"Kayısı Yerlerde Sürünüyor"

Cumhuriyet Halk Partisi il başkanı Enver Kiraz, bu yıl yaş kayısıda fiyatların 20 kuruşa düşmesine rağmen satılamadığını ve ağaçlarda kaldığını, kuru kayısı fiyatlarının da geçen yıla göre yarı yarıya düştüğünü öne sürdü.

Kiraz, Şire Pazarı'nda yaptığı açıklamada şunları söyledi:

"Her zaman dile getirdiğimiz gibi ; Malatya Kayısısı bir Dünya markasıdır ve Malatya’mız Dünya Kayısısı üretiminin ve tüketiminin yaklaşık %80 ve %90’ını karşılamaktadır.
Bu yüzden Malatya Dünya Kayısı başkentidir ve Kayısı Malatya ekonomisinin bel kemiğidir. Bel direğidir.
Hala bir devlet politikasının oluşturulamaması, oluşturulmaması,
Kayısı için bir taban fiyatın belirlenmemesi,
Sağlıklı bir pazarın oluşturulmaması,
Temel bir politikanın olmaması, her yıl binlerce kayısı üreticisini ciddi sıkıntılarla karşı karşıya bırakmaktadır.
Bu yıl için de çok farklı ve çok vahim bir durumla karşı karşıyayız.
AKP Hükümeti Malatya’da bir gerçeğin yine hayal olmasını sağlamıştır.
AKP Hükümeti Dünya Markası kayısıyı ayaklar altına alma başarısını göstermiştir.
İlk defa o güzelim kayısımıza, çiftçimizin, köylümüzün alın teri, ekonomimizin temeli yerlerde sürünmektedir.
Kayısı üreticileri geçen yıllarda kilogramını 40,50 kuruşa meyve suyu firmalarına sattıkları kayısıyı bu yıl 20 kuruşa satamamaktadır.
Üreticinin kilogramını 20 kuruştan daldan toplatma şansı dahi yoktur.
Yine geçen yıl 5-6 TL olan normal kuru kayısı kilogram fiyatları bu yıl neredeyse 2.5 – 3 TL’ye kadar düşmüştür. Bu fiyat ortalama 1 kg. kayısının maliyeti bile değildir.
Girdi maliyetleri mazot, gübre, ilaç, işçilik gibi giderler çok yüksektir.
Destek verilmeden kayısı üreticisinin açlığa mahkum olmaması neredeyse mümkün değildir.
Bundan yaklaşık 2 ay önce bu durumu gördük.
AKP yetkililerini acil önlemler alınması konusunda göreve çağırdık ve AKP milletvekili ve yetkilileri Malatya’yı bir kez daha kandırarak bir değerlendirme yapıldığını, çeşitli desteklerin sağlanacağını ifade ettiler.
Gelinen noktada hiçbir destek sağlanmadığı gibi, kayısı üreticisi avutulmaya devam ediyor.
Ziraat Bankası ile görüşüldüğü ve bir çalışma yapıldığı söyleniyor. Ne zaman sonuçlanacağı belli değil.
Bir gecede çok önemli yasaları bile çıkarabilen hükümet nedense bir belirsizlikle bizleri avutuyor.
Avutulan çiftçimizdir.
Avutulan Malatya’mızdır.
Bu gün buradan bir kez daha çağrımızı yeniliyoruz. Acil önlem alın.
En azından kısa vadeli çözümler getirilmesi kaçınılmazdır.
Bu önlem çiftçiye faizsiz uzun vadeli kredi imkanı olabilir.
Üreticiye ağaç veya kilogram başına bir destek olabilir.
Çiftçiye işçi ücretlerini karşılama desteği olabilir.
Ne olursa olsun önemli olan çiftçiyi rahatlatabilecek, nefes aldırabilecek bir desteğin acilen sunulmasıdır.
Kayısı üreticisi Ramazan ayında 40-45 derece sıcaklıkta on yaşındaki çocuktan seksen yaşındaki dedeye kadar kendi bahçesinde çalışmaktadır.
Onların hakkını alamadığı bir durumda bunun vebali ağır olur.
AKP Hükümeti de şunu net olarak bilmelidir ki; bu vahim tablonun sorumlusu, kayısı rekoltesinin yüksek olması ya da üreticinin daha çok üretmesi değildir.
Tek sorumlu AKP Hükümeti ve yetkilileridir.
Kayısı üreticisinin vebali ağır olduğu gibi Malatya ekonomisinin vebali de çok ağırdır.
Bunu bir kez daha hatırlatıyoruz ve gözbebeğimiz kayısımızı hak ettiği yere gelmesi için her anlamda mücadelemizi sürdüreceğiz.
Kayısı çiftçisinin, onların toprakta çatlayan ellerinin, ayaklarının, su gibi akan alın terinin, en yüce değer olan emeklerinin her zaman her şartta yanında olacağız, savunacağız, savunmaya devam edeceğiz.
Üretimin fazla olmasından asla şikayet etmeyeceğiz.
Çiftçimizle;
Daha çok üreteceğiz.
Daha çok paylaşacağız.
Birlikte yürüyeceğiz.
Birlikte çözeceğiz.
Her zaman dile getirdiğimiz gibi ; Malatya Kayısısı bir Dünya markasıdır ve Malatya’mız Dünya Kayısısı üretiminin ve tüketiminin yaklaşık %80 ve %90’ını karşılamaktadır.
Bu yüzden Malatya Dünya Kayısı başkentidir ve Kayısı Malatya ekonomisinin bel kemiğidir. Bel direğidir.
Hala bir devlet politikasının oluşturulamaması, oluşturulmaması,
Kayısı için bir taban fiyatın belirlenmemesi,
Sağlıklı bir pazarın oluşturulmaması,
Temel bir politikanın olmaması, her yıl binlerce kayısı üreticisini ciddi sıkıntılarla karşı karşıya bırakmaktadır.
Bu yıl için de çok farklı ve çok vahim bir durumla karşı karşıyayız.
AKP Hükümeti Malatya’da bir gerçeğin yine hayal olmasını sağlamıştır.
AKP Hükümeti Dünya Markası kayısıyı ayaklar altına alma başarısını göstermiştir.
İlk defa o güzelim kayısımıza, çiftçimizin, köylümüzün alın teri, ekonomimizin temeli yerlerde sürünmektedir.
Kayısı üreticileri geçen yıllarda kilogramını 40,50 kuruşa meyve suyu firmalarına sattıkları kayısıyı bu yıl 20 kuruşa satamamaktadır.
Üreticinin kilogramını 20 kuruştan daldan toplatma şansı dahi yoktur.
Yine geçen yıl 5-6 TL olan normal kuru kayısı kilogram fiyatları bu yıl neredeyse 2.5 – 3 TL’ye kadar düşmüştür. Bu fiyat ortalama 1 kg. kayısının maliyeti bile değildir.
Girdi maliyetleri mazot, gübre, ilaç, işçilik gibi giderler çok yüksektir.
Destek verilmeden kayısı üreticisinin açlığa mahkum olmaması neredeyse mümkün değildir.
Bundan yaklaşık 2 ay önce bu durumu gördük.
AKP yetkililerini acil önlemler alınması konusunda göreve çağırdık ve AKP milletvekili ve yetkilileri Malatya’yı bir kez daha kandırarak bir değerlendirme yapıldığını, çeşitli desteklerin sağlanacağını ifade ettiler.
Gelinen noktada hiçbir destek sağlanmadığı gibi, kayısı üreticisi avutulmaya devam ediyor.
Ziraat Bankası ile görüşüldüğü ve bir çalışma yapıldığı söyleniyor. Ne zaman sonuçlanacağı belli değil.
Bir gecede çok önemli yasaları bile çıkarabilen hükümet nedense bir belirsizlikle bizleri avutuyor.
Avutulan çiftçimizdir.
Avutulan Malatya’mızdır.
Bu gün buradan bir kez daha çağrımızı yeniliyoruz. Acil önlem alın.
En azından kısa vadeli çözümler getirilmesi kaçınılmazdır.
Bu önlem çiftçiye faizsiz uzun vadeli kredi imkanı olabilir.
Üreticiye ağaç veya kilogram başına bir destek olabilir.
Çiftçiye işçi ücretlerini karşılama desteği olabilir.
Ne olursa olsun önemli olan çiftçiyi rahatlatabilecek, nefes aldırabilecek bir desteğin acilen sunulmasıdır.
Kayısı üreticisi Ramazan ayında 40-45 derece sıcaklıkta on yaşındaki çocuktan seksen yaşındaki dedeye kadar kendi bahçesinde çalışmaktadır.
Onların hakkını alamadığı bir durumda bunun vebali ağır olur.
AKP Hükümeti de şunu net olarak bilmelidir ki; bu vahim tablonun sorumlusu, kayısı rekoltesinin yüksek olması ya da üreticinin daha çok üretmesi değildir.
Tek sorumlu AKP Hükümeti ve yetkilileridir.
Kayısı üreticisinin vebali ağır olduğu gibi Malatya ekonomisinin vebali de çok ağırdır.
Bunu bir kez daha hatırlatıyoruz ve gözbebeğimiz kayısımızı hak ettiği yere gelmesi için her anlamda mücadelemizi sürdüreceğiz.
Kayısı çiftçisinin, onların toprakta çatlayan ellerinin, ayaklarının, su gibi akan alın terinin, en yüce değer olan emeklerinin her zaman her şartta yanında olacağız, savunacağız, savunmaya devam edeceğiz.
Üretimin fazla olmasından asla şikayet etmeyeceğiz.
Çiftçimizle;
Daha çok üreteceğiz.
Daha çok paylaşacağız.
Birlikte yürüyeceğiz.
Birlikte çözeceğiz."