ABD'de yaşayan Fetullah Gülen'in cemaatine yakın olduğu öne sürülen Malatya Aktif İş Adamları Derneği’ne (MAKİAD) Kaçakçılık ve Organize Şuçlarla Mücadele Ekipleri tarafından düzenlenen baskının ardından, dernek binası 10 saat süreyle arandı.
Alınan bilgiye göre, bazı ihbarları değerlendiren ekipler, mahkememe kararıyla, belli usulsüzlük iddiaları üzerine, saat Perşembe günü saat 16.00 sıralarında Fahri Kayahan Bulvarı'ndaki dernek binasına baskın yaptı.
Emniyet ekiplerinin içeride arama yaptığı esnada dernek yönetim kurulu ile dernek üyeleri, derneğin dışında bekledi. Bir süre bekleyen dernek üyeleri, aramaların uzun sürmesi nedeniyle kapının önünde çiğköfte yapıp dağıttı.
BAZI BELGELERE EL KONULDU
Kaçakçılık ve Organize Şuçlarla Mücadele Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ile Bilişim Suçları ve Sistemleri Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından yaklaşık 10 saat süren aramada, bazı bilgisayarların imajlarına el konuldu. 02.00 sıralarında tamamlanan aramada ayrıca dernek karar defterleri ve üyelerin kayıt dosyaları ve bazı dosyalara da ekipler tarafından el konularak, emniyete götürüldü.
Konuyla ilgili açıklamada bulunan MAKİAD Başkanı Suat Sarın, "MAKİAD’ımıza sebebi belli olmayan bir ihbar üzerine algı operasyonu yapıldığını düşünüyoruz. Bir arama gerçekleştiriliyor. Bizim alnımız açık” dedi.
Dernek avukatı Turan Canpolat ise, polise gelen bir ihbar sonrası alınan mahkeme kararı ile derneğe baskın yapıldığını belirterek, bu işin hukuk değil, siyasi süreç olduğunu iddia etti.
Arama sonrası hiçbir tutanağa imza atmayacaklarını kaydeden Canpolat, yapılan aramanın hukuksuz olduğunu savundu.
AĞBABA, "İHBARI YAPANI BİLİYORUZ.."
Öte yandan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, ziyarette bulunarak, dernek üyeleriyle görüştü.
Burada gazetecilere açıklamada bulunan Ağbaba, "Nasıl ki 12 Eylül'de Devlet Güvenlik Mahkemeleri varsa, geçtiğimiz dönemde Özel Yetkili Mahkemeler yoluyla muhalifler terbiye edilmeye çalışılıyorsa, bugünde Sulh Mahkemeleri yoluyla bir hukuksuzluk yaşanıyor. Maalesef Malatya'da herkesin bildiği, herkesin geldiği, şuandaki iktidar partisinin milletvekillerinin de çok sık ziyaret ettiği, bizimde gelip gittiğimiz bir dernek, bir ihbar üzerine basılabiliyor. İhbar üzerine derneğin bilgisayarlarına el konuluyor. İhbar yapan kim? Aslında ihbar yapanı ben biliyorum. İhbar yapanı gayet net hepimiz biliyoruz" dedi.
Ağbaba, sivil toplum kuruluşlarının yaşanan duruma tepki göstermesi gerektiğini savunarak, "Türkiye bu dönemleri de atlatacak ama nasıl ki tarih 12 Eylül'de Kenan Evren'i yazıyorsa, bugünde bu hukuksuzluğa imza atanları tarih yazacak. Ben buradan Malatyalılara, iş adamları örgütlerine, Ticaret Odasına çağrı yapmak istiyorum, burada tabi ki insanların suçu varsa yargılanmalıdır. Hukuk önünde herkes eşittir. Ama bir suç yoksa, sadece bir muhalif saydığın bir derneği susturmaya yönelikse, burada Malatya'daki bütün sivil toplum kuruluşlarının da buna tepki göstermesi gerekiyor" diye konuştu.
Olayın hukuksal değil, siyasi olduğunu iddia eden Ağbaba, şunları söyledi:
"Ben MAKİAD ile aynı düşüncede değilim. Aynı siyasi düşünceleri paylaşmıyorum. Ben MAKİAD'la hayata aynı pencereden bakmıyorum. Ama her zaman olduğu gibi biz hukuku savunuyoruz, hukuku savunmaya da devam edeceğiz. Karşımızda bazen Kenan Evren, bazen de Recep Tayyip Erdoğan olur. Ama her zaman hukuku savunacağız. Gelecekte çocuklarımıza bırakacağımız en büyük miras budur. Nasıl ki geçmişte KCK, Balyoz, Ergenekon, Oda TV, Askeri Casusluk davalarında hukuku savunuyorsak, bugünde burada hukuku savunuyoruz. Bu kabul edilebilecek bir uygulama değildir. Türkiye'nin her yanında iş adamı örgütleri, şeffaf olan örgütler, belki Başbakan'ın açılışını yaptığı, Başbakan ve Cumhurbaşkanı'nın sık sık konuşma yaptığı bir derneğin basılması maalesef Türkiye'deki hukukun katledilmesidir. Sulh Hukuk Mahkemeleri yoluyla belki darbe dönemlerinde görmediğimiz mahkemeleri görüyoruz. Bunların devamı gelecek, onu bekliyor ve görüyoruz. Umarım 7 Haziran'dan sonra bunlar yok edilir. Bu hukuksal bir uygulama değil, siyasi bir uygulamadır. Bu siyasi uygulamayı da reddediyoruz, kınıyoruz."