Geçtiğimiz hafta içinde AKP Malatya Milletvekili Hakan Kahtalı ile Malatya Şeker Fabrikası'nda üretilen şekerin Kahtalı'nın ortak olduğu firma üzerinden piyasaya sürülmesi konusunda sert bir polemiğe giren Malatya Esnaf Odaları Birliği (ESOB) Başkanı Şevket Keskin, eleştirilerini sürdürüyor.
Malatya ESOB Başkanı Şevket Keskin, şekerle ilgili gelişmelerin perde arkasında asıl amacının, Malatya Şeker Fabrikası'nı önce zarar ettirip, daha sonra özelleştirmek olduğunu söyledi.
AKP Malatya Milletvekili Hakan Kahtalı'yı eleştirmeye ve suçlamaya devam eden Şevket Keskin, Kahtalı'nın yanı sıra, şeker dağıtımında halkın aleyhine geliştirilen fiyatlandırma ve dağıtım ağı sorununa yönelik herhangi bir çaba göstermeyen diğer milletvekillerini de sert ifadelerle eleştirdi. Keskin, "Bütün milletvekillerinin bu durumda Malatya’nın hakkını savunması gerekirdi, ne yazık ki yapmadılar. Milletvekili Öznur Çalık çıktı reklam yaptı, 'fabrikadan halka direkt satış mağazası açtık' diye. Öznur Çalık, çıkıp da AK Partili bu milletvekiline sen neden bu kadar şekerin peşine düştün diyemedi mi?" dedi.
AKP Milletvekillerini ERTV'de eleştiri yağmuruna tuttu
ERTV'de Hülya Kaya'nın hazırlayıp sunduğu 'Hülya Kaya ile Günebakış' programına katılan ve şeker dağıtım ve fiyatlandırmasına ilişkin yeni yapılanma hakkındaki soruları cevaplandıran Malatya ESOB Başkanı Şevket Keskin, asıl amacın Malatya Şeker Fabrikası'nın, özelleştirme adı altında kişi ve özel şirketlere devredilmesi olduğunu söyledi.
Malatya'da üretilen şekerin Malatya'daki tüketiciye ulaşması sürecinde kısa süre öncesine kadar hiç bir aracı olmadığını ve doğrudan satış yapıldığını hatırlatan ESOB Başkanı Şevket Keskin, mevcut durumda ise üç aracı firmanın şeker üzerinden büyük karlar elde etmesinden sonra şekerin vatandaşın sofrasına yüksek fiyatlarla ulaştığını kaydetti.
Keskin,"2022 yılı Şubat ayına kadar vatandaşın bir sıkıntısı yoktu. Biz yeni duyduk. Üreten biz, yapan biz, getiren biz neden 3 el değiştirdiniz? Şeker Fabrikası 262 TL’ye üretiyor, Türk Şeker’e veriyor, Tük Şeker de kendi paketleme ve ambalaj maliyetini ekleyip 285 TL’ye ayrı bir firmaya veriyor. Adamların aynı isimde 18 tane şirket ve bayiliği var. Almış götürmüş. Esnaf 350 TL teklif etmiş. Esnaf şekerden sadece yüzde 3 kar ediyor. Bugün 350-400 TL’ye verdikleri şekeri yarın 500-600 TL’ye verecekler" diye konuştu.
Bunların hesabı Şeker Fabrikasını özelleştirmek...
Malatya ESOB Başkanı Şevket Keskin, AKP Malatya Milletvikili Öznur Çalık'ı da eleştirererk, Çalık'ın şeker dağıtımı ve fiyatlandırılması konusunda halkı, kamuoyunu yanılttığına işaret etti. Şevket Keskin şöyle konuştu:
"Milletvekili Öznur Çalık çıktı reklam yaptı, fabrikadan halka direkt satış mağazası açtık diye. Öznur Çalık, çıkıp da AK Partili bu milletvekiline sen neden bu kadar şekerin peşine düştün diyemedi mi? Senin şirketin nedir, sen bu kadar peşine düşmüşsün. Bir insanın kursağına haram girmesin, haram girdikten sonra iflah olmaz ve doymaz. Sümer Bank neden satıldı? Zarar etti diye. Tekel neden satıldı? Zarar etti diye. Şekerin bugün 50 kilogram maliyeti 380-390 TL arası, siz bunu 250 TL gösterirseniz, satarsanız yıl sonunda fabrika zarar etmiş olacak. Bunu Cumhurbaşkanına götürecekler “Şeker Fabrikası zarar ediyor” diyecekler. Bunların hesabı Şeker Fabrikası alanını satın almak. Şeker Fabrikasını sattırmadık diye övünmesinler. Şeker Fabrikasını Bayram Polatbaş ve Nuri Murat sattırmadı. Şimdi fazla söylemeyelim, yoksa Şeker Fabrikası Müdürünü görevden alırlar. Ellerinden gelse Şeker İş Sendikası Şube Başkanı Nuri Murat’ı da görevden alırlar. Bir zamanlar çıkıp poz verenler, Şeker Fabrikasını sattırmayız diyenler, şekeri neden sattırıyorsunuz?”.
"Milletin değil, Cumhurbaşkanının iradesiyle milletvekilliğine gelenler haddini bilecek.."
AKP Malatya Milletvekillerinin halıkn iradesiyle değil Cumhurbaşkanı'nın iradesiyle milletvekili olduğuna vurgu yapan Şevket Keskin, AKP Malatya Milletvekili Hakan Kahtalı'nın, meslek odaları başkanlarına yönelik "Anlamadan Şevket Keskin'i alkışlıyorlar" şeklindeki açıklamasına yönelik bir soruya şöyle cevap verdi:
"Ben ön plana çıkmak için bu açıklamaları yapmıyorum. Milletvekilinin vatandaşı, esnafı ve oda başkanlarını ağzına alması haddi de, hakkı da değildir. Çünkü buralara milletin oyuyla geliyorlar. Cumhurbaşkanının adını zikrettiğim zaman çekememezlikleri var. Milletvekilleri, milletin iradesiyle gelmiş insanlar değil, Cumhurbaşkanının iradesiyle gelmiştir. Milletin değil Cumhurbaşkanının iradesiyle milletvekilliğine gelenler, milletin iradesiyle göreve gelen oda başkanlarına karşı haddini bilecek. Bilmeden alkışlıyor diyemez. Bu millet 20 yıldır AK Parti’yi, Cumhurbaşkanını destekliyor, bilmeden mi destekliyor, bilmeden mi alkışlıyor? Bunları da düşünecek, konuştuğum kelime nedir diyecek. Ayet ile hadisi nasıl birbirine karıştırdıysa, menfaatine dokunduğun zaman her şeyi birbirine karıştırıyor. Menfaat kimseye kar getirmez, hiçbir yanlış yapanın yanına kar kalmamıştır. Ben yanlış bir şey söylemedim. Ben yapmadım, danışmanım yaptı demiş ya, ben onun yerinde olsam, çıkar Şeker Fabrikası alanında “Biz yanlış yaptık kusura bakmayın, benim almamam lazımdı, ben belediyeye girdim rezil oldum, belediyenin mülkiyetine çöktüm” diye açıklama yapardım. Ben bunlara hırsız demedim. Ben hırsız değilim, stokçu değilim diye açıklama yaptığı zaman kendi kendini ele vermiş oluyor. Ben tüccarım diyor, nerede tüccarsın. Ben radikal gruplara karşı mücadele verirken, Kernek Meydanı’na 50 bin kişi ile çıkarken, sen bir yerde çantacılık yapıyordun. Birden bire nereden nereye geldin. Bir düşün sesini kes otur”.
“Eğer Cumhurbaşkanı bunlardan hesap sormazsa, millet hesap soracak”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın AKP Malatya Milletvekillerinden hesap sorması gerektiğini ifade eden Keskin, “Eğer Cumhurbaşkanı bunlardan hesap sormazsa, millet hesap soracak” dedi.
Keskin şunları söyledi:
“Bugün AK Parti’nin Malatya İl Başkanı ve milletvekilleri Şeker Fabrikasına gidecekti, ‘biz satış mağazasının reklamını yaptık. Biz şeker konusunda yanlış yaptık, bir arkadaşımız almış. Bundan sonra Şeker Fabrikası kurulduğu günden beri sistem nasılsa aynı sistemle devam edecek. Biz yanlış yaptık, direkt halka satış yapılacak’ deseydi, olay biterdi. Bizde alkışlardık, hem de bilerek alkışlardık. Hani bize bilmeden alkışladılar diyor ya, kendisi çok bilgili bir insan ya. Birden bire nasıl zengin oldu? Benim ağzımı açtırmasınlar. Herkesin o kadar çok yanlışları var ki. Bir gün, bir fırsatını bulup, bunları Cumhurbaşkanına açıklayacağım. Eğer Cumhurbaşkanı bunlardan hesap sormazsa, millet hesap soracak. Ben istemedim, bana verdiler der gibi bir açıklama yapmış. Hangi el sana verdi bunu. Bunu açıkla, devlet mi verdi, müdürler mi verdi, kim verdi, bunu açıkla. AK Parti milletvekili olmasaydı, bunu da alamazdı, şirketi bu kadar bayilik de alamazdı. Çünkü dün geldiği yer belliydi, bugün geldiği yer belli. Bütün milletvekillerinin bu durumda Malatya’nın hakkını savunması gerekirdi, ne yazık ki yapmadılar. Ben esnaf ve sanatkar camiasının hakkını savundum. Bu milletin hakkını savunmak benim boynumun borcu. Biz milleti ve vatandaşı savunurken, bunlar şirketleri, bayileri savunuyorlar. Bu millet bunlara bayilik savunsunlar diye, milletvekilliği vermedi. Adları milletvekili ama ne yazık ki bunlar bayi vekiliymiş. Şekerden elinizi çekin, siz vekilsiniz. Sinsi bir şekilde, kimsenin haberi olmadan 1 yıl önce almışlar. İhaleden bahsedilmiyor, bana verdiler deniliyor. Kim verdiyse bunu açıklamalılar. Başka şirketler yok muydu, şekeri verecek. Esenlik de vardı. Sıkıştıkları zaman Allah, Peygamber diyorlar, böyle bir şey olamaz. Ben diyorum sen şekeri almış, milletin hakkına girmişsin, o Allah’tan Peygamberden bahsediyor”
"Bu milletvekilleri hem partiye hem Cumhurbaşkanı'na zarar veriyor"
Malatya'da üretilen şekerin aracısız bir şekilde, eskiden olduğu gibi doğrudan piyasaya sunulması gerektiğini savunan Keskin, mevcut uygulamanın iptal edilmemesi halinde, hem AKP'nin hem de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Malatya'da büyük zarar göreceğini vurguladı.
Cumhurbaşkanını çok sevdiğini ve zarar görmesini asla arzulamadığını söyleyen Malatya ESOB Başkanı Şevket Keskin, "Bunlar hem partiye zarar veriyorlar, hem de Reise zarar veriyorlar. Reis 20 yıldır cumhurbaşkanımız, ülkesine, milletine hizmet ediyor. Ülke zaten zor bir dönemden geçiyor. Zamlar aldı başını gidiyor, esnafın elektrik faturası, kirasını geçmiş durumda. Milletvekilleri de akıllı olsun, esnafla, milletle uğraşmasın. Benim siyasette gözüm yok. Haksızlığa karşı susan dilsiz şeytandır. Ben haksızlığa karşı susmam. Ben şekerden vazgeçin diyorum, vazgeçmedikleri takdirde üstlerine gideceğim, Cumhurbaşkanına kadar gideceğim. Bu milletvekilleri, bu teşkilat Cumhurbaşkanına zarar veriyor. Bu millet, bunlara değil, Cumhurbaşkanına oy veriyor. Cumhurbaşkanı sayesinde milletvekili oluyorlar" diye konuştu.
"Özür dileyin" çağrısı
Programın son bölümünde, AKP Malatya Milletvekili Hakan Kahtalı ve AKP Malatya İl Başkanı İhsan Koca'ya seslenen Şevket Keskin, "Milletvekili Hakan Kahtalı, biz bir hata yaptık, milletten özür dilerim diye açıklama yapmalı. AK Parti Malatya İl Başkanı İhsan Koca’ya çağrı yapıyorum; ‘Parti adına sen burada bir yetkilisin. Kendine gel ve çık Şeker Fabrikasının önünde o bilmeden alkış çalanları topla, bilerek alkış çaldır. 'Bir milletvekilimiz hata yaptıı' de ve özür dileyin” çağrısında bulundu.
ertv.com.tr - malatyahaber.com