SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Köylü Karşı Çıktı, ÇED Toplantısı Yapılamadı

0
Güncellendi - 2018-12-01 06:03:58
Köylü Karşı Çıktı, ÇED Toplantısı Yapılamadı
A- A+ PAYLAŞ

Malatya'nın Arapgir ilçesine bağlı Yazılı Mahallesi'nde (köyünde) yapılmak istenen demir ocağı ve kırma, eleme tesisinin Çevre Etki Değerlendirmesi (ÇED) toplantısı, vatandaşların talebi üzerine yapılmadı.

Kara Yakup Cemevi'nde özel bir firmanın mahallede kurmak istediği tesisle ilgili Çevre Şehircilik ve İl Müdürlüğü görevlilerince ÇED bilgilendirme toplantısı düzenlendi.

Mahallede ve çevre mahallelerde yaşayan vatandaşlar, toplantının yapılmamasının istemesi üzerine görevliler tarafından alınan dilekçe ve imzalar sonucu program gerçekleşmedi. Dilekçe ve toplantının yapılmamasını isteyen vatandaşların imza atmasının ardından konuşan Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Yardımcısı Serkan Hangün, vatandaşların talebini mevzuatları gereği aldıklarını, halkın katılım toplantısında bilgilendirme talebinin olmadığını resmi tutanağa geçirdiklerini kaydetti.

Hangün, bütün bilgi ve belgeleri bir üst yazı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığına bu tutanaklarıyla ileteceklerini belirtti.

"BİZ BUGÜN BEKÇİLİK GÖREVİ YAPIYORUZ"

Arapgir Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu da, "Her platformda şunu söyledik; çevreye, insana ve geleceğe duyarlılık. Biz bugün bekçilik görevi yapıyoruz, yarın bir başkası yapacak. Bizim görevimiz ülkenin kalkınmasıyla birlikte yerelin, doğanın korunması, geleceğin emanet edileceği bilinciyle bugünün yarına kirliliklerle değil geleneklerle, kültür dokusuyla bırakılması, emanet edilmesi üzerine. Ülkenin yeraltı ve yerüstü zenginlikleri bu ülkeye ait. Bu topraklar bizim. Ama yeraltındaki zenginlikleri çıkardığımızda yerüstündeki tahribatı ölçmeden, oradaki yerel yaşamın, Allah'ın bu nimetlerinin bu coğrafyada verdiği ürünlerin yok olması demek dedi.

"BU MÜCADELEDE HER ZAMAN SİZLERİN YANINDAYIZ"

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ise "Burası yaklaşık 15-20 köyü ilgilendiren, belki Arapgir’in tamamını yakından ilgilendiren bir köy. Buradaki suyla 20 bin üzerinde hayvanın sulandığı, bu bölgenin içme ve sulama  suyunun buradan yetiştiği söyleniyor. Burada dağ keçilerin, geyiklerin olduğunu, müthiş bir doğal yaşamın olduğunu biliyoruz. Tarihi cem evi ve kaya mezarlarının olduğunu biliyoruz. Burası sadece tarım değil, kültürel anlamda da bir merkez" diye konuştu.

Köylülerin talebi üzerine heyet olarak Yazılı Mahallesi'ne geldiklerini dile getiren Ağbaba, şunları söyledi: "Başta İstanbul'da yaşayan Yazılılar olmak üzere onların talebiyle geldik. Bu biraz hükümet politikası aslında. 2002'den buyana baktığımızda Tortum'undan Rize'sine kadar bir hükümet politikası olarak uygulanıyor. Madenler doğal zenginlikler mutla kullanılmalı ama doğal yaşamı, köyü yok edecekse, bunun köylüye bir faydası olmayacaksa bunun yapılması doğru değil, biz buna karşıyız. Hemen yanı başınızda bir köy var, orada bir taş ocağı var ve köylülere yaptığınız görüyorsunuz. Arapgir çevre mücadelesinde iyi bir sonuç aldı. Burada çayın üzerine HES yapılmak istendi, belediye başkanının önderliğinde Arapgir buna karşı çıktı, iptal edildi. O HES oraya kurulmuş olsaydı bilin ki örnekleri yüzlerce doğal yaşam kalmayacaktı. Suyun mülkiyet hakkı satılmış olacaktı. Burada da yarın bu maden buraya kurulursa, bilin ki burada bir doğal yaşam kalmayacak. Mezarlarınız, suyunuz, kültürünüz, değerleriniz yok olacak. Biz bu mücadelede her zaman köylülerin yanında olduk, bundan sonra da yanların da olmaya devam edeceğiz. Duyar duymaz TBMM'de bu konuyu konuştum. Bu mücadelede her zaman sizin yanınızdayız."

"BU SORUNU HER TARAFA İLETECEĞİZ"

CHP Tokat Milletvekili Kadim Durmaz da "Bir Kızılderili, para için, rant için her tarafı tahrip eden beyaz insana diyor ki, ‘eğer bir gün son ağaç kuru ve son ırmakta su kalmazsa, son balık da ters dönerse, hayatın yaşanmayacağını anlarsın ama iş işten geçmiş olur’ diyor. Burada sizlerin duyarlılığıyla birlikte bir şeyin dikkati çekiyoruz. Bu toprakların hiç biri ak saçlısından en gencine kadar bize miras değil, bizden sonraki nesillere yaşanabilir doğayı, çevreyi ata topraklarını kazasız, kadasız bırakmak. Bu sorunu her tarafa ileteceğiz. Bunun mücadelesini burada başlattık, burada kalmıyor. Bu konu TBMM’de gündeme getirildi, buraya dikkat çekildi. Doğanın hayrına olmayan hiçbir şey canlının yararına olmaz" dedi.

"ÜLKENİN DÖRT BİR YANINDA BU MÜCADELE İÇİN GEZİYORUZ"

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca ise toplantının iptal edilmesinden sonra yaptığı konuşmada, hangi siyasi düşünceden olursa olsun insanların doğasına, geçmişteki anılarına ve geçim kaynaklarına sahip çıkmak için bir olduklarını belirtti.

Halkın bilgilendirme toplantısının gerçekleşmediğini ancak kimsenin durmayacağını savunan Karaca, "Ülkenin dört bir yanında bu mücadele için geziyoruz. Veli Ağbaba bizlere konuyu ilettiğinde sizlerin yanında olmak, mücadelenize güç vermek için buraya geldik. Bundan sonra paraya ve ticarete, insan yaşamını, sularımızı, insanlarımızı ve geçim kaynaklarımızı peşkeş çekmek için buraya gelmeye kalktıklarında o gün en az 50 milletvekiliyle birlikte sizlerle birlikte onların karşısında duracağız" değerlendirmesinde bulundu.

Partisinin yaşanacak bir Türkiye kurma hedeflerinde tüm doğa ve geçim kaynaklarına sahip çıkacaklarını kaydeden Karaca, mahalledeki birlikteliğinin çok önemli olduğunu sözlerine ekleyerek, "Burada herhangi bir siyasi düşünceden olduğumuz için değil, yaşanacak bir Türkiye kurma hedefimizde doğasına, suyuna, geçim kaynaklarına ve her şeyden önce çocuklarının geleceğine sahip çıkan her vatandaşımızın her ilimizin yanında onlarla birlikte olacağız" ifadelerini kullandı.

"BİZ VAR OLMAYI BAŞARDIK"

Mahallede yaşayan Gülizar Ülgen de doğal yaşamın dışında kendilerinin bir çok hatıralarının da köyle yok olabileceğini dile getirdi.

Maneviyat olarak yerleşim yerlerinin kendileri için çok önemli olduğunu söyleyen Ülgen,  "Buranın duygusal boyutu var. Sizler doğanın yok olması ve canlılardan bahsettiniz ama benim atalarımdan getirdiğim bir aktarım var. Ben bu toprakları dolaştığımda, gezdiğimde hissettiğim duyguları, sizlerin hissedebileceğini düşünemiyorum. Anlamak başka, hissetmek başkadır. Biz maddiyat olarak değil ama manevi olarak çok büyük değerlere sahibiz. Tırnaklarımızla buralarda var olduk. Verimli topraklarımız yok ama biz var olmayı başardık. Uzun süredir buraları bu zamana getirebildik, çocuklarımıza bırakmak, geçmişimize de sahip çıkmak istiyoruz" dedi.

Cem evinde gerçekleştirilen toplantıya CHP Malatya İl Başkanı Enver Kiraz da katıldı.

Ferdi DURDU, Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

5 yorum yapılmış

  • ismet (6 yıl önce)
    Toplantıyı (halkı bilgilendirme toplantısı) yaptırmamak bir maharet değil. siyasilerin gidip orada bu şekilde rant devşirmelerinin halkın yanında olmakla alakası da yok. bu toplantılara halk olarak katılıp, söz konusu projenin gerçekleşmesi halinde, yaşanabilecek olumsuzlukların o toplantı tutanaklarına halkın görüşü adına kayıt olarak girmesini sağlamak gerekir. aksi taktirde "halk bilgilendirilmek istememiştir" diye tutanak tutulur ve ÇED sürecinin bir parçası olan "halkı bilgilendirme toplantısı" bu haliyle tamamlanmış olarak kabul edilerek proje devam eder.
    0
    0
    Yanıtla
  • kemal (6 yıl önce)
    yazılıda ne var bilmiyorum. adamlar malatyanın en güzel yeri olan karagözde taş ocağı kurdu. yazılıya kadar gitmişlerse adamlara bir de teşekkür etmek gerekir bence
    0
    0
    Yanıtla
  • malatyalıyım (6 yıl önce)kemal isimli kullanıcı yorumuna
    YORUM YAPMAN İÇİN ÖNCE ORAYA GİDİP NASIL BİR YER OLDUĞUNU GÖRMEN LAZIM. BEN ORALARI ÇOK İYİ BİLİYORUM DOĞA GÜZELLİĞİ SEBZE VE ÜZÜM ORADA ÇOK KALİTELİ YETİŞİR. ARAPGİR ÜZÜMÜNÜN NİYE MEŞHUR OLDUĞUNU ŞİMDİ ANLAYABİLDİNMİ?
    0
    0
    Yanıtla
  • Ali (6 yıl önce)
    Bir sürü insan orda çalışacak evine ekmek götürecek hangi faydalı işe destek verdiniz ki ülkenin kaynakları çıkarılmak zorunda gerekirse yasa ile şimdiki madencilik yöntemleri çevreye uyumlu sonrada işsizlik diye ortaya düşmeyin ben bu konuda batı illerine hayranım üstüne yardımcı bile oluyorlar
    0
    0
    Yanıtla
  • Sussam olmuyor, susmasam olmaz (6 yıl önce)
    ÇED toplantısını yaptırmamak ÇED dosyasının işini daha da kolaylaştırır dosya hiçbir geri bildirim almadan direk onaya doğru yol alır, maalesef bunu vatandaşımız bilmiyor
    0
    0
    Yanıtla