- FETÖ/PDY İddianamesi'nden ilginç ayrıntılar.. Malatya İl İmamları.. Emniyet İmamı öğretmenler..
Malatya Cumhuriyet Savcısı Aziz Yaşar Yetkinoğlu tarafından, FETÖ/PDY davasıyla ilgili hazırlanan hazırlanan ve şüpheliler hakkında "Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma” ile “Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkındaki Kanuna Muhalefet" suçlamalarının yer aldığı ve Malatya 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde kabul edilen 10'u tutuklu 33 sanık hakkındaki iddianamede ilginç detaylar ortaya çıktı.
Toplam 171 sayfadan oluşan Malatya’daki ‘Paralel Yapı’ davasının iddianamesinde, “Örgüt 1970'li yıllardan günümüze kadar uygulamış olduğu 'örgütlenme yöntemleri' 'taktik' ve 'stratejiler' çerçevesinde bütüncül bir bakı ş açısıyla incelendiğinde; uygulanan yöntemler değişse de amacının değişmediği, temel hedefinin Türkiye'de devletin bütün Anayasal kurumlarını ele geçirmek olduğu anlaşılmaktadır. Kuruluş yıllarından itibaren toplumun dini duygularını suiistimal ederek 'Himmet' adı altında topladığı finans ile yurtiçi/yurt dışında faaliyete geç irdiği eğitim müesseseleri üzerinden amaç ve ilkeleri doğrultusunda yetiştirdiği öğrencilerini, elde ettiği finans ve siyasi gücünü, örgütsel menfaat ve ideolojisi çerçevesinde kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin tüm anayasal kurumlarını (yasama, yürütme, yargı erklerini) ele geçirmek, aynı zamanda uluslararası düzeyde büyük ve etkili siyasi/ekonomik güç haline gelmek olduğu geçmişte örgüt içinde faaliyet göstermiş kişilerin beyanlarından anlaşılmaktadır.”denildi.
BAĞIŞ LİSTESİNİ PEYGAMBER KONTROL EDECEKMİŞ!.
Operasyonunun ve soruşturmanın başlatılmasında etkili olan ve etkin pişmanlık yasasından faydalanan Mehmet T.’nın Cumhuriyet Savcılığına verdiği ifadesinde, “Kendisine 1998 yılında Hakverdi kod adının verildiğini ve kendisinin Mehmet Hakverdi olarak bilindiğini ,o dönem İl İmamı olan Abdullah Y.’nin Erzurum’a, onun yerine ise 2003 yılının son aylarında Tarık kod adını kullanan Şanlıurfa’dan Hasan Ş.’nin İl İmamı olarak atandığını, Hasan Ş.’nin 2005 yılında Güney Afrika Cumhuriyeti'ne atanmasının ardından yerine Adana’dan Fadıl D.’nin il imamı olarak atandığını, 2007 yılın da Fadıl D.’nin Kıbrıs'a gitmesinin ardından Amasya’dan Eyyüp D.’nin il imamı olarak atandığını, bu kişinin Malatya iline gelmeden önce isminin kendilerine Faruk olarak tanıtıldığını, kendisinin ilk kez Turgut Özal Lisesi'nde yapılan ve içerisinde mütevelli heyetinin de bulunduğu yaklaşık 400 kişinin katılımı ile gerçekleştirilen himmet toplantısına o tarihlerde katıldığını, Toplantıya İstanbul ilinden ismini A.R.T. olarak hatırladığı yaşlı bir sorumlu katılarak konuşma yaptığını, bu konuşmada himmet listesinde herkesin isminin olmasını, bu listeyi direk ahirette Peygamber Efendimizin kontrol edeceğini, o gün geldiğinde listede ismi bulunmayanların pişman olacaklarını söyleyerek herkesin isminin bulunmasını dolayısı ile para ile katkıda bulunmasını istediğini, sonrasında duygusal bir slayt gösteriminden sonra salonun çıkış kapısının bulunduğu yere konulan masaların üstüne serilen bezlerin üzerine insanların çıkışta himmet parası bıraktıklarını, hatta bazı bayanların ellerinde bulunan yüzükleri çıkarıp masanın üzerine bıraktıklarını gözleriyle gördüğünü…” iddiasında bulundu.
“17 ARALIK’TAN SONRA BÜYÜK ÇÖKÜŞ YAŞADIK”
“2013 yılının Aralık ayında gerçekleştirilen 17 Aralık Operasyonu sonrasında cemaatin Malatya merkezde büyük bir çöküntü yaşadığını , bu nedenle tekrardan bir düzenleme yapıldığını ,daha önce Gaziantep’e bağlı olan Malatya ilinin bölge konumuna getirildiğini ve Elazığ, Tunceli, Bingöl ve Muş illerinin Malatya bölgesine bağlandığını, bunu yapmalarındaki sebebin daha güvenli bir şekilde görüşmeler gerçekleştirmek olduğunu,..” iddia eden Mehmet T., “2014 yılının yaz aylarında şüpheli Eyyüp D.’nin Gaziantep'e atandığını, yerine Ali kod adını kullanan şüpheli Yücel Y.’nin il imamlığına getirildiğini , 2015 yılı Temmuz ayında herkes tarafından Ali kod ismi ile bilinen şüpheli Yücel Y.’nin il imamlığı görevini Burdur ilinden gelen şüpheli Zekai I.’a (Diyanet Vaizi) devrettiğini ve bu şahsın herkes tarafından Arif kod ismiyle bilindiğini,..” iddiasında bulundu.
“AVUKAT BİZİM YURTDIŞINA ÇIKMAMIZ GEREKTİĞİNİ SÖYLEDİ”
Mehmet T, ifadesinde şu iddiaları ileri sürdü:
“2015 yılı Ağustos ayı içerisinde şuanda muhasebeci olarak çalışan şüpheli Ramazan Ç.’ nin kendisini arayarak şüpheli Avukat Turan C.’nin çağırdığını söylediğini ve kendisinin de Matim İş Merkezinin 7. Katında bulunan bürosuna Yasin kod adlı şüpheli Ramazan Ç.ile birlikte gittiğini, bu avukatın kendisinden daha önce banka hesaplarına ait ekstre belgelerini i istediğini, bu gidişlerinde de kendilerinin ekstre belgelerini incelediğini, ‘Fethullah Gülen' in arkadaşlar yakalanmasın’ şeklinde talimat verdiğini, ‘yurt dışına gitmeniz gerekiyor, çünkü hesaplarınızdaki para hareketleri sıkıntı yaratabilir’ dediğini, bu nedenle şüpheli Ramazan Ç. ile kendisini yurt dışına göndereceklerini söylediğini, kendisinin de avukata 4 çocuğunun olduğunu, hepsinin öğrenci olduğunu, eşinin çalışmadığını, gelirinin olmadığını, bir ay çalışmaması durumunda hayatının duracağını söylediğini, Avukatın da kendisine ‘önemli değil hallederiz’ dediğini, daha sonra kendisine ‘Benimle ilgili açılacak bütün kamu davalarından şüpheli olan avukat Turan C.’ya vekalet veriyorum’ şeklinde yazdırarak imza attırdığını ve kendisini notere gönderdiğini, notere de vekalet vererek şüpheli Turan C.’yı avukatı olarak tayin ettiğini, şüpheli Turan C’nın kendilerine ‘herkese 500 TL ancak sizden 175 TL alacağım ‘ diyerek kendisinden parayı aldığını ve makbuz kestiğini, ayrıca bu vekaleti işinden kimsenin haberinin olmaması gerektiğini, yurt dışında olsak bile davalarımızı takip edebileceğini söylediğini, şüpheli Ramazan Ç.’nin ‘Güney Afrika da olan şüpheli Eyüp D.’yi ziyarete gideceğimizi eşine söyle , dönüş tarihi olarakta bir şey söyleme, yanına 300- 400 dolar kadar para al diğer kısmını ben hallederim .’ dediğini , yurt dışına gönderileceğini öğrenince bu durumdan rahatsız olduğunu ve Emniyet e müracaat etmeye karar verdiğini,,…”
“YURTLAR, EVLERDEKİ HARDDİSKLER SÖKÜLDÜ VE İMHA EDİLDİ”
Mehmet T.’nin ifadesinde belirttiği hususlar iddianamede şöyle yeraldı:
“17-25 Aralık sürecinden sonra bazı illerde operasyonlar yapılınca Malatya il inde de il imamı şüpheli Yücel Y. ve şüpheli Zekai I.’nin talimatları ile cemaate bağlı dershane, yurt, evlerindeki bilgisayarların hard disklerinin değiştirildiğini, çıkarılan hard diskler ve flash belleklerin imha edildiğini, evlerde ve yurtlarda bulunan Fethullah Gülen'e ait kitapların bile toplatılarak bir depoya kaldırıldığını, hatta çalışanlarının da evlerinde bu tür incelemeler yapıldığını, kendisinin evine de 2015 yılının yaz aylarında Ağustos ayı sonunda Halit kod adını kullanan gerçek ismini Ahmet K. olarak bildiği şahıs ile birlikte tanımadığı iki şahsın gelerek evinde arama tarama yaptıklarını, bilgisayarını incelediklerini, kendilerine ne için bunu yaptıklarını sorduğunda güvenlik açısından yaptıklarını söylediklerini, sonrasında yine Sedat İ.’nin sorumluğunda Adana ilinden geldiğini bildiğim gözlüklü, genç ve Necip isminde bir şahıs Malatya ilindeki tüm ev, yurt ve okulları gezerek bilgisayarlarını düzenli ol arak kontrol ettiğini,…”
POLİS İÇİN BİRİ ÖĞRETMEN 3 SORUMLU VARMIŞ…
İki ayrı bankada kendi adına açılan banka hesaplarının dönemin İl İmamı Eyyüp D. tarafından kullanıldığını ileri süren Mehmet T., paralel yapının Emniyet ile ilgili çalışmaları hakkında da iddialarını aktararak, “şüpheliler Sedat İ., Osman Ç., ve Halil K., il imamının altında faaliyet gösterdiklerini, bu şüphelilerin Emniyet personelinden sorumlu olduklarını , bu şahısların Emniyet Müdürlüğü içerisinde görev yapan her rütbedeki emniyet mensuplarından sorumlu olduklarını, özellikle şüpheli Sedat İ.’nin il imamı ile emniyet personeli hakkında birebir görüştüğünü , ancak l 7-25 Aralık soruşturmasından sonra il imamı ve şüpheli Sedat İ.’nin yüz yüze görüşmez olduklarını ve aracılar marifeti ile haberleştiklerini, 17-25 Aralık soruşturmalarından önce evlerde ve yurtlarda toplantı yaptığını bildiğini , toplantılara katılan emniyet personelinin de kod isim kullandıklarını , Emniyet personelinden de himmet, burs ve kurban parası olarak para toplandığını, toplanan paraların şüpheli Ramazan Ç:’ye geldiğini, şüpheli Ramazan Ç.’ninde parayı il imamının talimatları doğrultusunda kullandığını, şüpheliler Sedat İ.’nin Osman Ç. Ve Halil K.’nin emniyet personeli ile ilgili bilgileri yine Emniyette görev yapan FETÖ/PDY’e bağlı personelden aldıklarını, aldıkları bilgileri il imamına aktardıklarını, tayin işlemlerinde kendilerine yakın elemanlara yardımcı olduklarını, şüpheli Osman Ç.’nin Malatya’ya gelmeden önce Yalova’nın il imamı olduğunu,..
..Örgüt içerisinde emniyet sorumlusu olarak bildiği şahısların; Serhat Kod ismini kullanan Sedat İ. ve Milli Eğitim Müdürlüğünde öğretmen şüpheli Osman Ç. ve ..İlköğretim Okulunda öğretmen olarak görev yapan ismini hatırlayamadığı Şanlıurfa Bozovalı ve soyadını K. olarak bildiği kişiler olduğunu , bu şahısların Emniyet Müdürlüğü içerisinde görev yapan her rütbedeki emniyet mensuplarından sorumlu olduklarını, Emniyet mensupları için düzenlenen sohbet, polisler arasında himmet, kurban ve bağış adı altında toplanan paraları bu kişilerin topladığını ve şüpheli Ramazan Ç.'ye getirdiklerini, ayrıca bu kişiler Malatya iline tayin olan emniyet mensuplarının isimlerini il imamına getirerek tayin oldukları yerler hakkında bilgi verdiklerini, Bu yapılanma içerisinde Adliye' den sorumlu olan kişinin serbest avukatlık yapan şüpheli Turan C. olduğunu..
.. 17- 25 aralık soruşturmalarından sonra para toplanan esnaf sayısının 50-60 a kadar düştüğünü, bu neden ile toplanan paranın yeterli gelmediği için Battalgazi Eğitim Vakfına ait arsayı satmaya çalıştıklarını.. Makiad isimli dernek binasında arama yapıldığı gün arama yapılmadan şüpheli S.İ. in kendisini telefon ile aradığını ve Makiad ın sekreteri olan "M.C. beni arasın " dediğini , bunun üzerine kendisinin M.C. yi aradığını telefonu açmadığını , bu defa Makiad da telefonlara bakan A. isimli şahsı aradığını , A.' in telefonu M.C ye götürdüğünü, M.C. nin kendisine " S. ile görüştüm haberim var " dediğini, daha sonra şüpheli S.İ. in kendisini tekrar aradığını, " Zaman gazetesi muhabirine haber ver yanına birkaç kişi daha alıp Makiadın oraya gitsin, birileri gelecek " dediğini, kendisinin de Zaman gazetesi muhabirini aradığını, bu görüşmelerden yarım saat kadar sonra da makiad binasında polislerin arama yaptığını , şüpheli S.İ.' in makiad binasında arama yapacağı bilgisini kimden aldığını bilmediğini..
...yine iddianamemizin FETÖ/ PDY Malatya il yapılanmasında Emniyet teşkilatı sorumluları başlığı altında izah edildiği üzere C. Başsavcılığımızın 2015/9881 soruşturma sayılı evrakı ile Makiad isimli dernek hakkında soruşturma yürütüldüğü, örgütün emniyet teşkilatı sorumlularından olan şüpheli Sedat A.' in dernek binasında yapılacak aramayı örgütün halen deşifre edilememiş elemanlarından öğrendiği, iddianamemizin FETÖ/ PDY Malatya il yapılanmasında mütevelli heyetinde yer aldıkları belirtilen şüphelilerin MAKİAD isimli dernekte dönem dönem başkanlık ve yönetim kurulu üyeliğinde bulundukları..” ifadeleri yeraldı.
Emniyet sorumlularından Osman Ç. ve Halil K.’nin öğretmen oldukları da iddianamede yeraldı.
“FAİZ HARAMDIR’ DEDİM, ‘HOCA EFENDİNİN BİR BİLDİĞİ VARDIR’ DEDİLER”
İddianamede ifadesi geçen tanık C.D.’nin ifadesinde, “17 Aralık 2013 tarihinden sonra çevreyolu’nun altında bulunan Özel Hacı Bekir Karabekmez yurdunda paralel yapının Malatya sorumlusu olan şüpheli Eyüp Doğan başkanlığında kendisinin de aralarında bulunduğu bir kısım kişilerin paralel yapı tarafından toplandığını, toplantıya girerken herhangi bir dinlemeye karşı telefonlarını dışarıda bıraktıklarını, kendilerine "Recep Tayyip E rdoğan'ın Pakistan'a gittiğini, oraya giderken yolsuzlukla suçlanan bakanları da yanına toplayarak, cemaate ait olan Bankasya'yı kendisi yurt dışından gelesiye kadar bitirmelerini istediğini" söylediklerini ve kendilerinden evdeki altınlarınızı bozdurarak, eşden dosttan borç para bularak veya başka bankalarda olan paralan çekerek Bankasya'yı güçlendirmek için buraya yatırmalarını, bu şekilde Bankasya'ya Devletin müdahale edemeyeceğini söylediklerini parası olmayanında başka bankalardan faizle kredi çekerek Bankasya'ya yatırmalarını istediklerini hiç kimsenin itirazda bulunmadığını, daha sonra yapılan başka bir toplantıda bu konunun yeniden açıldığını, kendisinin faiz hakkında Kuran-ı Kerim'de geçen yasaklan ve dinimizce uygun olmadığını söylediğini, ancak yine toplantıda bulunan başka bir kişinin kendilerine "hoca efendi'den izin geldiyse bir bildiği vardır" dediğini, bu durumun kendisine ters geldiğinden ve faizin dinimizce kesinlikle yasaklandığından ve bunların kendi amaçlarına dini alet ettiklerinden dolayı MAKİAD üyeliğinden ayrıldığını, ancak resmi olarak halen üyeliğinin devam ettiğini o tarihten beridir de hiçbir toplantıya katılmadığını…” şeklindeki iddiaları yer aldı.
İddianamede tanık olarak ifadesi alınan A.B. adlı işadamının ise, “2007 yılına kadar paralel devlet yapılanması olarak isimlendirilen örgütün sohbet toplantılarına gittiğini, il imamı olarak bildiği şüpheli Eyyüp D.’nin Malatya’ya gelmesinden sonra Malatya' da zengin kesime yöneldiğini, bu neden ile sohbet toplantılarına gitmeyi bıraktığını söylediği…” aktarıldı.
CEP TELEFONLARINI AÇIK BIRAKARAK KAÇMIŞLAR
Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yapılan araştırmada şüphelilerden Ramazan Ç.’nin 25 Ocak 2016 tarihinde İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan yurt dışına çıkış yaptığı, İl İmamı Eyyüp D.’nin 20 Kasım 2015 tarihinde İstanbul Atatürk Havalimanından yurt dışına çıkış yaptığı, bu şahsın 1992-2016 yılları arasına ait kayda göre 20 Kasım 2015 tarihinden öncesinde 36 defa yurt dışına gidiş- dönüş yaptığının anlaşıldığı, Emniyetten sorumlu olduğu iddia edilen öğretmen Osman Ç.’nin İl Milli Eğitim Müdürlüğü ne 29 Şubat 2016 tarihinde verdiği dilekçe ile istifa ettiği ve ardından kaçarak izini kaybettirdiği belirtildi.
Savcılığın iddianamesinde şu iddialar da yer aldı:
“Cumhuriyet Başsavcılığımızca verilen gözaltı talimatı uyarınca yapılan operasyonda aynı zamanda örgütün sağlık personeli sorumlusu olan ve bölgeci diye tabir edilen şüpheli Turgut A. ile yine bölgeci olarak tabir edilen şüpheli Mustafa A.’nın ve örgütün Milli Eğitim personeli sorumlusu olan şüpheli Musa Tarkan A’nın ikametlerinde sim kartları takılı vaziyette cep telefonlarını teknik takipten kurtulabilmek amacı ile bırakarak kaçmış olmaları, yine aynı operasyon kapsamında hakkında gözaltı kararı bulunan örgüt içerisinde bölgeci diye tabir edilen şüpheli Kürşad B. ile örgütün Emniyet personeli sorumluları olan şüpheliler Sedat A. ve Osman Ç.’nin yukarıda izah edildiği şekilde kaçmış olmaları karşısında şüphelilerin yapılması muhtemel operasyonu FETÖ/PDY terör örgütünün Malatya yapılanmasında halen deşifre edilememiş elemanları aracılığı ile öğrendikleri ve kendilerine verilen talimat uyarınca hemen hemen aynı tarihlerde Malatya’yı terk ettiklerinin ve bu durumun adı geçen şüphelilerin birlikte hareket ettiklerinin en önemli göstergelerinden biri olması karşısında şüpheli Mehmet T.’nin alınan tüm ifadelerinde FETÖ /PDY terör örgütünün Malatya il yapılanması ile ilgili verdiği bilgilerin doğrulanmış olduğu ve bu şekilde şüphelilerin FETÖ/ PDY terör örgütünü üyesi olma suçunu işlediklerinin belirlendiği, Yine FETÖ/PDY Malatya il yapılanmasında yer alan şüphelilerin il imamları ve mütevelli heyeti koordinasyonunda bölgeciler olarak tabir edilen kişiler aracılığı ile kamu personeli, esnaf ve diğer kişilerden çek ve nakit olarak bağış, burs ve kurban bağışı adı altında gelir temin etmeleri, alman çeklerin şüpheliler Mehmet T. ve Ramazan Ç.’ye ait hesaplar kullanılmak sureti ile tahsil edilmesi ve bir kısmının yurt dışına da gönderilmesi sureti ile terör örgütünün finansında kullanıldığının anlaşılması karşısında tüm şüphelilerin ‘Terörizmin finansmanı suçu’ da işlediklerinin kabulünün gerektiği tüm soruşturma evrakı kapsamından anlaşılmakla…”
Bu arada, iddianamede ‘Adliye İmamı’ olarak da belirtilen tutuklu Avukat Turan C.’nin, diğer sanıklar gibi tüm suçlamaları reddettiği ve ayrıca polisin kendisine kumpas kurduğunu öne sürdüğü de yeraldı.
DAVANIN 10 TUTUKLU, 12 TUTUKSUZ, 11 FİRARİ SANIĞI VAR.
Dava kapsamında Muzaffer E., Gökhan G., Kubilay K., Zekai I., Suat S., Kaan Emre Ö., Yücel Y., Halil K., Turgut A. ve Turan C. Adlı şüpheliler tutuklu bulunurken, Hikmet Ö., Bayram E., Nurettin K., Alper D ., Haşim O., Sadullah I., Ömer Fatin N., Murat B., Mahmut O., Yakup Ö., Mehmet T. ve Eray E. ise tutuksuz yargılanıyorlar. Dava kapsamında halen Saadettin Ç., Eyyüp D., Ali Ç., Mustafa A., Osman Ç., Hasan Y., Musa Tarkan A., Ramazan Ç., Sedat A., İmdat Ö. ve Kürşad B. adlı şüpheliler firari olarak görünüyor.
Şüpheliler hakkında "Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma" ve "Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkındaki Kanuna Muhalefet" suçlamalarından 10 ile 20 yıl arasında hapis cezası talep ediliyor.
Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com