SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Birden Kendimi Yeşilçam Sokağı'nda Buldum"

0
Güncellendi - 2018-12-25 01:11:11
A- A+ PAYLAŞ

MALATYA'DAN TRENLE İSTANBUL'A KAÇTI, 'ARTİST' OLDU, 120 FİLMDE OYNADI.. Tarak, kalem, defter satarken kendisini bir anda Yeşilçam filmlerinde bulan Malatyalı Mehmet Yağmur (75), kötü adam rolüyle 120’ye yakın filmde oynadı. Yağmur, “Sinemada kötü adam olmak her adamın kârı değil. 1970’te bize 100 lira yevmiye veriyorlardı ki çok iyi paraydı. Günde 3 filmde kötü adam rolünde oynuyorduk. 30-35 kişilik kötü adam kadromuz vardı, her filmde bunlar oynuyordu” dedi.

1959 yılında daha 17 yaşındayken Malatya’dan trenle İstanbul’a kaçan Yağmur, Kapalıçarşı’da kalem, tarak, defter satarken bir zabıtayla kavga etti ve kaçtı. Sonra gittiği Yeşilçam Sokağı’nda tanıştığı bir kişi sayesinde setlerde ışıkçılığa başlayan Mehmet Yağmur, bir süre sonra sette amirlik yapmaya başladı. 1970 yılında Antalya’da Yılmaz Duru ile ‘Bin Yıllık Yol’ adlı film çekimine giden Yağmur, kamera arkasında çalışırken, bir oyuncunun gelmemesi üzerine, Yılmaz Duru’nun ‘Mehmet seni oynatalım’ demesiyle ilk olarak  ‘Bin Yıllık Yol’ filminde rol aldı.

Kamera arkasından kamera önüne, ‘kötü adam’ olarak adım atan, çoğu kötü adam olmak üzere değişik karakterleri de  oynayan ve yıllar sonra Malatya'ya dönen Yağmur, o başlangıcı şöyle anlattı:

“60-70 lirayla filmlerde kavgacı olarak başladım. 1973 yılında Mehmet Yağmur oldum. Yönetmenler Osman Fahir Seden, Natuk Baytan, Remzi Jöntürk, Yılmaz Atadeniz beni sevdiler, oynattılar ama biz yerimizi bilemedik. İsmimin olduğu 110 filmde rol aldım. O zaman bizden başka kötü adam yoktu. Erol (Taş) ağabey, ben, Bilal İnci, Turgut (Özatay) ağabey, Hayati Hamzaoğlu, Kenan Pars vardı. Hamallıkla artist oldum.”

Yağmur (üstte soldan 2.), günlük 2-3 filmde kötü adam rolünde oynadığını anlatarak, şunları söyledi:

“Sinemada kötü adam olmak her adamın kârı değil. Her adamın işi de değil. Her adam, kötü adam da olamaz çünkü yapılan işte alımı, bilgisi, yeteneği olacak. Yumruğu yedin, yere nasıl düşeceksin? ‘Takla at, yuvarlan’ diyor, yanlış düştüğün zaman kolunu kırarsın. Bunları bilmezsen kavgacı olamazsın. 1970’te bize 100 lira yevmiye veriyorlardı ki çok iyi paraydı. Günde 3 filmde kötü adam rolünde oynuyorduk. 30-35 kişilik kötü adam kadromuz vardı, her filmde bunlar oynuyordu. Kapalı çarşıda tarak, defter satarken birden kendimi Yeşilçam Sokağı’nda buldum. Işıkçılıkta çalıştım ama gözüm karaydı. Atla atla, düş düş, vur vur, kır kır, hiç korku yoktu. Kavganın A’sından Z’sine her şeyini biliyorduk. Nereden vurursun, nereden gidersin bunu bilemezsen olmaz, çekemezler. Onun için bir kariyerimiz vardı. Orayı da koruyabildiğimiz kadar koruduk.”

Filmlerde zaman zaman talihsiz anlarda yaşadığını ifade eden Yağmur, “Gerçek dayak yediğim film de oldu. Yılmaz Köksal kazara ayağı kaydı gözümün altına bir yumruk attı, ‘gözüm çıktı’ sandım. Malkoçoğlu filmini çekerken ölümlerden döndük. Köprüden bizi aşağı atma sahnesi vardı. Camoka vuruyor, Cüneyt Arkın’ı ve bizi suya atıyor, Dalaman çayına. Dalaman çayının derinliği yarım metre, altı da betondu. 15 metreden aşağı düştük. İpi kestiler patır patır düştük ve canlı çıktık. O kadar ki işimiz sertti. Şuan ki aklım olsa bir tanesinde bile oynamazdım, canınla dövüşüyorsun” dedi.

Ferdi DURDU, Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

4 yorum yapılmış

  • fatih (3 yıl önce)
    Selamun aleykum.mehmet amca babamin lstanbuldan arkadasiymis.numarasini babam istiyor.verebilirmisiniz
    0
    0
    Yanıtla
  • Murat Yağmur (5 yıl önce)
    öncelikle Malatyalı bir değerin farkına varıp onunla bu röportajı gerçekleştirdiğiniz için teşekkür ederim. çünkü 6 mı 7 mi oldu bilmiyorum yapılan malatya film festivaline ilk davetli olması gerektiğine inandığım babamın hala davet edilmediğine şaşarım :) tabi biz sinemanın bu 3.adamlarını hep görmezden geldik geçen konuşmasında ne dedi Cüneyt Arkın ben olmazsam film olurdu ama o filmlerdeki o kötü adamlar olmazsa olmazdı diye bir kez daha sizin aracılığınız ile yine seslenmek istiyorum bu değerlerin kıymetini kaybettikten sonra anlamayın
    0
    0
    Yanıtla
  • recep solmaz (5 yıl önce)
    Rol gereği kötü adam olan mehmet abim hayatın zorluklarında tek başına hayat mücadelesinde hep temiz yüreği ile iyi bir baba ıyi bir eş olmanın mutluluğunu sıtmapınarında keyfini çıkartıyor....helal sana kötü adam......
    0
    0
    Yanıtla
  • Özgur (5 yıl önce)
    YEŞİLÇAM FİLMLERİ ÇOK GÜZELDİ. HER ŞEY SEVGİ ÜZERİNE KURULUYDU. ŞİMDİLERDE KÜFÜRLÜ FİİMLERLE SEKTÖR FARKLI YÖNE TAŞINDI. MEHMET YAĞMUR YEŞİLÇAMIN GÜZELLİKLERİNİ YAŞAMIŞ. ALLAH UZUN ÖMÜRLER VERSİN
    0
    0
    Yanıtla