Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Malatya Şube Başkanı Ali Ekber Tunçdemir, Lozan Antlaşmasının 86'ncı yıldönümü dolayısıyla yaptığı açıklamada, bu antlaşmanın "sömürgeci devletlere karşı bağımsızlık ve egemenlik bayrağının göndere çekilmesi" olduğunu söyledi.
Tunçdemir, yaptığı açıklamada şöyle dedi:
" Küresel emperyalist güçler ve yerli işbirlikçiler tarafından kotarılmak üzere yeni Sevr planlarının uygulamaya konulduğu bu günlerde; Yenilmez kabul edilen, Düveli Muazzama denilen emperyalist güçleri Atatürk önderliğinde yenilgiye uğratarak kazanılan, Bağımsızlığın, egemenliğinin, Türkiye Cumhuriyeti Devleti varlığının belgesi olan LOZAN ANTLAŞMASININ (24 Temmuz 1923) 86. Yıldönümünü kutluyoruz.
Lozan Konferansı, 21 Kasım 1922 günü başlamış, Türkiye Cumhuriyeti adına İsmet Paşa Başkanlığındaki bir heyetle katılmıştır. Görüşmelerin tıkanması nedeniyle 4 Şubat 1923 günü kesilen Konferans 2,5 ay sonra 23 Nisan 1923te yeniden başlamıştır. Uzun ve çetin görüşmelerin ardından 24 Temmuz günü taraflarca imzalanarak sonuçlandırılmıştır.
Görüşmelerin uzaması üzerine M. Kemal halkının önünde emperyalist güçlere Türk Ulusunun kararlılığını kesin bir dille belirtiyordu:
Karşımızda konuşanlar hala eski Osmanlı Devletinin tarihe mal olduğunu ve bugün yeni bir Türkiye Devletinin kurulduğunu ve bu yeni Türkiye Devletini kuran ulusun çok kararlı bulunduğunu ve artık bu ulusun tam bağımsızlıktan ve ulusal egemenlikten zerre kadar fedakârlık yapmayacağını anlamamışlardır.
İşte bu direnç ve kararlılık sonucudur ki, sömürgeci güçler, sekiz ay süren zorlu görüşmelerin ardından yeni Türkiye Devletinin kurulduğunu kabul etmek zorunda kalarak Lozan Barış Antlaşmasını imzalamak zorunda kalmışlardır.
Türkiye Devletinin varlığını emperyalist güçlere kabul ettiren ve tüm dünyaya duyuran Lozan Antlaşması; özgürlüğün, bağımsızlığın, ulusal egemenliğin belgesidir. Can ve kan verilerek kazanılan bu antlaşma aynı zamanda I. Dünya Paylaşım Savaşından sonra 20. Yüzyılın en uzun yürürlükte kalan tek anlaşması olup, bir ulusun yeniden doğuşunu belgeleyen anıtsa bir yapıttır.
Lozan Antlaşması; Düveli Muazzama denilen sömürgeci devletlere karşı bağımsızlık ve egemenlik bayrağının göndere çekilmesidir. Bu anlamda sömürülen tüm dünya uluslarına kurtuluş yolunda, sömürüsüz bir dünyanın kurulabileceğinin de örneğini oluşturmuştur.
Lozan Antlaşmasıyla;
*Türkiye Cumhuriyeti varlığını tüm dünyaya kabul ettirerek dünya ulusları arasında onurlu yerini almıştır.
*Ezilen tüm uluslara sömürünün bir yazgı olmadığını göstermiştir.
*Ulusal Egemenlik ilkesinin yaşama geçmesini sağlayacak tam bağımsızlık gerçekleştirilmiştir.
*Osmanlı Devletini parçalayarak, Türk ulusunun bir parçası olan Sevr sözleşmesini tarihin çöplüğüne atılmıştır.
*Başta kapitülasyonlar olmak üzere sömürgeci tekel ve sermayeye sağlanan tüm ayrıcalıklar kaldırılmıştır.
*Misakı Milli (Ulusal Ant) davası uluslararası düzeyde utkuya ulaşmıştır.
*Yurtta ve dünyada barışın temelleri atılmıştır.
M. Kemal, Lozan Antlaşmasını Söylevde tarih bilinciyle değerlendirir:
Bu antlaşma Türk Ulusuna karşı yüzyıllardan beri hazırlanmış ve Sevr anlaşmasıyla tamamlandığı sanılmış büyük bir yok etme eyleminin çökertilişini anlatan bir belgedir. Osmanlı tarihinde benzeri bulunmayan bir siyasal zaferin eseridir.
20. Yüzyılın ilk çeyreğinde sömürgeciliğin ve yok olmanın belgesi olarak dayatılan Sevr Antlaşmasına; Türk Ulusu tarafından, bedeli can ve kanla ödenerek Lozan Antlaşması ile gereken yanıt verilmiştir. Bugün de Sevri savunan ırkçı bölücüler, dini kullanan irtica yanlısı gericiler, yeni mandacı işbirlikçi uşaklar ortaklığı da tarihin bu dersini hiç unutmamalıdır. Lozan barış antlaşması Türkiye Cumhuriyetinin omurgasıdır.Hep birlikte bağımsızlığımıza ve Cumhuriyetimize, Lozanın kazanımlarına sahip çıkalım. Lozanı deldirmeyelim. Türkiye Cumhuriyetini aydınlanma yoluna, çağdaş, laik, onurlu çizgisine geri döndürelim.
LOZAN ANTLAŞMASININ 86.Yıldönümünü, başta Büyük Önder Atatürk ve Lozan Barış Antlaşmasını başarılı kılan Türk heyetinin başkanı İsmet İnönü olmak üzere tüm emeği geçenleri, şehitlerimizi saygı ile anıyoruz. Atatürkün bizlere gösterdiği hedefler doğrultusunda, yolumuza inançla ve kararlılıkla devam edecek, en büyük emaneti ve mirası olan demokratik, laik Cumhuriyeti yeni eserlerle güçlendirip geliştirecek ve sonsuza kadar yaşatacağız."