 yaşından sonra kolonoskopi taramalarını yaptırmalarını, dışkıda gizli kan dediğimiz tetkiki yaptırmaları, erkeklerde prostat için belirli aralıklarla prostat spesifik antijen kan testi yaptırmalarını önermekteyiz. Erken tanı hayat kurtarıyor. Çünkü tümör metastaz yaptıktan sonra artık yapılacak bir şey var ancak ilk evredeki gibi hastayı hastalıktan tamamen kurtarabileceğiz diyemiyoruz “dedi.

Çokta erken sayılmasa da kanser tanısı konduktan sonra hastanede gördüğü tedavi sonucu Mehmet Kaçar’ın sağlığına kavuştuğunu ifade eden Çakır,” Hastamız erken evre sayılabilir ama çok da erken bir evrede gelmedi. Biz öncelikle hastaya kemoterapi ile başladık. Kitle cismi midesindeki ve çevresindeki lenflerdeki kitleleri küçülttük. Küçülttükten sonra cerrahi ile midesi ve lenf topları başarılı bir şekilde alındı. Ameliyattan sonrasında kemoterapi ile tedavi süreci devam etmekte hastamızın. Bu süreçten sonra hastayı 3 aylık aralıklarla takibe alacağız. Hastamız ilk geldiğinde ciddi anlamda karın ağrıları vardı. Bunlar kemoterapi ile gerilemeye başladı ve şu anda da karın ağrıları geriledi. En son baktığımız taramalarda da vücutta herhangi metastaz ve tümöre rastlamadık. Hastamız şu anda iyi durumda. Tedavimizi de kaldırıyor verdiğimiz tedavileri de ümmün kuvvetlendiricilerle tedaviyi de başarılı bir şekilde yürütüyoruz “diye konuştu.

iha

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız